Son dakika! Soma davasında tahliye kararı!
Manisa'nın Soma ilçesinde 301 madencinin hayatını kaybettiği 6'sı tutuklu 51 sanığın yargılandığı davada değişen mahkeme heyeti sanıklardan Mehmet Ali Günayçelik'i tahliye etti. 5 sanığın tutukluluk haline devam kararı verildi. Tahliye kararının ardından duruşma salonunda arbede yaşandı. Can Gürkan ile madenci ailelerinden de baygınlık geçirenler oldu.
Abone olTAHLİYE KARARI SALONU KARIŞTIRDI
Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği
faciayla ilgili 6'sı tutuklu, 51 sanıklı davanın, Akhisar Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görülmesine öğleden sonra devam edildi. Duruşmada
tutuklu sanıkların bilirkişi raporlarını eleştirip yeni bir rapor
istemesinden sonra söz alan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim
Kurulu Başkanı Can Gürkan'ın avukatı Kadir Çekin de bilirkişi
raporlarında tüm şirket sorumlularının kusurlu bulunduğunu anlattı.
Savcılık iddianamesinin de bu doğrultuda hazırlandığını ifade eden
Kadir Çekin, Şüphelilere kusur bulmak için kendilerini delil
bulmada zorunlu hissettiler. Dinamit atışlarından sonra yaşanan ani
karbonmonoksit gazı yükselmelerini yangın olarak kabul ettiler.
Sürekli yangın varmış gibi kabul ettiler. Bilirkişi raporuna göre
ocağın çalışmadığı tatil günlerinde yangın yok, ama çalışma
günlerinde yangın var. Bu şekilde rapor hazırlandı" dedi.
'SEN ANNENE SON BAKAYIM'
Bu sırada ölen madencilerin annesinden Elmas Kaya, avukata yönelik
eleştirilerde bulundu. Mahkeme Başkanı Salih Pehlivanoğlu'nun,
salon dışına çıkartılmasını istediği Elmas Kaya, "Benim yerimde sen
olsan nasıl sabredersin?Annene sor. 'Anne ben ölseydim, sen ne
tepki gösterirdin', sor bakayım sana ne diyecek" sözleriyle
tepkisini sürdürdü.
MANİSA SAVCILIĞININ SORŞUTURMASI BEKLENSİN
Can Gükan'ın avukatlarından Abdurrahman Gök ise, eşi ve kızının
'Soma'yı yaktı suçlamasında bulunduktan sonra ölü bulunan" Şaban
Yılmaz dosyasının tekrar açılmasını, MİT ve emniyetten faciayla
ilgili ellerinde bulunan bilgilerin istenmesini talep etti. Bir
milletvekilinin TBMM kürsüsünden kapanan bir gazetenin yazarının da
köşesinden Soma'daki kömür olayını gündeme getirmesinin ardından
facianın yaşandığını ileri süren Gök, bunlarında akıllara sabotaj
ihtimalini getirdiğini, bunun için de Manisa Cumhuriyet
Başsavcılığı'nın bu konudaki soruşturmasının sonucunun beklenmesini
istedi. Gök ayrıca, FETÖ üyeliğinden tutuklu bulunan Manisa eski
Baro Başkanı Zeynel Balkız'ın da baktığı dosyaların incelenmesini
de talep etti. Duruşmadaki diğer sanıkların avukatları da yeni bir
bilirkişi incelemesi yapılmasını istedi. Avukatların konuşmalarını
tamamlamasından sonra salonda oturanlar arasında bulunan ölen
işçilerden Mahmut Akbulut'un babası Şerafettin Akbulut, adil bir
yargılama istediklerini, mahkeme başkanının bu yönde karar
vermesini istedi.
VARDİYE AMİRİ TAHLİYE EDİLDİ
Mahkeme Başkanı Salih Pehlivanoğlu, talepleri aldıktan sonra arar
kararları açıkladı. Buna göre, soruşturmanın başından beri tutuklu
olan vardiya amiri ve emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik,
adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.
Genel Müdürü Ramazan Doğru, Maden Mühendisi, İşletme Müdür
Yardımcısı İsmail Adalı, İşletme Müdürü Akın Çelik, maden mühendisi
Ertan Ersoy'un tutukluluk halinin devamına karar verildi. 9 Ocak
2018 tarihine ertelenen duruşmada mahkeme yeni bilirkişi
taleplerini reddetti.
Ara kararlar okunduğu sırada ise Can Gürkan, kısa süreli baygınlık
geçirdi. Mahkemenin tahliye kararı vermesi isi duruşma salonunu
karıştırdı. Madenci aileleri hem sanıklara, hem de mahkeme heyetine
tepki gösterdi. Polis aileleri, güçlükle salondan çıkardı. Bu
sırada bazı madenci yakınları da baygınlık geçirdi. Duruşmadan
sonra açıklama yapan avukat Selçuk Kozağaçlı da, mahkeme heyetinin
değişmesine tepki gösterip, "Bu dava tahliyeler, ailelerin içini
acıtmaktan başka bir işe yaramamaktadır. Ancak Mehmet Ali Günay
Çelik de gereken cezayı alacaktır. Ancak bunun yanında bu yargılama
devam ettiği sırada Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yeni bir
soruşturma açması kanunsuzdur, arkadan dolanmadır, suçtur. Adalet
Bakanına soruyoruz, bu var olan yargılamayı sürüncemede
bırakmaktadır" dedi.