AKİB’den "İhracat Yapan Şirketler İçin Kur Riski Yönetimi" paneli
Akdeniz İhracatçilar Birliği, Türkiye İhracatçilar Meclisi (tim) Ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (tspb) İş Birliğinde Reel Sektör Şirketlerine Yönelik Ücretsiz Etkinlikler Programı Kapsamında "ihracat Yapan Şirketler İçin Kur Riski Yönetimi" Konulu Panel Düzenledi.
Abone olAkdeniz İhracatçılar Birliği, Türkiye İhracatçılar Meclisi
(TİM)
ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) iş birliğinde reel
sektör şirketlerine yönelik ücretsiz etkinlikler programı
kapsamında "İhracat Yapan Şirketler İçin Kur Riski Yönetimi"
konulu
panel düzenledi.
Kur riski taşıyan ihracatçı şirketlerin çalışanlarının,
yatırımcıların ve konuya ilgi duyanların bilgilendirilmesi ve
farkındalık oluşturulması amacıyla AKİB Mersin Hizmet binasında
gerçekleştirilen panel, Borsa İstanbul A.Ş., Türev Piyasalar ve
Ürün Geliştirme Yöneticisi Kerem Aksoy’un koordinatörlüğünde
gerçekleştirildi. Panelde Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş,
Genel
Müdür Yardımcısı Coşan Yeğenoğlu, Global Yatırım Menkul
Değerler
A.Ş. VİOP Birim Müdürü Engin Küçük, KPMG Türkiye Denetim ve
Güvence
Kıdemli Müdürü Muharrem Karataş, Gedik Yatırım Menkul Değerler
A.Ş.
Yatırım Danışmanlığı Müdürü Üzeyir Doğan konuşmacı olarak
katıldı.
Panelin açış konuşmasını yapan AKİB Genel Sekreteri Mehmet
Ali
Erkan, tüm katılımcılara verimli bir eğitim olmasını dileyerek,
“AKİB olarak ihracatçılarımızın ihtiyaç duyduğu tüm alanlarda
eğitim ve panel gibi etkinlikler düzenlemeye devam edeceğiz”
dedi.
"Döviz riski karşısında savunma planlarına önem vermeliyiz"
Yılsonu için tahmin edilen döviz kuru oranları hakkında
bilgi
vererek sunumuna başlayan Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş,
Genel
Müdür Yardımcısı Coşan Yeğenoğlu, şirketlerin döviz yönetimi
stratejilerini oluştururken özellikle savunma amaçlı planlar
oluşturması gerektiğini kaydetti. Yeğenoğlu, “31 Aralık 2019
yılı
için dolar-TL kuru 5,8640, Euro-TL kuru 6,5160 31 Aralık 2020
için
dolar-TL kuru 6,5570, Euro-TL kuru 7,4320 olması bekleniyor. Bu
süreçte kur riskinin iyi bir şekilde yönetilebilmesi için
şirketlerin yapması gereken ilk şey bir oyun planı
hazırlamaktır.
Şirketi yönetirken yöneticiler yılsonu ciro hesaplarında,
ihracat
pazarı araştırmalarında zaten çok farklı seviyede oyun
planlarını
en baştan ortaya koyuyorlar. Özelikle hücum organizasyonlarına
yönelik oyun planları ile çok karşılaşıyoruz ama savunmaya
dönük
oyun planları oluşturmadıklarını görüyoruz. Sizin bir maçı
kazanmak
için hem savunmada hem de hücumda daha da iyi olmanız lazım.
Dolayısıyla yönetimdeki bu belirsizliklerin ortadan
kaldırabilmek
için bir savunmaya dönükte bir planınızın olması lazım ki
attığınızdan daha az sayı yiyin” dedi.
“Vadeli İşlem Opsiyon Piyasalarının avantajları çok fazla”
Hedging, opsiyon gibi kur riskinden korunma yöntemlerini
anlatan
Global Yatırım Menkul Değerler A.Ş. VİOP Birim Müdürü Engin
Küçük
de ‘Vadeli İşlem Opsiyon Piyasaları’ üzerinde durarak şunları
söyledi:
“Vadeli işlemler piyasaları doğru fiyatlama, hızlı ve
güvenli
işlemler, risk kontrolü yapılan organize bir piyasadır. Bu
piyasada
karşı taraf riski yoktur. Ne alıcı satıcı ile muhatap olur ne
de
satıcı alıcı ile muhatap olur. İkisinin de muhatabı
Takasbank’tır,
tüm işlemler bu bankanın teminatı ve güvencesi altındadır.
Vadeli
işlemlerin bir özelliği de kaldıraç sistemi kullanarak düşük
teminatlarla yüksek hacimli işlemler yapılabilmesini
sağlamasıdır.
Bu piyasada ayrıca çift yönlü alım ve satım kolaylığı, kurumsal
hesaplar için vergi avantajları vardır. Stopaj sıfırdır. VİOP
işlem
maliyetleri açısından diğer piyasalara göre daha düşüktür. Her
zaman riskleri yönetebilmek için farklı vade seçenekleri
mevcuttur.
Bu farklı vade seçeneklerinde işlem yaparken pozisyonları
kapatmak
için tezgah üstü piyasalarda oluğu gibi vade sonu beklenmez,
istendiği zaman pozisyonlar anında kapatılır.”
“Döviz kurlarındaki oynaklık kazançları bir haftada
eritebilir”
Döviz kur risklerini iyi yönetemeyen birçok firmanın 1
yıllık
kazançlarını 1 haftada kaybettiğini ifade eden Borsa İstanbul
A.Ş.,
Türev Piyasalar ve Ürün Geliştirme Yöneticisi Kerem Aksoy ise
“Belirli dönemlerde kurdaki çok ciddi hareketler kurumların
veya
bireylerin bir yılda kazanmış olduğu meblağları bir hafta gibi
kısa
sürede eritmesine neden oluyor. Dolayısıyla kurumların olaya
dövizdeki hareketler karşısında kendilerini nasıl hedging
edebiliriz, kriz dönemlerinde ve tüm yıl boyunca nasıl bir
tutum
sergilemeliyiz şeklinde bakması lazım. Dövizdeki oynaklık
oranlarına dikkat etmemiz gerekiyor. Çünkü bir opsiyon işlemi
yapacaksanız sizin bu işlemde ödeyeceğiniz fiyat aslında birçok
değişkene bağlı oluyor. Örneğin Dolar - TL kurunun son
dönemlerdeki
seviyesi yaklaşık yüzde 15’lere gelmiştir. Bu oynaklığın
arttığı
dönemde siz kendinizi hedging etmek istediğinizde çok daha
maliyetli bir işlem yapma noktasına gelebiliyorsunuz” diye
konuştu.