Ünlü manken ve oyuncu Yaşar Alptekin'den şok FETÖ itirafı

Eski manken ve oyuncu Yaşar Alptekin, Posta'dan Oya Çınar'a konuştu. 13 yıl önce büyük bir değişim geçireren Alpekin, namaza başladı, hacca gitti. Şimdi 55 yaşında. Son kullanma tarihinin yaklaştığını ama setleri özlediğini söylüyor. Bugüne kadar 46 film yapan oyuncu, “Yeşilçam’ın meşhur öpüşme ve sevişme sahnelerinde gerçek etkileşim oluyordu. Tüm rol arkadaşlarımla aşk yaşadım. Molalarda da bir şeyler yaşıyorduk... Haliyle rol, gerçeğe dönüşüyordu” diyor.

İşte Alptekin'in açıklamaları:

* Dizi ve sinemalarda yoktum. 13 senedir yedek kulübesinde bekliyorum. İlk zamanlar önemsemiyordum ama artık paslandığımı ve setleri özlediğimi hissediyorum.Şu da bir gerçek, her şeyin bir son kullanma tarihi var. Bizim de son kullanma tarihimiz yaklaşıyor.

* Hacca gidip geldikten sonra insanlar bu işleri tamamen bıraktığımı, köyde beş vakit namaz kıldığımı sanıyor. Böyle bir şey yok. Dünya için ahireti, ahiret için dünyayı terketmemek lazım. Rabbim bana böyle bir yakışıklılık vermiş. Teklif gelirse tabii ki kullanmak isterim.

* Sakıp Sabancı’nın cenazesine kadar sıfır kilometre cahildim. Ne namaz kılmayı biliyordum ne başka şey. Gazetede haberi görünce, “Ben bu cenazeye gideceğim” dedim ve orada bana bir titreme geldi. Yıl 2004’tü.Yanımdaki arkadaşımın omzuna dokundum, “Lütfen bana namaz kılmayı öğret” dedim. O sabah namaza başladım ve 2008’de hacca gittim.

* Falcı gelse, “Namaza başlayacaksın” dese, “Yürü git lan!” derdim. “AK Parti’nin, yeşil sermayenin peşine düştü” diyorlar bana. Alakası yok. Ben de şaşırıyorum kendime. Partilerde, diskolarda, kadınlarla, kızlarla geçen bir hayat... Şaşırıyorlar tabii. Ama değişimim samimi.

* Ben de FETÖ’cüydüm. 2004-2008 arası onlarlaydım. Türkiye’nin yüzde 70’i kandırıldı. 2008’de ihtiyacı olan iki çocuk için Cemaat’ten zekat mahiyetinde burs rica ettim. “Para yoksa okutmayız” dediler. “Böyle Müslümanlık olur mu?” dedim ve ayrıldım. O sırada bir Allah dostuyla tanıştım. “Ben Adıyaman’a Menzil Cemaati’ne gidiyorum. Sen de gel” dedi. Şimdi o Cemaat’le birlikteyim.

YAŞAR ALPTEKİN KİMDİR?

Yaşar Alptekin, 10 Mart 1964 tarihinde Tekirdağ’ın Şarköy ilçesinde doğmuştur. Annesinin adı Aynur Alptekin, ağabeyi Ajlan Alptekin’dir. Şarköy Lisesi’nden mezun olduktan sonra İstanbul’a geldi. 1980 yılında mankenliğe başladı. 1981 yılında Günaydın gazetesinin düzenlemiş olduğu dans yarışmalarına katılarak birinci olmamış ama madalya kazanmış. 

Aynı yarışmaya katılan diğer ünlü bir Hakan Peker.

Hürriyet gazetesinin 1985 senesinde düzenlemiş olduğu, Halit Kıvanç‘ın sunduğu yarışmaya katılarak “1985 yılı Fotoroman Kralı” seçildi.Kamerayla ilk tanışması 1986 senesinde Yücel Çakmaklı’nın yönettiği “Kuruluş” isimli televizyon dizisinde Orhan Gazi rolünü oynamasıyla gerçekleşti.

Yaşar Alptekin “Kuruluş”ta oynadığında Türkiye’nin en popül ama bu dizi sayesinde oyuncu olarak da yıldızı parladı.

Daha sonra, Halit Refiğ’in yönetmenliğini yaptığı “Teyzem” filminde Müjde Ar ile beraber oynadı.

Erken yaşlarda mankenliğe başladı. Dizilerde, sinema filmlerinde oynadığı rollerle hemen fark edildi.

Daha sonraları “Beyaz Bisiklet”, “Çağdaş Bir Köle”, “Lambada”, “Kara Sevda”, “Seni Seviyorum”, “Mavi Melek” gibi otuza yakın filmde rol aldı. Lambada filmiyle kült bir figür haline geldi.

1982 yılında askere gitti. Acemi birliğini bahriyeli olarak İskenderun’da yaptıktan sonra, İstanbul Sarıyer Orduevi’nde aşcı olarak askerliğini bitirdi.

Şöhret dağının zirvesindeyken” Gönül Yazar, Derya Arbaş, Neslihan Acar (ki onunla nişanlanmıştı) gibi ünlülerle aşk, genç manken meraklısı kadınlarla kısa süreli ilişkiler yaşadı.

Sakıp Sabancı‘nın 2004 yılındaki cenazesinden sonra eski yaşantısından uzaklaşıp kendisini ibadete verdi.

Eskiden favori mekanlarının gece kulüpleri, disko ve barlar olduğunu söyleyen Yaşar Alptekin şimdi Eyüp Sultan ve Aziz Mahmut Camilerinin yolunu tutuyor. Alptekin: “ Öğle namazlarını Eyüp Sultan’da, Cumaları da Aziz Mahmut Hüdai Camii’nde kılıyorum. Türbeleri ziyarete gidiyorum” derken bir farklılığı da dile getirmeden edemiyor: “Şimdi gerçek arkadaşlarla tanıştım”.

Suadiye’de Kızılderili diye kafesi vardı. Samanyolu Haber kanalında “Sokak Çocukları” isimli program hazırladı.

İlk eşi Nilgün Altınyayla ile Paris’e bir defileye gittiğinde tanışmış, daha sonra da 1991 yılında evlenmişler 4 yıl evli kaldıktan sonra boşanmışlar. Bu evliliğinden Ayris adında bir kızı var.

Yaşar Alptekin, 2015 yılı sonuna doğru ikinci evliliğini yapmıştır. Düğün İslami usullerde yapılmıştır.

Yaşar Alptekin ve eşi

DAHA ÖNCE DE HABERTÜRK'E KONUŞMUŞTU! 

Eski manken Yaşar Alptekin HABERTÜRK'te Saba Tümer'le Bu Gece'ye konuk oldu. Hacı olmasıyla birlikte dikkatleri üzerine çeken Alptekin, yaşadığı değişimi anlattı: 

KIRILMA NOKTAM

"Benim kırılma noktam Sakıp Sabancı'nın cenaze namazı oldu. Ama ondan önce ben bir arayış içinde oldum. R2 ile ilgilendim, uzak doğu felsefesiyle ilgilendim. İnsanın rabbiyle tanışması için bir dibe vuruş şart. Ekonomik boşluklar, eski şöhretinizi bulamıyorsunuz... Ben kimim? sorusunu sormaya başlıyorsunuz. O sırada bir arayışiçine giriyorssunuz. Ve birçok insanın yaptığı hatayı yapmaya başlıyorsunuz. bunu gören Rabbim de bana yol gösterdi. Bu da Sakıp Sabancı'nın cenaze namazıydı. " 



KEFENİN CEBİ YOK 



"Rahmetli Sakıp Sabancı'nın cenaze namazına gittiğimde baktım ki, orada Türkiye'nin en zengin iş adamlarından biri yatıyor. Sahibi olduğu hiçbir şeyi götüremiyor. Götürebildiği yegane şey kefen. Kefenin de cebi yok. Buradaki insanlar bundan bir ibret, bir ders çıkarmıyor. Kimisi saatine bakıyor, kimi insanlar da meşhur birini görmek için etrafına bakıyor. " 



SIFIR KİLOMETRE CAHİLDİM 



Daha önce hiç cenaze namazı kılmadığını söyleyen Alptekin, "Fatih Camii'nin nerede olduğunu bilmiyordum, bugüne kadar. Sıfır kilometre cahildim. Cenazelerden kaçardım. Düğünleri de sevmezdim, cenazeleri de sevmezdim. Ben o ana kadar ne ezan sesi duymuşluğum vardır, ne de camiiyi görmüşümdür. Ezan sesi duyamayacak kadar sağırdım, camiyi görmeyecek kadar kördüm. Bunu ancak yaşayan bilir. "dedi. 



TİTREDİM VE KENDİME GELDİM 



"İşte orada o insanı gördükten sonra çınar ağacının dibinde 70 yaşlarında kahverengi eşarbı olan bir teyze gördüm. O kadar güzel dua okuyordu ki, o anda onun okuduğu duaları sanki biliyormuş gibi, duyuyormuş gibi mırıldanmaya başladım. Sonra derin bir titreme oldu içimde. Öyle bir titremeydi ki, o ana kadar hissetmediğim bir titremeydi. Kendime geldim ve arkadaşımın kolundan tuttum. Bana namaz kılmayı öğretir misin? dedim. " 



Daha sonra Kuran-ı Kerim'i okumaya başladığını söyleyen Alptekin, "Ben meğer ne yanlış adreslere gitmişim. O doğu felsefesi de Kuran'dan alınmış... Her şey bizim kitabımızda var." dedi. 



ÇAĞDAŞ BİR MÜSLÜMAN GİBİ YAŞIYORUM 



Hayatında çok fazla değişiklik olmadığını söyleyen Alptekin, "5 vakit namazımı kılıyorum. Ondan sonra çağdaş bir müslüman nasıl bir hayat yaşaması gerekiyorsa o şekilde yaşayıyorum. Yine tiyatroya gidiyorum. Yine sinemaya gidiyorum. Ben yalnızca kalbimi cilaladım. Onun dışında çok fazla değişen bir şey yok. Aşırı kıyafetten kaçınıyorum artık. Eskiden çok iddialı şeyler giyinirdim ki insanlar beni fark etsin. Şimdi daha sade giyiniyorum. İsraftan kaçınıyorum ve aç insanları düşünüyorum. Yani daha bilinçli bir hayatım var. 



TİŞÖRTÜNDEKİ MESAJ 



Yaşar Alptekin, tişörtündeki yazının ne anlama geldiğinin sorulması üzerine de "Kuran imanı şarz eder" yanıtını verdi.