Anasayfa /  Sağlık

Boğaz Ağrısıyla Hastaneye Gitti Duyunca Şok Oldu

Mersin’in Tarsus ilçesinde yaşamakta olan 34 yaşındaki ev hanımı Özlem Gül, uzun zamandan beri çenesinin altında devamlı hissettiği ve ‘boğaz enfeksiyonu’ndan kaynaklandığını sandığı ağrı için hastaneye gitti ve büyük şaşkınlık yaşadı. 

Abone ol
Abone ol 11 Eylül 2018 20:31

Ultrasound incelemesi yapan doktorlar, bayanın tükürük bezinde 4 taş olduğunu belirledi. İkisi 8 mm, ikisi ise 2 mm büyüklüğünde taşlar, mikrocerrahi yöntemiyle, ağız içinden girilerek ve mikroskop altında yapılan ameliyatla alındı.

Evli ve 1 çocuk annesi olan Özlem Gül, 3 senedir devamlı sol çene altında hissettiği ağrıyı, çok sık yaşadığı boğaz enfeksiyonlarından kaynaklandığını düşündüğü için mühümsemedi.

Temmuz ayında ağrılar iyice artması ve çene altında şişkinlik oluşması üzerine hemen hastaneye gitti. Ultrasound ile inceleme yapan doktor, Özlem Gül’ün tükürük bezinde 2’si nohut büyüklüğünde olmak üzere 4 taş bulunduğunu söyledi. 

Duyduğuna inanmakta güçlük çekti Gül, aynı günlerde bir ziyaret için gittiği Ankara’da bir başka hastaneye giderek muayene oldu. Ankara’daki doktor da aynı bilgiyi verdi, taşların ameliyatla alınması gerektiğini söyledi.

Ameliyat olmaya karar veren Özlem Gül, Medical Park Tarsus Hastanesi’ne gitti. Hastayı muayene yapan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ali Kahlıoğulları, ameliyatın çene altından girilerek yapılması durumunda komplikasyon riskinin olabileceğini ve tükürük bezinin zarar görme riski olduğunu belirterek, ağız içinden girilmesi yoluyla operasyonu yapmayı önerdi. 

Özlem Gül’ün kabul etmesi üzerine Op. Dr. Kahlıoğulları ve ekibi, mikrocerrahi tekniğiyle ve mikroskop altında operasyonu yaptı. Ameliyatta, tükürük bezinden ikisi 8 mm çapında, ikisi ise 2 mm çapında olmak üzere toplam 4 taş çıkarıldı. Tükürük bezi ise ameliyattan zarar görmedi.

Op. Dr. Ali Kahlıoğulları tükürük bezinde taş oluşumu ve yaptıkları ameliyatla ilgili şu bilgileri verdi:

Halk arasında çok bilinmese de tükürük bezlerinde taş oluşabilmektedir. Su kaybının arttığı uzun zamanlı hastalıklar ve ağız kuruluğu (kserostomi), tükürük bezi taşları açısından risk faktörüdür. 

Ayrıca gut, diyabet ve hipertansiyonla da birlikteliği olabilir. Mineral çöküntülerinin tükürük kanalında toplanması taş oluşumuna, taşların zamanla büyümesi ise tükürük bezi kanalı tıkanıklığına sebep olur. 

Tükürük taşları, yemek esnasında salgının artması ve drene olamamasına bağlı olarak ilgili tükürük bezinde tekrarlayan şişlik ve ağrı ile kendini belli eder. Tıkanıklık durumu uzarsa, tükürük bezinde enfeksiyona ve bazen apseleşmeye sebep olur.

Tedavisi ise taşların alınması (taşlar ulaşılabilir olduğunda) veya tükürük bezi ile kanalının bütünüyle alınması şeklindedir. Son zamanlarda geliştirilen siyaloskopi yöntemiyle küçük taşlar kanal içinden alınabilmektedir. 

Fakat hastamız bu tekniğe uygun bir hasta değildi. Tükürük beziyle birlikte taşların alınması uygun olabilecek tedavi yöntemiydi. 

Biz tükürük bezini korumak için mikrocerrahi ile ağız içinden taşları almayı planladık. 

Kısa süren bir operasyon ile taşlar alınarak tükürük bezi korundu. Hastamız operasyondan birkaç saat sonra sağlıklı bir şekilde taburcu edildi.


Yorumlar