Reza Zarrab 'itirafçı' mı oldu?
ABD'de tutuklu bulunan Reza Zarrab'ın Zafer Çağlayan ve Süleyman Aslan iddianamesine itiraz etmemesi üzerine Hakan Atilla'nın avukatlarından şok bir ima geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da dile getirmişti.
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son dönemde iki
kez dile getirdiği "ABD benim vatandaşımı itirafçı yapmaya
çalışıyor" sözlerinin ardından ABD'de tutuklu bulunan Reza
Zarrab'ın itirafçı olmuş olabileceği iddia edildi.
Zarrab ile birlikte ABD’de tutuklu yargılanan Halkbank eski Genel
Müdürü Mehmet Hakan Atilla’nın avukatlarından dava konusunda müthiş
bir iddia geldi. Atilla’nın avukatları, Reza Zarrab’ın AK Parti’li
eski bakan Zafer Çağlayan ve Halkbank eski Genel Müdürü Süleyman
Aslan’ın da sanık olarak dahil edildikleri ek iddianameye “itiraz
etmemesini” gerekçe göstererek, Zarrab’ın “Savcılıkla anlaşmış
olabileceğini” ima ettiler.
ZARRAB NEDEN İTİRAZ DİLEKÇESİ VERMEDİ?
Sözcü gazetesinin haberine göre, Hakan Atilla'nın avukatlarından
Victor Rocco ve Cathy Fleming tarafından mahkemeye sunulan
dilekçede aynen şöyle denildi: “Sanık Reza Zarrab'ın 6 Eylül 2017
tarihinde mahkemeye sunulan 4 nolu ek iddianameden itibaren (Zafer
Çağlayan ve Süleyman Aslan ile bazı Halkbank çalışanlarının da
davaya sanık olarak eklendikleri iddianame) davaya fiilen müdahil
olmuyor. Mesela, söz konusu bu iddianameye itiraz dilekçesi
vermedi. İddianamelerde isimleri geçen diğer sanıkların da ABD'de
yaşadıkları göz önüne alındığında, sadece Mehmet Hakan Atilla'nın
yargılanmakta olan tek sanık olacağı izlenimi ortaya çıkıyor.”
ZARRAB İTİRAFÇI MI OLDU?
Zarrab ya da avukatları, Çağlayan ve Aslan'ın da davaya sanık
olarak eklendikleri iddianameye yönelik herhangi bir itiraz
dilekçesini mahkemeye sunmadılar; ancak ABD hapishane kayıtlarında
Zarrab hala Brooklyn Federal Hapishanesi’nde tutuklu görülüyor.
Savcılık, Zarrab'ın “ceza indirimi karşılığı anlaşma yoluna
gittiğine” ilişkin herhangi bir belgeyi de henüz mahkemeye
sunmadı.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN DA DİLE GETİRMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde Zarrab'ın
savcılıkla anlaşıp, itirafçı olabilme ihtimalini gündeme taşımıştı.
Erdoğan, 12 Ekim'de yaptığı açıklamada, isim vermeden Zarrab
davasına atıfta bulunarak ABD'ye, “Benim kendi bankamın müdür
muavinini hiçbir suçu olmadan tutuklayacaksın. Öbür yandan
vatandaşımı hiçbir şey ortaya koymadan 2 yıl oldu alacaksın.
Yargılayıp itirafçı olarak kullanmak isteyeceksin” sözleriyle
yüklenmişti. Erdoğan, 24 Ekim'de yaptığı açıklamada ise,
“Vatandaşımızı itirafçı yapmanın gayreti içindeler, bu işler
bittiği zaman dünyayı ayağa kaldırmasını biliriz” ifadesini
kullanmıştı.
“17-25 ARALIK SES KAYITLARI MAHKEMEDE
KULLANILMASIN”
Atilla'nın avukatları mahkemeye sundukları dilekçede ayrıca, 27
Kasım'da başlayacak jürili duruşmada Savcılığın kanıt olarak
kullanacağı Zarrab ile diğer sanıklar arasındaki telefon
konuşmalarının “kabul edilemez” olduklarını ifade etti. Dilekçede,
telefon konuşmalarının “kanıt olamayacaklarının” en önemli
gerekçesinin, bunların “ABD normlarına uygun şekilde kanıt zinciri
altına alınmamaları” ile “kim tarafından ABD'deki New York Güney
Bölge Federal Savcılığına ulaştırıldıklarının belli olmaması”
olduğunu vurgulandı.
O KAYITLAR NEDEN KANIT OLAMAZ
Atilla'nın avukatlarının dilekçesinde, telefon konuşmalarının şu
nedenlerle kanıt olamayacakları sıralandı;
* Savcılık, sözkonusu telefon görüşmelerinin orjinal kayıtlarını
değil,kopyalarını kanıt olarak ortaya koydu.
* Bu kayıtların kaynağı, kim tarafından yapıldığı açıklanmadı.
* Kayıtlar için ABD hukuk standartlarına uygun şekilde delil
zinciri oluşturulmadı.
* Savunma, sözkonusu kayıtların gerçek olup olmadıklarını kontrol
edemedi.
* Kayıtların bir bölümü kayıp. Atilla'nın lehinde delil olabilecek
bazı kayıtları savcılık tarafından savunmaya verilmedi.
HAKİM, KANIT TARTIŞMASI İÇİN İKİ TARAFI DURUŞMAYA
ÇAĞIRDI
Hakim Berman, Atilla'nın avukatlarının yaptığı başvuruyu dikkate
alarak, Savcılık ve sanık avukatlarını, telefon görüşmelerinin
“kanıt olup olmayacağının” belirlenmesi için duruşmaya çağırdı.