(Özel) Kendi kurduğu firmada işçi gibi çalışan kadın görenleri şaşırtıyor
Kocaeli’nin Körfez İlçesinde Borcu İçin Biriktirdiği Parayı Sermaye Olarak Kullanan 3 Çocuk Annesi Gülsüm Demir, Kurduğu Dekorasyon Atölyesinde Mobilya Yapıp, Fayans Döşüyor. Küçükken Hayalini Kurduğu İşi Yaptığını İfade Eden Demir, Gelen Siparişlere Yetişemiyor.
Abone olKocaeli’nin Körfez ilçesinde borcu için biriktirdiği parayı
sermaye olarak kullanan 3 çocuk annesi Gülsüm Demir, kurduğu
dekorasyon atölyesinde mobilya yapıp, fayans döşüyor. Küçükken
hayalini kurduğu işi yaptığını ifade eden Demir, gelen siparişlere
yetişemiyor.
Kocaeli’nin Körfez ilçesinde yaşayan 41 yaşındaki Gülsüm Demir,
farklı mesleklerde çalışarak biriktirdiği para ile kendi işinin
sahibi oldu. Bir müteahhit babanın kızı olarak dünyaya gelen Demir,
küçükken zamanının büyük bir kısmını inşaatlarda geçirdi. 3 çocuk
annesi olan Demir, uzun yıllar farklı meslek gruplarında çalıştı.
Uzun bir süre kuaförlük yapan Demir, borcunu ödemek için
biriktirdiği para ile kendi işinin sahibi olmaya ve çocukluktan
beri içinde olduğu inşaat işini yapmaya karar verdi. Körfez
ilçesinde 2 yıl önce inşaat halinde bir dükkan kiralayan Demir,
kendi çabasıyla dekorasyon şirketini açtı. Ev dekorasyonu yapan
Demir, 2 yıldır çalışanlarıyla birlikte çizdiği mobilya tasarımları
için atölyeye giriyor. Tasarladığı ürünleri ustalarla birlikte
atölyede yapan Demir, inşaatlarda da tasarladığı ürünlerin
montajını yapıyor. Fayans döşeyip, eline aldığı fırçalarla
inşaatlarda duvar boyayan Demir, müşterilerden yoğun ilgi görüyor.
2 yıl içerisinde çevresinde tanınmaya başlayan Demir, gelen
siparişlere yetişmekte güçlük çekiyor.
“Küçükken evden kaçıp inşaata giderek çivi söküyordum”
Ev dekorasyon firması kurma hayalinin müteahhit bir babanın kızı
olarak dünyaya gelmesi ile ortaya çıktığını belirten Demir, “Bu işe
babamın mesleği ile başladım. Benim babam müteahhit. Küçükken evden
kaçıp inşaata giderek çivi söküyordum, hemcinslerim evde oyun
oynarken ben inşaatta zaman geçiriyordum. O zamanlardan inşaatlara
karşı bir sempati kaldı içimde. İnşaat işlerinin pis olması daha
çok hoşuma gidiyordu. Babamla birlikte doğal bir ortamda ustalarla
inşaatta dolaşıyorduk. Bu işe başlamadan önce farklı mesleklerde de
çalıştım. Daha önceden uzun bir süre kuaförlük yaptım. Ben
öncelikle yaptığım işi sahipleniyorum. Yaptığım işi hiçbir şekilde
dışlamıyorum. Kendi şirketimi kurmadan önce çalıştığım iş
yerlerinde de bu hep öyleydi. İşimi sahiplendiğim için beni herkes
o iş yerinde patron zannediyordu” dedi.
“Kurduğum dükkanımın her bir karesinde emeğim var”
Daha sonra borcunu ödemek için biriktirdiği para ile kendi
işinin sahibi olmaya karar verdiğini dile getiren Demir , “Elime
bir imkan geçti. Küçük miktarda bir parayı sermaye yaptım. Bu
paranın miktarı sermaye denmeyecek kadar küçüktü. Borcum vardı, o
para ile borcumu kapatsam mı diye düşündüm. Sonra, borç bir şekilde
ödenir diye düşündüm ve ben dükkan açacağım dedim. Öz güvenim
sayesinde şirketimi kurdum ve inşaat halinde bir dükkan kiraladım.
Sonra çalışarak bu günlere geldim. Ustalarla çalışırken
tırnaklarımın kırıldığını bilirim. Kurduğum dükkanımın her bir
karesinde emeğim var. Ve şu anda o kadar güzel dostlarım,
müşterilerim var ki ben onları müşteri olarak değil, bir aile
olarak görüyorum. Çevremdeki inşaatlardan çok güzel tepkiler
alıyorum. Müşterim farklı müşteriler gönderiyor” diye
konuştu.
“Eğer içinizde bir yetenek varsa arka planda kalmayın”
Babasını örnek alarak çalıştığını ifade eden Demir, kadınlara da
seslenerek, “Ben bunları babamdan öğrendim. Babam benim için bir
örnek. Babamın yaptığı her işi şu anda ben yapıyorum. Babam yaptığı
işle, işçileri ile kurduğu ilişkilerle çok güzel anılan bir insan
ben de öyle olmak istiyorum. Azim ve sabır bir girişimci için çok
önemli. Kadınlarımıza da buradan seslenmek istiyorum. Eğer içinizde
bir yetenek varsa arka planda kalmayın. Ben bu cesareti, öz güveni
kendimde buldum. Çok güzel olduğuna inandığım işleri yapıyorum.
Allah utandırmasın. İyi inşalarla karşılaşayım yeter ki. Ben hep bu
işi yapmak istiyorum” şeklinde konuştu.