Anasayfa /  Yaşam

O dönerleri asla yemeyin!

O dönerleri asla yemeyin!

Abone ol
Abone ol 27 Nisan 2016 07:20

Türkiye’de ilk kez bir döner konsepti mağazası yaratan ve şu anda 33 mağazaya kadar çıkan Kasap Döner, gözünü yurtdışına  dikti.

Kasap Döner’in sahibi Global Restoran Yatırımları A.Ş. Genel Müdürü Bahar Özürün ile son dönemdeki et fiyatları düzenlemesinden, Avrupa’nın bazı şehirlerinde döner satışının yasaklanmasına ve ideal dönere kadar kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdik. 2003 yılından bu yana farklı markalar altında döner işinde olduğunu söyleyen Özürün, döner yiyeceklere çok önemli tavsiyelerde bulundu. Dönerin kesinlikle sade yenmesi gerektiğini vurgulayan Özürün, sebzeli dönerlerin “asla” yenmemesi gerektiğini söyledi ve şöyle devam etti: “Asla içinde sebze olmayacak. İçinde sebze olması çok hijyenik bir şey değil.” 2011 yılında Üsküdar’da tek mağaza ile başlayan Kasap Döner, yakın zamanda New York 5. Cadde’de yeni bir mağaza açacak. Özürün, masalarında ilk kez tablet bilgisayar kullanan şirketin kuruluşunda bugüne gelişini şöyle özetledi: “İşin başlangıcı et. Eğer eti güzel değilse döner güzel olmaz. Başlangıç felsefesi bu. Aile etçi. Sarıtaş ailesinden geliyor etler. Zaten Sarıtaş Et 70 yıllık bir firma. Anadolu yakasında sekiz tane kasap dükkanı var. 2011 yılında etteki bu tecrübeyi dönerle birleştiriyorlar. Aile Üsküdar’da başlattı. Üsküdar’da bir yılda sadece bir şube ile devam edildi. İkinci dükkan Beşiktaş’ta açıldı. İkinci dükkanın Beşiktaş’ta açılmasının önemli bir nedeni var. Bu meydanda 4 tane büyük dönerci var. Bu dönerciler her güne bir yekün tutuyorlar. Kilo olarak satışta. Onların yanına kim girerse tutunamıyor kapatıyor. Kurucular da bunu bir test edelim demişler. Biz Beşiktaş'ta ayakta kalabiliyorsak devam edebiliriz demişler. Markanın devamlılığını görmek için Beşiktaş çok iyi bir lokasyon oldu.” TAKIM TUTAR GİBİ DÖNER SEVİYORLAR Özürün, “Beşiktaş’ta oturmuş bir döner kültürü var. Buradaki mağazaları takım tutar gibi seviyorlar. 4 büyük dönercinin kendine has taraftarları var. Bizim de var artık. İkinci dükkandan sonra bu iş devam ediyor dedik ve devam ettirdik” şeklinde konuştu. TÜRKİYE'NİN TEK MARKA YİYECEĞİ: DÖNER “Türk mutfağında yurt dışında marka olacak bir şey varsa o da döner. Biz dönerin bir yıldız olduğuna inandık” diyen Özürün, dönerin her zaman gramla satıldığını ve yazılmamış kuralları olduğunu ifade etti. Özürün, “Döner her zaman gramla satılır. Standart döner de 50 gram ettir. Ekmek arası 50 gramdır. Dürüm 70 gram ettir, porsiyon da 100 gramdır. Bu yazılmamış bir kuraldır” dedi. ETE İTHALAT GELMESİ HERKESİN ZARARINA OLUR Et fiyatlarında ithalattan çok farklı tedbirler alınması gerektiğini söyleyen Özürün, “Bu noktada biraz daha farklı tedbirler almak gerekiyor. İthalat konusu gündeme geldi. İthalat girdiğinde et 20 liraya düşerse, bu kez maliyetini karşılamayacak. İthalat genel anlamda et sektörü için çok kötü bir şey. İthalat devreye girince insanlar ete yatırım yapmıyor” şeklinde konuştu. SORUNUN KAYNAĞI 2007’YE DAYANIYOR Özürün, “Etle ilgili sorunların temelinin 2007 yılına dayandığını söyledi ve şöyle devam etti: “Bütün sorunun kaynağı 2007 yılına dayanıyor. O zamana kadar hem et hem de süt fiyatları dengeli gidiyordu. O tarihte süt tozu ithalatı serbest bırakıldı. İnsanlar ellerindeki sütleri satamaz oldular. Böyle olunca hayvanlarını da kestiler. Bir tane inek kesildiği zaman o ineğin o sene doğuracağı inek ve sonraki dört sene doğuracağı inek ile yeni ineklerin doğuracaklarının önü kesilmiş oldu. Bu da bizim hayvan varlığımızı 4 yıl geriye attı. Her geçen yıl biraz daha hissedildi.” AVRUPA’DA FİYATLAR ARTTI Özürün, et ithalatına izin verilmesinin ardından, Avrupa’da da fiyatların arttığına işaret etti. Özürün, “Et ithalatı öncesinde besi materyali getirmeye izin çıktı. Üreticiler, Avustralya, Yeni Zelanda’dan besi metaryeli getirdiler. Bu hayvanlar yurtdışından geliyor ve yüksek maliyeti var ayrıca yüzde 5 telef riski var. Küçük olarak getirildiler, tam büyüdüler derken et ithalatına izin verdiler. İflaslar arka arkaya geldi. İthalatta çözüm olmadığını gördük. 2009 yılında. Et fiyatları karkas on liraya geldi. Besici için çok kötü oldu zaten bittiler. Et ithalat eden üreticiler bu fiyatları bir yerden sonra tüketiciye yansıtmadılar. 10 liraya imal ettikleri şeyi 15 liraya satmaya devam ettiler. Yine aynı şeyler olacak. Biz Avrupa’daki et fiyatlarını da artırdık. Karkas et ithalatı serbest bırakılmasının ardından insanlar yurtdışından kamyon kamyon karkas et getirdiler. Avrupa’da kiralanan mezbahalar ve de satın alınan etlere talebin patlaması nedeniyle fiyatlar arttı” şeklinde konuştu.

Etiketler döner
Yorumlar