Anasayfa /  Politika

Mehmet Muş’tan ’Yargı reformu ilk paketi’ açıklaması

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, "İstinaf Mahkemelerinde kesinleşen ve ifade özgürlüğüne temas eden suçlara Yargıtay yolunun açıyoruz. Buradaki amacımız içtihat birlikteliğini sağlamaktır. İnternet bazı sitelerin erişiminin engellenmesi, kısıtlanması uygulamaları vardı. Burada sitenin tamamına yönelik değil, içeriğin kısıtlanmasının getiriyoruz. Suç unsuru veya şikayet konusu olan unsurun içeriği engellenecektir" dedi.

Abone ol
Abone ol 30 Eylül 2019 15:02

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, "İstinaf Mahkemelerinde
kesinleşen ve ifade özgürlüğüne temas eden suçlara Yargıtay yolunun
açıyoruz. Buradaki amacımız içtihat birlikteliğini sağlamaktır.
İnternet bazı sitelerin erişiminin engellenmesi, kısıtlanması
uygulamaları vardı. Burada sitenin tamamına yönelik değil, içeriğin
kısıtlanmasının getiriyoruz. Suç unsuru veya şikayet konusu olan
unsurun içeriği engellenecektir" dedi.


AK Parti Grup Başkanvekili Muş, TBMM’de gazetecilere açıklama
yaptı. Muş, iki adet kanun teklifi verdiklerini hatırlatarak,
bunların 1380 sayılı su ürünleri kanun teklifi ve yargı paketi
olduğunu ifade etti. Muş, su ürünleri kanun teklifi hakkında bilgi
vererek, “Kaçak ve ruhsatsız gırgır, trol dediğimiz avcılık
yöntemlerini tamamen yasaklıyoruz ve bunların yapanlarının
teknelerine, av araçlarının el konmasının önünü açıyoruz. İkinci
defa bunun tekrarlanması durumunda bir yıldan üç yıla kadar hapis
cezasının getirmiş olacağız. Senenin 12 ayında vatandaşlarımızın
sağlıklı balık tüketebilmesi amacıyla balık çiftliklerinin
gelişmesini önemli olduğuna inanıyoruz. Şu an itibariyle
Türkiye’nin yüz ülkeye ihracatı var. Bunun 2023 yılına kadar iki
milyar dolara çıkmasını, iç pazarın talepteki karşılanması
maksadıyla balık çiftliklerinin kurulmasını ve bunların
kurallarının daha net belirlenmesini sağlıyoruz. Kural dışı
harekette bulunanlara on bin ila yüz bin lira arasında idari para
cezası kesilecektir, tekrarı halinde bu cezalar arttırılacaktır.
Marmara, Karadeniz ve boğazlarda ışıkla avlanmanın önüne geçiyoruz”
ifadelerini kullandı.


Yargı paketine ilişkin olarak Muş, “İstinaf Mahkemelerinde
kesinleşen ve ifade özgürlüğüne temas eden suçlara Yargıtay yolunun
açıyoruz. Buradaki amacımız içtihat birlikteliğini sağlamaktır.
İnternet bazı sitelerin erişiminin engellenmesi, kısıtlanması
uygulamaları vardı. Burada sitenin tamamına yönelik değil, içeriğin
kısıtlanmasının getiriyoruz. Suç unsuru veya şikayet konusu olan
unsurun içeriği engellenecektir. Seri mahkeme usulü; Cumhuriyet
Savcısı ile şüphelinin anlaşması. Basit yargılama usulü; duruşmasız
yargılama belli suçlarda, belli yıla kadar olan suçlarda Türk Hukuk
sistemine getirmiş olacağız. Hukuk mesleğine giriş sınavını
getiriyoruz. Hukuk Fakülteleri’nden mezun Hukuk Mesleği’ne giriş
sınavına girecekler. Buradan 70 puan alma zorundalar. 15 yıl görev
yapan avukatlara yeşil pasaport alma hakkına getiriyoruz. OHAL
döneminde el konulan pasaportların belirli koşullar dahilinde
vatandaşlarımıza geri iadesine ilişkin hükümler mevcuttur”
dedi.


Avukatlık sınavının yürürlüğüne ilişkin olarak Muş, “Bu sene
Hukuk Fakülteleri’ne girenler dahil olmayacak. Önümüzdeki seneden
itibaren kayıt yaptıranlar hukuk sınavına tabi olacaklar” şeklinde
konuştu.


İmamoğlu’nun İstanbul’daki AFAD toplantısına çağrılmadığı yönündeki


iddialara Muş, “Depremin hemen akabinde ayın 26’sında bir toplantı


yapılıyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında ilgili


bürokratlar, Vali, Çevre Bakanımız, Belediye Başkanı toplantıya


katılıyor. Bu toplantıda belli konular müzakere edilmiyor, 27’si


için saat 10’da tekrar bir toplantı yapılması için Fuat bey orada


bütün hazirun davet ediyor, hatta talimatlandırıyor. 27’sindeki


toplantıya Belediye Başkanı’nın katılmadığı toplantıya da


Büyükşehir Belediyesi’nin 46 bürokratı katılıyor. Davet edilmedi


gibi bir mesele yanlış, kendisi davet edilmiştir, toplantıya


katılmamıştır. Belediyenin trolleri veya CHP’ye yatkın medya


organları ‘Belediye Başkanının toplantıya davet edilmedi’ yalanıyla


ortaya atılmıştır. İstanbul halkından özür dilemelidir. Belediye


Başkanının böyle bir işten daha önemli bir işi olamaz. Tartışmalar


başka noktaya gelince de davet edilmedim’ gibi bir yola


başvurmuştur. Davet edilmeyen bir kişinin belediyesinden 46 kişi


nasıl giriyor oraya? Katılmadığı gibi bir şey doğru değildir” diye


konuştu.


Yorumlar