Kanser hastası gencin çığlığı: "Ölmek istemiyorum"

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde yaşayan 18 yaşındaki kan kanseri
hastası Kağan Çelik’in ailesi, maddi durumlarının yetersiz olduğunu
belirterek yetkililerin Kağan’ın tedavisine yardım etmelerini
istedi.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Muradiye Mahallesi’nde ailesiyle
birlikte yaşayan Çelik, bundan iki yıl önce yaşadığı rahatsızlık
üzerine gittiği hastanede kan kanseri olduğunu öğrendi. Yaşadığı
şokun ardından tedavisine başlanan Çelik, 8 defa kemoterapi gördü.
Hastalığın ilerlemesi ve kullandığı ilaçların ağırlığı karşısında
vücudunun çeşitli bölgeleri moraran, böbrek dahil birçok organı
iflas etme noktasına gelen Çelik, dışarı çıkamaz duruma geldi.

Son olarak gördüğü kemoterapinin ardından kardeşlerinden
birinden alınan doku ile Malatya’da ilik nakli ameliyatı olan genç
Kağan, umutla yaşama bağlandı. Her hafta Malatya’ya gitmek zorunda
kalan Kağan’ın ailesine doktorlar, ‘Çocuğunuz için artık yapacak
bir şey yok, evinize götürün’ söylemi üzerine aile bir kez daha
yıkıldı.

Kağan’ın acılı annesi Sevda Çelik, oğlunun hak ettiği bir hayat
yaşayamadığını söyledi. Çelik, “Rahatsızlanınca hastaneye götürdük,
doktorlar kan kanseri olduğunu söyleyince kan beynime sıçradı.
Günlerce kendine gelemedim ama oğlum için güçlü durmam gerekiyordu
ve güçlü durmaya çalıştım. 7-8 defa kemoterapi yapıldı,
ameliyatlar, ilaçlar oğlumun vücudu şişti morardı, saçları döküldü.
Malatya’da diğer kardeşinden alınan doku ile ameliyat ettirdik,
oğlumun düzeleceğine olan küçük de olsa bir inancım vardı. Çok zor
şartlar altında gittiğimiz Malatya’da iyi bir ameliyat geçirmiştik
ancak son kontrolde doktorların ‘Çocuğunuz için artık yapacak bir
şey yok, alıp evinize götürün’ şeklindeki sözleri karşısında
ümidimizi tamamen yitirdik, ne yapacağız bilmiyorum” dedi.

Kimsenin kendileriyle ilgilenmediğini yetkililerden çocuğunun
kurtulması için yardım talep ettiğini anlatan Çelik, “Bizim maddi
durumumuz yok, derme çatma bir evde yaşıyoruz. Bir defa evimiz, bir
hasta için hiç uygun bir ev değil ama kiradayız ve maddi gücümüz
buna zor yetiyor. Oğlum için hijyenik bir ortam olmalı ama maalesef
henüz hijyenik bir yatağı bile yok. Ne lavabosu, ne banyosu,
kendisine ait olan bir yatağı bile yok. Birçok isteği var bunları
yerine getiremiyoruz. Yatak gibi, bir bilgisayar gibi. Morali
bozuldu, sosyal hayatı bitti, öz güveni tamamen çöktü,
arkadaşlarından kaçıyor. Kendisini gelip, görmek isteyen
arkadaşlarını görmek istemiyor, saklanıyor, bu halinden utanıyor.
Ne olur bizlere yardım edin, sizin de çocuklarınız bu durumda
olabilirdi Allah korusun” diye konuştu.

Hastalığın pençesinde kıvranan genç Kağan ise, ölmek
istemediğini yaşamak istediğini belirterek kendilerine yardım
etmesini beklediklerini söyledi.