Kamu görevlileri etik kurulu toplandı
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Ekonomik Kalkınmanın Tek Başına İnsanlari Mutlu Etmediğini Belirterek, Ekonomik Kalkınmaya Milli Ve Manevi Değerlerle Destek Verilecek Yeni Bir Sistemin Kurulması Gerektiğini Söyledi
Abone olGaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, ekonomik
kalkınmanın tek başına insanları mutlu etmediğini belirterek,
ekonomik kalkınmaya milli ve manevi değerlerle destek verilecek
yeni bir sistemin kurulması gerektiğini söyledi
Gazinatep’te, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti
tarafından
finanse edilen ve Kamu Görevlileri Etik Kurulu’nca yürütülen
Yerel
Yönetimlerde Etik Farkındalık Projesi kapsamında toplanan
çalıştayta konuşan Şahin, Cumhurbaşkanlığı Etik Kurulu’nun ilk
şehir gezisine Gaziantep’ten başlatıldığına dikkati çekti.
"Etik kurallar üzerinde durulması gerekir"
Şahin, etik kurallara dikkat çekerek, "Yerel yönetimde etik
kurulu, hesaba çekilmeden kendi kendimizi hesaba çekmeliyiz
konu
başlığını oluşturur. 40 dakika ilerimizde koca bir kargaşa var,
gözyaşı ve kan var. Ekonomik kalkınmanın tek başına insanı
mutlu
etmediği, milli ve manevi kalkınmayla topyekûn bir seferberlik
gerektiren bir dönemi yaşıyoruz. Dünya sürdürülebilir
kalkınmadan
söz ediyor. Ancak dünyanın insani ve vicdani bakışını ne kadar
eksik olduğunu görüyoruz. Çevresel kalkınmanın ekonomik
kalkınmayla
entegre edilmediği zaman ekolojiyi bozuyoruz. Yöneticilerin
insani
bakış açısını geliştirmesi gerekmektedir, çok önemli bir
sınavdan
geçiyoruz. Manevi değerleri ne kadar özümsüyoruz, ne kadar
geleceğe
taşıyoruz, ne kadar kurumsallaştırıyoruz. Bu noktada etik
kurallar
üzerinde durulması gerektiğine inanıyorum. Akıllı şehirler
noktasında çok başarılıyız, ancak cumhurbaşkanımızın
manifestosunda
hesap verilebilirlilik, katılımcılık, dürüstlük, şeffaflık gibi
değerler en az teknik değerler kadar önemlidir. Konfiçyüs,
‘Ülkenizi cezalarla yönetebilirsiniz, bunda başarılı da
olabilirsiniz insanları cezayla yola da getirebilirsiniz, ama
utanma ve şeref duygusu sağlayabilmeniz için mutlaka erdem ve
etik
değerlerle ülkeyi yönetebilirsiniz’ der. Ülkeyi, erdem ve etik
değerlerle yönetirseniz insanlar, iyilik ve doğruluğu bulmaya
çalışır" dedi.
"Vatandaş memnuniyeti şart"
Fatma Şahin, vatandaş memnuniyetine de vurgu yaparak
"Bizler Sahabe kültüründen, ‘komşu açken tok yatan bizden
değildir’ anlayışından geliyoruz. O zaman bu kadar zengin ve
fakir
arasındaki fark niye? Sosyal barışı ve adalet sağlayamazsanız
mutlu
şehirler oluşturamazsınız. Vatandaş memnuniyetini sağlamamız
için
manevi değerler üzerine kendimizi kodlamamız şart. Türkiye
Belediyeler Birliği olarak, manevi değerler üzerinden
teknolojiyi
kullanarak katılımcılığı, dürüstlüğü ve şeffaflığı sağlayarak
halkla paylaşmak üzerine yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Toplum
vicdanını rahatsız edici çalışmalar yapmadan, çalışmaları
toplumla
paylaşarak onların görüş ve önerilerini alarak kendimizi
kodlamamız
gerekiyor. Mekanizmaları güçlendirerek ‘ben yaptım oldu’
anlayışından çıkarak birlikte ne yapabiliriz anlayışına
dönmemiz
lazım. Bizim gibi metropol kentlerde mekanizmayı güçlü tutmamız
gerekiyor. Kent Konseyi’nden tutun da Beyaz Masa’ya kadar
teknolojiyi kullanarak vatandaş odaklı sistemi işletiyoruz.
Vatandaşların ihtiyaçlarına göre sürekli kendimizi yeniden çek
etmeli, resetlemek gerekiyor. Ülkemiz için 81 milyon kentimiz
için
2 milyonun bizlere emanet olduğunu bu emanette onların rızasını
almamız gerektiğini önceleyen anlayışı merkeze koymak
gerekiyor.
Ekonomik olarak kalkınmak istiyoruz, bu coğrafyada güçlü olmak
gerekiyor ama tek başına olmuyor, maddi, manevi ve milli
değerler
üzerine kendimizi kodlamazsak, sistemimizi kodlamazsak,
vatandaş
memnuniyetini sağlayamazsak günün sonunda mutlu şehirleri
yakalayamazsınız" şeklinde konuştu.
"Türkiye’yi iyilkler dürüstlükler ve şeffaflıklar adası
haline
getireceğiz"
Kamu Görevlileri Etik Kurulu Başkanı Köksal Toptan,
“Mezopotamya’nın o büyük zenginliğin başına konmuş taç gibi
duran
Gaziantep’te olmaktan ben ve arkadaşlarım büyük bir heyecan ve
mutluluk duyuyoruz. Benim için Gaziantep, farklı anlamlarda
ifade
ediyor. 2008 yılı ocak ayında çıkarılan kanunla Gaziantep, Gazi
unvanını yasayla aldı. 2008 yılı Şubat’ta beratı aldım. Buraya
geldim ve bu güzel şehre, bu güzel başkana teslim ettik.
Türkiye’de
yasa ile düzenlenen 3 Gazilik var. Biri Türkiye Büyük Millet
Meclisi, ikincisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür ve üçüncüsü
Gaziantep’tir. Bu şehirde olmaktan, buraya gelen diğer
illerdeki
insanlarla ve tartıştaki konuların geleceği ile ilgili daha
ümit
var. Değerli dostlarımız, arkadaşlarımız, konuyla ilgili
araştırmalar yaptılar. Çıkan bir sonuç var. Türkiye’de
özellikle
yerel yönetimlerde arkadaşlarımıza karşı yerleşmiş bir algı
var.
‘Burada doğru iş yapılmaz’, ‘buradan iş çıkmaz’, ‘yasalar
zorlanarak yapılır’ deniyor. Yerel yönetimlere karşı da olumsuz
algıyı giderileceğine dair umutlarda mevcut. Olumsuzluk yüzde
70
üzerindeyken, Türkiye’de etik kurallar yerleşir mi bu algı
değişir
mi? sorulan soruların büyük bir oranda cevabı evet. Bu bizi
umutlandırıyor. Halk, görünürlük şekliyle yerel yönetimlerin
yaptığı olumsuzluklara bakıyor. Bu işlerde kadın ayrımcılığı,
siyasi ayrımcılık var mı? diye sorulduğunda büyük bir oran var.
Bunu önemsemeliyiz. İnsanımız fıtratı itibariyle olumsuzluğa
daha
çok bakan bir yapıda ama o fıtratın yüzünü çevirdiğimizde AB
tarafından desteklenen bu proje, etik kodların seçilmiş ve
atanmış
yerel yöneticilere aktarılmasından ibarettir. Kurulumuz bunu
yapmaya çalışıyor. Alanında bana göre Türkiye’nin en iyi
yetişmiş
insanlarından kurulan bu kurul, 2004 yılında yasayla faaliyete
geçmiş, bugüne kadar 100 civarında etik ihlali vardır kararı
vermiştir. Herkes kararın doğru olduğuna hemfikirdi. Bu
anlayışı
ortak sürdürdüğümüzde Türkiye’yi iyilikler, güzellikler,
dürüstlükler, şeffaflıklar adası haline getirmemiz hiç de zor
değildir” ifadelerini kullandı
"Yanlış algılar ortadan kaldırılsın"
Gaziantep Valisi Davut Gül ise, “Etik kurulu, çok
önemsediğimiz
bir kuruldur. Herkes bir başkasının etik kurala uymasın
bekliyor.
En azından bu kurallara ben uyayım denmiyor. Topyekun bizim
silkinmemiz ve kendimize gelmemiz lazım. herkes görevini en iyi
şekilde yapacak, etik kurulu sadece kamu kurumlarında geçerli
ama
özel sektörde de esnaf iyi esnaf olacak, müteahhit iyi bir
müteahhit olacak, ilk geldiğimde okullarda ve okul aile
birlikleri
üzerinde yoğun bir şikayet vardı. ‘Bizden para toplanıyor hani
para
toplanmayacaktı, tüm masrafları devlet tarafından
karşılanacaktı,
bu paralar ne olur’ sorusuyla karşılaştık. Bu algıyı ortadan
kaldırmak lazım. Hiçbir okul müdürü ve yönetici bir lirayı
farklı
yerde kullanmaz. Şeffaf olmak lazım hesap verebilir durumda
olmak
lazım, bu paraların nerelere harcandığını periyodik bir şekilde
okulların web sitelerinde duyurulsa iyi olur. Böylece ailelerde
oluşan yanlış algıyı kırmış olursunuz. 3-5 lira çok önemli
değil
ama aileler daha fazla okullarına sahip çıkacaklardır. İnsanlar
bir
lirada olsa paraların nereye gittiğini görmek istiyor” diye
konuştu.