Anasayfa /  Sağlık

Kalıcı dövme ve piercinglerde hepatit riski

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji Ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Dövme Ve Piercing Uygulamalarının, Steril Olmayan Malzemelerle Yapıldığında Hepatit B Ve Hepatit C Riskini Arttırdığı Uyarısında Bulundu.

Abone ol
Abone ol 14 Ekim 2019 09:28

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr.
Yüksel Gümürdülü, bir dışavurum yöntemi olarak özellikle gençlerin
rağbet gösterdiği, dövme ve piercing uygulamalarının, steril
olmayan malzemelerle yapıldığında Hepatit B ve Hepatit C riskini
arttırdığı uyarısında bulundu.


Tarihi Azteklere, Mayalara, Eski Mısırlılara, Kızılderililere ve
birçok eski uygarlığa kadar dayanan, günümüzün en yaygın vücut
modifikasyonlarından ‘dövme’ ve ‘piercing’ steril ortamlarda
yaptırılmadığında ölümcül hastalıkların bulaşmasına yol açıyor. Her
100 kişiden dördünün Hepatit B ve 100 kişiden birinin C taşıyıcısı
olmasına rağmen, durumunun farkında olmadığını dile getiren Prof.
Dr. Yüksel Gümürdülü, viral hepatitlerin, görülen en yaygın
bulaşıcı hastalıların başında geldiğini bildirdi.


Dövme ve piercing yaptıran kişilerde, kan yoluyla bulaşan
Hepatit B ve C virüsü taşıma riskinin 4 kat arttığının altını çizen
Prof. Dr. Gümürdülü, "Özel makinesinin ucunda bulunan ince
iğnelerin, boya ile birlikte vücuda hızla girip çıkmasıyla ortaya
çıkan şekle dövme denir. Piercing ise vücudun belirli bölgelerinde
yine iğne yardımıyla açılan deliklere takılan takıdır. Her iki
uygulamada da aletler kan ve vücut sıvılarıyla temas eder. Bu da
enfeksiyon riskini arttıran bir durumdur" dedi.


Hepatit riski ve dövme sayısı doğru orantılı


Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Amerika dahil 30 farklı ülkede
yapılan araştırmalarda, vücudunun büyük bir bölümü dövmeler ile
kaplı olan bireylerin, kan yoluyla bulaşan hastalıklara yakalanma
riskinin çok daha fazla olduğunun ortaya koyulduğunu belirtti.


Dövme ve piercing uygulamalarının yapıldığı yerlerin hijyeninin
yanı sıra, kullanılan aletlerin, eldivenlerin, boya kaplarının ve
kullanılan diğer tüm materyallerin sterilizasyonunun hayati önem
taşıdığını vurgulayan Gümürdülü, şunları kaydetti:


"Hepatit C’nin insidansı, bir insanın vücudundaki dövme sayısı
ile doğru orantılı. Hepatit C’ye sebep olan virüs, karaciğere
saldırıyor ve onun enfeksiyonuna sebep oluyor ki bu da; hepatit,
siroz, karaciğer kanseri ve karaciğer yetmezliği ile
sonuçlanabiliyor."


Hepatit C’nin, karaciğer kanserinin ve karaciğer naklinin en
önemli nedenlerinden biri olduğunu söyleyen Gümürdülü, "Karaciğer
enfeksiyonu taşıyan kişilerin yüzde 70-80’i kronik karaciğer
hastalığına yakalanıyor ve yüzde 5’inden daha fazlası sirozdan ya
da karaciğer kanserinden hayatını kaybediyor" şeklinde konuştu.


Dövme yaptırmak isteyen veya bundan vazgeçemeyenler için
uyarılarda bulunan Gümürdülü, şunları dile getirdi:


"Kalıcı dövmede en önemli şey hijyendir. Hijyenik ortam ve
şartlarda yapılmayan bir dövme her türlü enfeksiyona açıktır.
Öncelikle dövme uygulaması yapılacak olan mekanın temizliği,
kullanılan malzemelerin dezenfeksiyonu, dövme boyalarının
sterilliği, standartlara uygunluğu ve tek kullanımlık sarf
malzemelerin, iğne, boya potaları ve benzeri şeyleri saklamak için
saklama kapları ve kullandıktan sonra atmak için tıbbi atık
kutuları da gereklidir. Kişisel donanım eldiven, maske, galoş gibi
ürünler de kullanılmalıdır."


Vücut takılarına dikkat


Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, son yıllarda, kadınların yanı sıra
erkekler arasında da yaygınlığı günden güne artan; cilt, cilt
altındaki yağ tabakasının ya da kıkırdağın delinmesiyle yapılan
piercinglerin de öldürücü boyutlarda zararlara yol açtığını
kaydetti.


Piercingin cerrahi bir işlem olduğunun altını çizen Gümürdülü,
"Vücut takıları, kulak dışında deride diğer bölgelere, hatta dil ve
genital bölgeye de uygulanıyor. Piercing yapacak kişinin cerrahi
sterilizasyon prensiplerini bilmesi, herhangi bir enfeksiyon
gelişiminde ya da kanama gibi bir komplikasyon gelişiminde ne
yapacağını bilmesi gerekir. Bu sebeple dile, kulak kıkırdağına ve
cinsel organa yapılan piercing uygulamalarının mutlaka cerrahi
ameliyathane şartlarında yapılması ve yakın takibi gerekir. Aksi
durumda, enfeksiyonlar, deride kalıcı kalın iz, hatta deri içine
takının gömülmesi ve damarsal tümör gelişebilmektedir" dedi.


Yorumlar