Hakim ve savcılara öfke eğitimi
15 Temmuz darbe girişiminin ardından 10 binin üzerinde hakim ve savcının yetiştirildiği Türkiye Adalet Akademisinde kişisel gelişim, öfke kontrolü, hukuk dili ve adalete olan inanç gibi spesifik konular ders olarak işlenecek.
Abone ol15 Temmuz darbe girişiminin ardından 10 binin üzerinde hakim ve
savcının yetiştirildiği Türkiye Adalet Akademisinde kişisel
gelişim, öfke kontrolü, hukuk dili ve adalete olan inanç gibi
spesifik konular ders olarak işlenecek.
15 Temmuz ihaneti sonrası kanun hükmünde kararnameyle (KHK)
kapatılan ve 2 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yeniden
açılan Türkiye Adalet Akademisinin Başkanı Muhittin Özdemir,
akademinin yeni yol haritasını Türkiye gazetesi muhabiri Ebru
Karatosun’a anlattı. Türkiye Adalet Akademisinin 2003 yılında
kurulduğunu belirten Özdemir, "Akademide örgütlenen FETÖ’cüler,
hâkim ve savcı adaylarını kendilerine çekmek için çalışmalar
yürütmüş. 2014 yılında yönetim değişti. Yeni gelen yönetim FETÖ ile
üst düzey bir mücadele yaptı. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin
ardından 10 binin üzerinde hâkim ve savcı akademimiz tarafından
yetiştirildi. Biz bir kavşak noktasında gibiyiz. Hâkim ve savcı
adayları meslek öncesi eğitim, meslekteki hâkim ve savcılar da
meslek içi eğitim almak üzere akademiye geliyor" dedi.
Akademide hâkim ve savcı adaylarına verilen eğitim hakkında
bilgi veren Özdemir, "Yargıtay ile Danıştay üyeleri, tetkik
hâkimleri, ilk derece ve bölge adliye mahkemeleri hâkimleri eğitim
veriyor. Eğiticilerimiz, usta-çırak ilişkisi içerisinde kendi
meslektaşlarını yetiştirme konusunda katkı sunuyorlar. FETÖ
nedeniyle yaşanan ihraçlardan sonra çok sayıda hâkim ve savcı
adayına eğitim verilerek sisteme kazandırıldı. Artık akademi
normalleşme sürecine girdi ve şimdi de eğitimin kalitesini
artırmaya yönelik yeni çalışmalar yapıyoruz" diye konuştu.
"Akademide sabit çalışacak öğretim görevlilerini neye göre
seçiyorsunuz?" sorusu üzerine Özdemir, "Yeni Cumhurbaşkanlığı
kararnamesinin getirdiği en önemli yeniliklerden birisi de
Akademide kadrolu öğretim üyesi çalıştırılması oldu. Şu anda 5 tane
öğretim üyesi çalışıyor. Yaptığımız başka bir yenilik de, Akademi
bünyesinde eğiticileri eğitim öncesinde ve sonrasında bir araya
getirerek, problemlerin ve çözümlerin tartışabileceği bir zümre
sistemi gibi eğitim kurulları sistemi kurmak oldu" dedi.
“Güven veren adalet için...”
2 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile yeniden kurulan
Akademide yeni dönemde neler yapıldığından bahseden Özdemir,
şunları söyledi:
"Biz de söz konusu kararnameyle görev başladık sayılır. FETÖ
süreci nedeniyle yargının birçok karar tartışılır hale geldi. Ancak
Bakanlık bunun önüne geçmek için bir yargı reformu stratejisi
açıkladı. Bu belgenin sloganı, ‘Güven veren adalet’. Bizim
sloganımız da ‘Güven veren adalet için etkin eğitim.’ İlk
yaptığımız şey, akademinin işleyişine dair kurumsal yapıyı
yenilemek oldu. Adayların meslek öncesi eğitimlerine yönelik
müdürlüğümüzün yanı sıra görevdeki hâkim savcılara yönelik meslek
içi eğitim müdürlüğümüz de var. Bu iki birimin yanına ‘Kişisel
Gelişim Eğitim Merkezi’ adında yeni bir alan ekledik. Özellikle
kamuoyuna yansıyan savcının halı sahada top oynarken ortaya çıkan
durum ya da duruşmalarda avukatlarla yaşanan iletişim
tartışmalarının olmaması için kişisel gelişim, öfke kontrolü, hukuk
dili ve adalete olan inanç gibi spesifik konuların ders olarak
işleneceği bir merkez kurduk. Burada psikolog ve sosyal çalışmacı
gibi kişiler çalışacak. Buradaki eğitim kalitesinin ölçülmesi için
de ayrıca bir merkez kurduk. Daha önce kurulu olan İnsan Hakları
Merkezi’ni de aktif hale getirdik."
"Şu anda ne gibi çalışmalarınız var?" sorusuna Özdemir,
"Ülkemizde adaleti içselleştiren hâkim ve savcılar yetiştirmek
amacıyla sürdürülen eğitimi reforme etmek için çalışma başlattık.
Bu çalışma, 3 ayaklı olacak. Birinci aşama müfredatın belirlenmesi,
ikincisi müfredatın nasıl vereceğimize ilişkin bir modül yazılması,
üçüncüsü de klasik eğitim sisteminin yanı sıra uzaktan eğitim
metodunun hayata geçirilmesi olacak. Birinci aşamayı Kasım ayına
kadar tamamlayacağız" yanıtını verdi.
"Uzaktan eğitim geliyor"
Türkiye Adalet Akademisi Başkan Muhittin Özdemir, uzaktan
eğitimin nasıl uygulanacağına ilişkin, “İlk kez farklı bir alanda
görevlendirilen hâkimleri interaktif ortamda eğiteceğiz. Bilgisayar
ortamından interaktif olarak hem belge paylaşımı yapmak, hem de
soru sorulabilen canlı bir eğitim modülü geliştirmek için
çalışıyoruz. Sanal eğitim gibi olacak. Kanunun değişmesi durumunda
da Mevzuat Genel Müdürlüğü’nden bir hâkimimiz burada onu anlatacak”
dedi.
"16 ülkeden talep var"
Özdemir, 95 ülkeyle hukuki görüşmelerde bulunduklarını
belirterek şunları söyledi:
"Özellikle Türki Cumhuriyetler, Afrika, Orta Asya, Arap
ülkeleriyle yoğun bir eğitim trafiğimiz var. Fransa hâkimlik okulu
bizi ziyarete gelecek, Almanlarla bir programımız var. Örneğin, en
son Katar’dan bir heyet UYAP sistemini öğrenmek için geldi.
Kazakistan’dan bir heyet adli tatili araştırmak için geldi.
Akademide görev yapan hocalarımızdan birisi Maldivler’e aile
mahkemelerini anlatmaya gidecek. Türk yargı sistemi hakkında bilgi
almak için de Çin’den bir heyet geldi. Şu anda 16 ülkenin bizim
ülkemize gelme talebi var. Bunlara yönelik Rusça, Arapça ve
İngilizce konuşanlara yönelik uluslararası bir eğitim programı
yapacağız."
"Tecrübe eksikliği eğitimle kapatılıyor"
Türkiye Adalet Akademisi Başkan Özdemir, 15 Temmuz’dan sonra
erken kura çekerek göreve başlayan hâkim ve savcılara yönelik
eğitim çalışmaları hakkında ise şu bilgileri paylaştı:
"FETÖ terör örgütü nedeniyle hâkim ve savcıların ihraç
edilmeleri sonucu erken kura çekenler oldu. Bu hâkimlere yönelik de
bizim bölge adliye mahkemelerinde zorunlu eğitimlerimiz var. 2 bin
800 kişiye eğitim verdik. Örneğin, aile hâkimleri, bulundukları
bölge adliye mahkemelerinin aile hukukuna bakan dairelerinde 15 gün
süreyle kıdemli hâkimlerden sordukları soruların cevaplarını
alıyorlar. Bunu telafisi etmeye çalışıyoruz. Bu nedenle meslek içi
eğitim faaliyetlerini ağırlık verdik. 2018 yılında 70 program
yaptık. 4 bin 709 ilk derecede mahkemelerinde görev yapan hâkim ve
savcının yanı sıra, BAM’larda 759 kişiyi eğittik. Kıdem ve tecrübe
eksikliğini eğitimlerle kapatmak istiyoruz."