Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: “Peygamberi inkar eden Tanrı anlayışının İslam’la ilgisi olamaz”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, peygamberi inkar eden, kenarda duran ve hiçbir şeye karışmayan bir Tanrı anlayışının İslam’la ilgisi olmadığını belirterek, “Bu bir tuzaktır. Bu ateizme giden bir yoldur. Bunu propagandasını da yapmak isteyenlere de fırsat vermeyin” dedi.
Abone olDiyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Denizli’de görev yapan din görevlileriyle bir araya geldi. Pamukkale Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programda konuşan Erbaş, Diyanet’in 150 bin din görevlisiyle hem yurt içinde hem yurt dışında dini mübini İslam’a hizmet ettiğini söyledi.
Her bir din görevlisinin hem caminin içinde hem cami dışında yürüteceği hizmetin önemine işaret eden Erbaş, kürsüde ders anlatmaktan çıkan hocanın, mahalleyi, esnafı dolaşarak, dini mübini İslam’ı anlatması gerektiğini savundu. İlk inen vahyin ilim, hikmet ve irfanla ilgili olduğunu ifade eden Başkan Erbaş, bu medeniyetin insanlarının, çocuklarının elinden kitap, kalem düşmemesi gerektiğini kaydetti.
Başkan Erbaş ikinci gelen vahiyde ‘kalk ve uyar’ emrinin olduğuna işaret ederek, “Okumak, ilim, irfan, kitap ve bunların ulaştırılması, kalkacağız, inzar edeceğiz, uyaracağız. Sadece mahallemiz, köyümüz, şehrimiz değil, bütün dünya bizden bunu bekliyor. İnsanları yeterince aydınlatma noktasında vazifenin yeterince yapılıp yapılmadığının muhasebesinin yapılması gerekiyor. Kendimizi hesaba çekelim, çocuklarımız, gençlerimiz ne durumda? Onlara yeterince sahip çıkabiliyor muyuz, onlara dini mübini İslam’ı zorlaştırmadan kolaylaştırarak, nefret ettirmeden sevdirerek öğretebiliyor muyuz? Yoksa hesabımız ağır olur" diye konuştu.
“Kim peygamberi, vahyi inkar eder de hala Müslüman
kalır?”
Peygamberi inkar eden, kenarda duran ve hiçbir şeye karışmayan
bir Tanrı anlayışının İslam’la ilgisi olmadığının altını çizen
Erbaş, şöyle konuştu:
“Peygamberi inkar ettiğinizde beraberinde kitabı, ahireti de inkar
etmiş oluyorsunuz. Yani kendiliğinden olan bir Tanrı anlayışı, onun
dışında her şeyi inkar etmiş oluyorsunuz. Bu bir tuzaktır. Bu
ateizme giden bir yoldur. Bunu propagandasını da yapmak isteyenlere
de fırsat vermeyin. Birileri de bakınız bize şöyle yaptınız böyle
yaptınız milletin çocukları bundan oluyor diye planlı bir
propaganda yapıyorlar. Bunlara da aldırmayın. Bu da dini
istismardır. Din istismarını en uç noktalarından birisidir. Bir de
imam hatipteki bizim yavrularımıza iftira ediyorlar. Kim
peygamberi, vahyi inkar eder de hala Müslüman kalır, böyle bir şey
olur mu? Sizler bu tür propagandaları sakın pirim vermeyin.
Peygamberlerin varisleri olarak bizler onların omuzlarımıza
bıraktığı emaneti en güzel bir şekilde taşıyacağız. İhlas ve
samimiyet, aşk ve heyecan bizim olmazsa olmazımız. Bizler
yorgunluğu yormalıyız. Eğer biz yorgunluğu yorarsak o zaman
gençlerimize, çocuklarımıza, herkese daha çok hizmet etmiş oluruz.
Bizim yürüyüşümüz, oturmamız, kalmamız, bakışımız, üslubumuz
sözlerimizden daha etkili, bunu hiçbir zaman aklımızdan
çıkarmamalıyız. Bizi örnek alacak insanlar."
“Vazife şuuru, sabır, tahammül, hoşgörü, güler yüz olmazsa
olmazlarıdır”
Din görevlisinin toplumda en çok okuması gereken insan olduğunu belirten Erbaş, din görevlisinin o okumalarla davetini, irşadını güçlendireceğini söyledi. Bir din görevlisinin en çok önem vermesi gereken özelliklerden bir kaçına değinen Erbaş, “Kendine güvenen ve başkaları tarafından da en güvenilir insanlar olmaya çalışacağız. Şahsiyet ve onur sahibi olmak din görevlilerinin olmazsa olmazlarıdır. Vazife şuuru, sabır, tahammül, hoşgörü, güler yüz olmazsa olmazlarıdır. İletişim gücü en yüksek olması gereken mesleklerden birisi bizim görevimizdir. İrtibatımızın çok yüksek olması lazım, acı ve tatlı günlerinde insanımızın yanında olacağız” şeklinde konuştu.
Programa Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Huriye Martı, Prof. Dr. Ramazan Muslu, Başkanlığın üst düzey yöneticileri, Denizli İl Müftüsü Mehmet Aşık ve çok sayıda din görevlisi katıldı.