Anasayfa /  Güncel

Denizli’de besiciler ile vatandaşlar arasında ‘horoz’ davası

Denizli kent merkezindeki horoz besicileri belediyelere kendileri hakkında yapılan sürekli yapılan şikayetlerden dolayı besicilik yapmak istemediklerini söyleyerek, meşhur Denizli horozunun türünün devamı için yerel yönetimlerin ve vatandaşların kendilerine hoşgörülü olmalarını istedi.

Abone ol
Abone ol 05 Ekim 2019 11:14

Denizli kent merkezindeki horoz besicileri belediyelere
kendileri hakkında yapılan sürekli yapılan şikayetlerden dolayı
besicilik yapmak istemediklerini söyleyerek, meşhur Denizli
horozunun türünün devamı için yerel yönetimlerin ve vatandaşların
kendilerine hoşgörülü olmalarını istedi.


Kent merkezinde uzun yıllardır horoz besiciliği yapan emekli
öğretmen Ahmet Fışgın, uzun ötüşü ile Denizli horozunun neslinin
devamı için büyük uğraş verdiklerini kaydetti. Babasından görerek
horoz besiciliği yapmaya başladığını ifade eden Fışgın, besiciliğin
adeta babasından kendisine miras kaldığını vurguladı. Horoz
besiciliğine bakıldığı zaman biraz zahmetli olduğunu dile getiren
Fışgın, “Biraz zahmetli oluyor ama biz de bu işi çok seviyoruz.
Nasıl bir köpek, kedi, kanarya, papağan veya da muhabbet kuşları
nasıl seviyorsa biz de Denizli horozunu o kadar seviyoruz,
aşığıyız. Uyumuyoruz gecenin on ikisinde yem vermeye geliyoruz.
Biraz zahmetli oluyor yetiştirmesi ama büyük bir keyif alıyoruz.
Besiciler olarak çok az kaldık çünkü fazla bir getirisi yok, hobi
amaçlıdır bu. Yani yetiştirmesi de zordur o nedenle bir elin
parmakları kadar kaldık” diye konuştu.


“Bu bizim memleketimizde meymenetli bir hayvan olarak geçer”


Denizli horozunun en büyük özelliğinin uzun ötme süresi
olduğunun ve 20 saniyeye kadar öten horozların olduğunu belirten
Fışgın, horozların özellikleri ile ilgili şunları söyledi:


“Normalde 20 saniyeye kadar bunun uzun ötmesi pek o kadar
muteber değildir. Babamın dediği gibi ‘O deyip başlayacak ‘O’ diye
bitecek.’ Bu bizim memleketimizde meymenetli bir hayvan olarak
geçer, hatta sabah ezanı okunmadan fecir vaktinde bu horozlar öter.
Ondan sonra müezzin çıkar sabah ezanını okur. Yerel yönetimden de
biraz daha bize hoş görülü davranmalarını, bunların burada yani
Denizli ortamında en güzel şekilde yetiştiğini, başka bir yerlerde
veya açık alanda değil de böyle nazik hayvanlar oldukları için
yerlerinden yurtlarından edilmemeli, onlar da hoşgörülü
olmalı.”


“Mevlid den de, ezandan da şikayetçi olan insanlar var.”


Denizli horozunun her şeyden önce bir kültür varlığı olduğuna
işaret eden ve bu yüzden de neslinin devamı için besici sayısının
arttırılması gerektiğini kaydeden Fışgın, besiciler hakkında
belediyelere yapılan şikayetlerin ise kendilerini çok üzdüğünü
aktararak, “Toplumumuzun yüzde 98-99 bundan memnun, dinlemekten
memnun ama arada şikayetçi olanlar oluyor. Ama mevlid den de,
ezandan da şikayetçi olan insanlar var. Şikayetlerin de gerekçeleri
bilinmeli, araştırılmalı. ‘Çevreye zarar veriyor mu, vermiyor mu,
orada ki insanlar mutlu mu, değil mi?’ o bir kişinin lafıyla da bu
güzellikler yok edilmemeli, bizim gibi üreticiler biraz daha koruma
altına alınmalı. Bu kültür varlığımızdır bizim” dedi.


Yorumlar