Avrupalı uzmanlar: “Radyasyon seviyesindeki kısa süreli yükseliş halk sağlığı için tehlike oluşturmaz”
Avrupalı radyasyon ve nükleer güvenlik otoriteleri, Rusya’nın kuzeyinde bulunan Severodvinsk şehrinde 8 Ağustos’ta bir askeri eğitim sahasında meydana gelen kaza sırasında bölgedeki radyasyon seviyesinin kısa süreli yükselmesinin halk sağlığı için herhangi bir tehlike oluşturmadığını ifade etti. İsveç, Norveç ve Finlandiya’da çeşitli kurumlar tarafından yapılan açıklamalarda, kendi ülkelerinde de ölçüm ve gözlem yapıldığı ancak herhangi anormal bir durum tespit edilmediği de kaydedildi.
Abone olAvrupalı radyasyon ve nükleer güvenlik otoriteleri, Rusya’nın
kuzeyinde bulunan Severodvinsk şehrinde 8 Ağustos’ta bir askeri
eğitim sahasında meydana gelen kaza sırasında bölgedeki radyasyon
seviyesinin kısa süreli yükselmesinin halk sağlığı için herhangi
bir tehlike oluşturmadığını ifade etti. İsveç, Norveç ve
Finlandiya’da çeşitli kurumlar tarafından yapılan açıklamalarda,
kendi ülkelerinde de ölçüm ve gözlem yapıldığı ancak herhangi
anormal bir durum tespit edilmediği de kaydedildi.
Rusya Bilimler Akademisi Nükleer Güvenlik Enstitüsü’nde görevli
bilim adamı Leonid Bolshov, askeri test sahasında gerçekleşen acil
durumdan sonra Arkhangelsk Bölgesi nüfusu için herhangi bir risk
olmadığını belirterek, “Enstitümüzün radyasyon izleme
sistemlerinden aldığı veriler, Severodvinsk dışında Arkhangelsk
bölgesindeki test sahasında meydana gelen olay sonrasında yerel
halk için radyasyon tehlikesi olmadığını gösteriyor. Arkhangelsk
Bölge Sistemi ASKRO’ya (Otomatik radyasyon izleme sistemi) göre, 8
Ağustos Perşembe günü Severodvinsk’te arka plan radyasyonunda 1,5
saatlik bir artış olduğunu gördük. Bu kısa vadeli bir artış tam doz
1-2 mikrosievert düzeyinde gerçekleşti. Bu oran, bir yıl içinde
halkın maruz kalmasına izin verilen bir milisievertten bin kat daha
azdır. Bir X ışını tedavisinden alınan doz çok daha yüksektir.
Bölgedeki radyasyon seviyesi ise 90 dakika sonra doğal ölçüm
değerlerine geri döndü” bilgisini paylaşmıştı.
Rus hava izleme servisi Roshydromet de Severodvinsk’te olay
sırasında bireysel gözlem istasyonlarındaki radyasyon seviyesinin
kısa süreli olarak doğal ölçüm değerlerinin üzerine yükseldiğini
ancak yarım saat içinde seviyelerin keskin bir şekilde düştüğünü, 2
saat sonra ise durumun tamamen normale döndüğünü
açıklamıştı.
“Sağlığa tehdit oluşturabilmesi için 1000 kat fazla olması
gerek”
İsveç, Norveç ve Finlandiya’daki radyasyon ve güvenlik
otoritelerinden de bu bilgileri destekleyici açıklamalar geldi.
Norveç Radyasyon ve Nükleer Güvenlik Ajansı (DSA), geçtiğimiz hafta
meydana gelen olay sırasında Severodvinsk’teki yerel otoritelerin
radyasyon seviyesinde yaklaşık yarım saat süren bir artış olduğunu
belirttiğini hatırlattı. Bu sırada radyasyon seviyesinin normalin
20 katına kadar yükselmiş olabileceğini belirten DSA, yaptığı
açıklamada, “Radyasyon seviyesi kısa sürede 20 kat artmış olsa bile
bu Severodvinsk sakinlerinin sağlığı için bir tehlike oluşturmadı.
Radyasyon seviyesinin bu kadar kısa bir süre içerisinde sağlığa
tehdit oluşturabilmesi için normalin 1000 katı fazla olması
gerekmektedir” dedi.
DSA, Norveç ölçüm istasyonlarında artan düzeyde radyasyon
kaydedilmediğine dikkat çekerek, “Ajans, Rus istasyonlarından
Avrupa Komisyonu’nun bilgi işlem merkezine iletilen ölçüm sonuçları
hakkında bilgi aldı. Bununla birlikte, burada sunulan sonuçlar tüm
gün için ortalama düzeydedir. Kaza bölgesine yakın istasyonların
günlük ortalamalarında bir artış göremedik” değerlendirmesinde
bulundu.
“İnsanlar için tehlike oluşturmaz”
Finlandiya Radyasyon ve Nükleer Güvenlik Kurumu (STUK) da
yayınladığı yazılı açıklamada, son günlerde Kuopio, Imatra, Kotka
ve Helsinki şehirlerinde havadan alınan partikül numunelerinin ön
analizini yaptıklarını kaydetti. Kurum, bu yöntem ile çok küçük
konsantrasyonlarda radyoaktif madde tespit edildiğini ve örneklerde
anormal bir duruma rastlanmadığını belirtti. Standart uygulamaya
göre, önümüzdeki birkaç gün içinde Finlandiya’daki diğer dört açık
hava radyoaktif madde toplama istasyonundan gelen verilerin de
analiz edileceği ifade edildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kaza bölgesinden gelen
hava akımları Finlandiya’ya girmedi. Haberlerde yer alan
açıklamada, bölgedeki radyasyon dozu oranının kazadan sonra kısa
bir süreliğine saatte 2 mikrosieverte yükseldiği belirtildi. Bu doz
elbette normal orandan yüksektir, ancak bölge halkına bir tehdit
oluşturacak yükseklikte bir değer değildir. Bir kıyaslama yapacak
olursak, örneğin 10 kilometre hızla uçan bir uçağın içindeki kozmik
radyasyon seviyesi saatte 5 mikrosieverte kadar yükselir.”
“İsveç’te radyasyon seviyesinde bir artış kaydedilmedi”
İsveç Radyasyon Güvenliği Kurumu’nun yaptığı açıklamada ise
İsveç Savunma Araştırma Kurumu’nun (FOI) Rusya’daki olaydan sonra
İsveç’te artan bir radyasyon seviyesi kaydetmediğini bildirildi.
İsveç Radyasyon Güvenliği Kurumu’ndan Jonas Boson, “FOI havadaki
radyoaktif maddelerin seviyelerini sürekli olarak izliyor, normal
değerlerden sapma durumunda bilgi vereceğiz” dedi.
Açıklamada, ölçüm verilerinin şu anda ön değerlendirme
niteliğinde olduğu, nihai sonuçların hafta sonunda yayınlanacağı
belirtildi. Bununla birlikte, Radyasyon Güvenliği Kurumu tarafından
geçerli hava koşullarına dayanarak yapılan atmosferik dağılım
hesaplamalarının, İsveç’in kaza kaynaklı emisyondan etkilenmediğini
gösterdiği kaydedildi ve “İsveç Radyasyon Güvenliği Kurumu,
Rusya’daki patlamanın İsveç’te radyasyon güvenliği için bir sonucu
olmadığı kanaatindedir. Gelişmeleri takip ediyoruz ve diğer
İskandinav ülkelerindeki radyasyon güvenliği kurumlarıyla temas
halindeyiz” denildi.
Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom, yaptığı açıklamada
Severodvinsk’ta bulunan askeri test sahasındaki bu kazanın, sıvı
yakıtlı roket motoru için denenen ‘radyoizotop güç kaynağı’ndaki
sorun nedeniyle yaşandığını bildirmişti.