Ankara’da “Helal Gıda ve Sağlıklı Beslenme Semineri"
Türkiye Diyanet Vakfı Kadın Aile Ve Gençlik Merkezi (tdv Kagem), “geleneksel Ve Tamamlayıcı Tıp Seminerleri” Nin İlkinde Dr. Muhlis Akar İle “helal Gıda Ve Sağlıklı Beslenme” Konusunu Ele Aldı.
Abone olTürkiye Diyanet Vakfı Kadın Aile ve Gençlik Merkezi (TDV
KAGEM),
“Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Seminerleri”nin ilkinde Dr.
Muhlis
Akar ile “Helal Gıda ve Sağlıklı Beslenme” konusunu ele aldı.
Dr. Muhlis Akar, birçok insanın ne tükettiğinin farkında
olmadığının altını çizerek, “Gıda konusu geçmişte olduğu gibi
bugün
de insanlık için öncelikli bir sınav konusu. Neslin, canın,
aklın,
malın, dinin korunmasında ve hayatın sağlıklı olarak devamında
helal gıdanın ciddi önemi var. Bu sebeple Müslüman kişinin
kendisi
ve bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri için en fazla dikkat
etmesi gereken şeylerden biri de helal gıdadır. Çünkü, helal ve
temiz olmayan gıdaları tüketmek insanın hem dini hayatını hem
de
fiziki ve biyolojik yapısını olumsuz yönde etkilemektedir.
Kur’an-ı
Kerim’deki bazı ayetler, insanın yaratılıştan sahip olduğu
manevi
üstünlüğü, şerefi ile ruhi ve fiziki güzelliklerini
koruyabilmesi
için doğasına uygun helal ve temiz gıdalarla beslenmesinin
önemine
işaret etmektedir; ’Andolsun, biz insanoğlunu şerefli kıldık.
Onları karada ve denizde taşıdık. Kendilerini en güzel ve temiz
şeylerden rızıklandırdık ve onları yarattıklarımızın
birçoğundan
üstün kıldık. (İsra 17/70)’ Bu ayetten de anlaşıldığı üzere
insan
onuru ve fıtratının korunmasında helal gıdanın rolü büyük” diye
konuştu.
Hem kazanma hem mahiyeti itibarıyla gıdanın helalliği
Akar, “Dini terminolojide helal ’dinen izin verilmiş ve
serbest
olan’ı, haram da ’dinen yasaklanmış olan’ı ifade etmektedir.
Dinimiz bir gıdanın helal olması için onun özü ve doğal yapısı
itibarıyla helal, temiz ve faydalı olmasını şart koştuğu gibi
satın
alınacak helal gıdanın parasının da helal ve meşru yollardan
kazanılmış olmasını da şart koşar. Bu nedenle tüketilecek
gıdaların
tam anlamıyla helal ve temiz olmasını, kazanma ve tüketme
(içerik)
yönüyle bir bütün olarak ele almalıyız. Çünkü, gıdaların sadece
elde edilmesi itibarıyla helal olmaları yeterli olmaz,
muhtevaları
itibarıyla de helal ve temiz olmaları gerekir. O nedenle
gıdaları
içerik itibarıyla da tanımak gerekir. Kur’ân’ın haram ve helal
olan
bazı gıdaları sayarken iyi ve temiz şeylerin (tayyibât)
yenmesinin
helâl, pis ve kötü (habâis) şeylerin yenmesinin ise haram
olduğu
yolundaki genel ve ilkesel ifadesi temiz ve pis olanın
belirlenmesi
için özel bir çaba gerektiğini göstermektedir. Ancak bu konuda
sadece fıkhi bilgiler yeterli olmamakta, uzman kişi ya da
kuruluşlardan da bilgi almak gerekmektedir. Zira her alanda
olduğu
gibi gıda teknolojilerinde de kaydedilen baş döndürücü
gelişmeler,
gıda alanında çok yönlü bilgi ve araştırma ihtiyacı ortaya
çıkarmaktadır” dedi.
Fıtrata uygun sağlıklı beslenme
Yediklerimiz ve içtiklerimizin fıtratımıza uygun olması
gerektiğinin önemine işaret eden Akar, “Bir motorun yakıta
ihtiyaç
duyması gibi bedenimiz de gıdaya ihtiyaç duyar. Ancak motora
uygun
olmayan yakıt verildiğinde motor nasıl ki kısa zamanda zarar
görürse, insan vücudu da yapısı ile entegre olmayan fıtratına
aykırı maddeler sebebiyle arızalanabilmektedir. Tüketilen
gıdalar
sadece maddi vücudumuzu değil, manevi vücudumuz diyebileceğimiz
lâtifelerimizi de besler. Bu sebeple fıtrata uygun olmayan
gıdalarla beslenen kişinin salih amellerde bulunma imkânı da
azalır” dedi.
Gıdaların dinen helal, temiz ve güvenli olması için
tükettiğimiz
gıdaların Allah’ın yasakladıkları arasında yer almaması
gerektiğine
vurgu yapan Akar, “Tükettiğimiz gıdalar helal olmayan ürünler
ile
bir arada üretilmemeli ve üretilen gıdalar zararlı maddelerden
arındırılmış olmalıdır. Gıdayı üretenin helal bilgisi olmalı,
üretim sürecinde helal hizmet ve personel belgelendirilmesine
önem
verilmelidir. Kazanca kul ve kamu hakkı karıştırılmamalı, yenen
şeyler tayyibat nevinden olmalı, içeriğinde dinen habis sayılan
maddeler bulunmamalı. Yiyecek ve içecekler maddeten, manen temiz
ve
faydalı olmalı, içeriğinde insanın ruh ve beden yapısına zarar
verecek her türlü zararlı katkı maddesinden arındırılmış
olmalıdır.
Aynı zamanda üretilen gıdalar doğal yani tabii olmalı, zararlı
GDO’lar içermemeli, et ürünleri helal hayvanlardan olmalı,
dinen
emredilen helal kesim standartlarına uygun kesilmeli ve
hayvanlara
yedirilen yemler fıtratlarına aykırı olmamalıdır” diye konuştu.
Akar, “Bilinmelidir ki, helal ve temiz gıdaya sadece
Müslümanların değil tüm insanlığın ihtiyacı vardır. Zira helal
gıda; gıdanın toplam kalitesinin sağlıklı, hijyenik ve faydalı
olmasını da kapsamaktadır. Kazanılması itibarıyla helal olmayan
ve
tüketilen gıda, ibadetimizi, ahlakımızı, nesillerimizi, ruhi ve
manevi hayatımızla ahiret hayatımızı olumsuz yönde etkiler.
Mahiyeti, içeriği itibariyle helal olmayan gıda ise
ahiretimizi,
ibadet ve dualarımızı olduğu gibi bedenimizi, sağlığımızı,
hayatımızı ve geleceğimizi de olumsuz yönde etkiler” dedi.
TDV KAGEM Konferans Salonu’nda vatandaşların yoğun ilgi
gösterdiği programın sonunda Akar, katılımcılardan gelen
soruları
cevapladı.