Ağız ve diş sağlığında devrim: Lazerli tedavi dönemi

Diş hekimliğinde yeni teknoloji ‘Lazer tedavi’ sayesinde artık
diş hekimine gitmek kabus olmaktan çıkacak. Özellikle; ağız, diş ve
çene sorunlarının tedavileri sırasında hastaların yenemedikleri
korku ve kaygı en aza inecek.

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Ağız,
Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Utkan Kamil AKYOL,
Türkiye’deki "düşük enerji seviyeli lazer" tedavisinin geleneksel
tedavi yöntemlerine paralel olarak büyük fayda sağladığını söyledi.
İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği Fakültesi bir
süredir ‘lazerle diş tedavisi’ uygulamakta. Diş Hekimliği
uygulamalarında büyük umut vaat etmeye başlayan ‘Düşük Seviyeli
Lazer Terapi’ (LLLT), ağız sorunlarının tedavisinde, yara
iyileşmesini hızlandırıcı ve ağrıları yok edici etkisiyle
konvansiyonel yöntemlere alternatif geniş bir kullanım alanına
sahip. Diş eti hastalığı, Gömülü diş ameliyatları, dişlerin
renklenmesi ve hassasiyetinin giderilmesi, çene eklemi
hastalıkları, ağız ülserleri lazer ile tedavi edilebiliyor.

Hastaların korkulu rüyası bitiyor

Özellikle dolgu esnasında görüntüsü ve çıkardığı ses nedeniyle
hastaların korkulu rüyası olan dental matkapların lazer tedavisi
sayesinde ortadan kalkacağını ve dünyada yaygın olarak kullanılan
bu tedavinin Türkiye’de de giderek popüler hale geldiğini belirten
Doç. Dr. Utkan Kamil Akyol, “Uygulama kolaylığı, hasta açısından
oldukça pratik ve konforlu bir yöntem. İyileşme döneminin daha kısa
sürmesinden dolayı, hastaların lazer tedavi talepleri her geçen gün
artmakta. Lazer tedavi bistüri ve dental matkaplara olan ihtiyacı
azaltacak ve bir süre sonra da ortadan kaldıracaktır.

Anestezi çilesine son

Lazer tedavi sayesinde anestezi olmadan iğnesiz işlem
yapılabileceğini belirten Akyol, ”Yapılan uygulamalarda görüldü ki
lazer tedavide anestezi yapmadan bazı işlemler yapılabilmekte,
iyileşme süreci oldukça başarılı ve hasta iğne kullanılmadığı için
daha rahat hissetmekte. Öte yandan hastaların şu konuda dikkatli
olması gerekmektedir o da konusunda uzman olmayan kişilerce
yapılan, dalga boyları, seans sayısı ve süresi yanlış lazer
uygulamaları hastalara zarar verebilir. Bu nedenle hastaların,
hekim ve hastane seçiminde çok dikkatli olması gerekir” ifadelerini
kullandı.