Anasayfa /  Güncel

Yargıtay Başkanı Cirit: “Kendimize göre bir yargı etiği anlayışı geliştirmek gibi lüksümüz bulunmamaktadır”

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, “yargı Etiğinin Evrensel Düzeyde Kabul Gören Yüksek Standartlarına Uymayarak, Kendimize Göre Bir Yargı Etiği Anlayışı Geliştirmek Gibi Lüksümüz Bulunmamaktadır” Dedi.

Abone ol
Abone ol 11 Ekim 2019 11:38

Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, “Yargı etiğinin evrensel
düzeyde kabul gören yüksek standartlarına uymayarak, kendimize göre
bir yargı etiği anlayışı geliştirmek gibi lüksümüz bulunmamaktadır”
dedi.


Ankara’da bir otelde düzenlenen “Yargı Etiği Danışma Kurulu
Kararları Sempozyumu”na Yargıtay Birinci Başkanı İsmail Rüştü Cirit
ve Yargı Etiği Danışma Kurulu Başkanı Sadık Demircioğlu
katıldı.


Sempozyum öncesinde açış konuşmasını yapan Yargıtay Başkanı
İsmail Rüştü Cirit, Fırat’ın doğusunda başlatılan “Barış Pınarı
Harekatı”nda görev yapan askerlere başarılar diledi.


2017’de “Yargıtay Etik, Şeffaflık ve Güven Projesi” kapsamında
Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi ölçütlerine göre, Yargıtay’da
dünyanın en yüksek standartlarına sahip bir yargı etiği sisteminin
kurulduğunu söyleyen Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, “Yargıtay
Etik İlkeleri, Bangalor Yargı Etiği İlkelerine dayanan ve Birleşmiş
Milletler ile Avrupa Konseyi standartlarına göre geliştirilen
oldukça başarılı bir tasarımdır. Daha açık bir anlatımla, Yargıtay
sadece etik ilkeleri değil bir sistemi kabul etmiştir. Bu sistem,
Yargıtay Yargı Etiği İlkeleri’nin başlangıç kısmında açıkça
belirtildiği üzere, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa
İnsan Hakları Sözleşmesi ve Yargıda Şeffaflığa İlişkin İstanbul
Bildirgesi ile Bangalor Yargı Etiği İlkeleri’ne dayalıdır.
Dolayısıyla, etik ilkelerimizin uygulanması da hiç şüphe yok ki
kabul edilen bu sisteme göre olacaktır. Nasıl ki Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesi’ni yorumlarken, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
başta olmak üzere, Strasburg organlarının yorum ve uygulamalarını
dikkate alıyorsak, Bangalor Yargı Etiği İlkeleri’ni de aynı şekilde
değerlendirmek zorundayız” diye konuştu.


Etik Kurul kararlarında sıklıkla Bangalor Yargı Etiği İlkelerine
ve bu ilkelerin yorum kitabına, Birleşmiş Milletlerin ilgili
kurumlarının yayımladıkları rehber ilkeler ile yayınlara, ayrıca
karşılaştırmalı yargı sistemlerindeki uygulamalara atıflar
yapılmasının bu yorum ve anlaşılış şeklinin bir gereği olduğunu
aktaran Cirit, “Yargı etiğinin evrensel düzeyde kabul gören yüksek
standartlarına uymayarak, kendimize göre bir yargı etiği anlayışı
geliştirmek gibi lüksümüz bulunmamaktadır. Böyle bir lüksün bedeli;
niteliksiz yargı hizmeti, halkın yargıya duyduğu güvenin azalması
ve nihayetinde yargı bağımsızlığının ciddi şekilde zayıflaması
olur. Yargıtay’ın girişimiyle yargı etiği dersleri hukuk
fakültelerinde ders olarak okutulmaya başlanmış ve Yargıtay Etik
İlkeleri hukuk fakültelerinin yargı etiği dersi müfredatına
girmiştir. Hukuk Klinikleri yoluyla, binden fazla hukuk fakültesi
öğrencisine etik eğitimi verilmiştir. Yargıtay, üniversiteler ile
iş birliği içinde müstakbel hukukçuların yargı etiği bilinciyle
yetişmeleri için yoğun bir çaba harcamaktadır. Adalet sistemimizin
geleceğini teminat altına almaya çalışmaktadır. Bu uğurda büyük bir
özveri ile çalışan, hafta sonları yapılan eğitimlere gönüllülük
esasına göre destek olan Yargıtay Daire Başkanları ve üyelerine,
tetkik hakimlerimize, Cumhuriyet savcılarımıza ve personelimize çok
teşekkür ediyorum. Yargıtay’ın gösterdiği bu olağanüstü çabanın
amacına ulaşması için hukuk ve adalet bilinci yüksek kurumlara,
akademisyenlere, avukatlara ve hukuk öğrencilerine ihtiyacımız
vardır” ifadelerini kaydetti.


Yargıtay Etik İlkeleri’nin hukuk fakültelerinde temel bir kaynak
olarak okutulması ve yargı etiği derslerinin verilmeye
başlanmasının, etik ilkelerin yaygınlaşması ve kökleşmesi açısından
bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Cirit, şunları aktardı:


“Uygulamacı Yargı Etikçilerinin yetişmesi için kapılarını
bizlere açan hukuk fakültelerinin çok değerli dekanlarına
şükranlarımı arz ediyorum. Ayrıca, geleceğin hukukçularını etik
bilinci ile donatacak değerli akademisyenlerimize yargı etiği
konusunda gösterdikleri yüksek duyarlılık için teşekkür ederim.
Yargı etiğinin yaygınlaştırılması için Türkiye Barolar Birliği
başta olmak üzere, tüm barolarımıza ve avukatlara da önemli
görevler düşmektedir. Hâkimlerin etik dışı davranışlarından
yakınırken, yargı etiğinin gelişmesi için çaba göstermemek çok
tutarlı olmasa gerek. Bu nedenle, tüm barolarda yargı etiği
komisyonları oluşturulmalıdır. Hiç şüphe yok ki yargı etiğinin
yaygınlaşması adaletin tüm sorunlarını çözmeye tek başına yeterli
olmayabilir. Ancak şunu unutmamak gerekir ki yargı etiğini, hukuk
kültürümüzün temeli yapmadığımız sürece, adalet hizmetlerinde
arzulanan standartlara ulaşmamız da mümkün değildir. Adalet
sisteminde yer alan tüm aktörlerinin, en az Yargıtay kadar bu
bilince sahip olması ve Yargıtay kadar çaba göstermesi
gerekir.”


Yargı etiği sisteminin gerektiği şekilde işleyebilmesi için etik
ilkelerin yanında birçok mekanizmanın da oluşturulduğunu aktaran
Cirit, “Bunlardan en önemlisi Yargı Etiği Danışma Kuruludur. Şeffaf
ve demokratik şekilde oluşturulan kurulumuz, yönetim ve disiplin
organlarından bağımsız olup, etik ilkelerimizin değişen şartlara
uyum sağlama gücünün en önemli teminatıdır. Aynı zamanda kuruluş,
işleyiş ve bağımsızlık yönüyle de şu anda dünyadaki en ileri
standartları temsil etmektedir. Bugüne kadar kamuoyunun yakın ilgi
gösterdiği kararları ve geliştirilen mevzuat alt yapısı ile etik
kurulumuz, etik ilkelerimizin yaşayan metinler olarak uzun yıllar
adalete hizmet edeceğini şimdiden bize göstermektedir” dedi.


“Yargı Etiği Danışma Kurulu Kararları Sempozyumu”nun Türk hukuk
tarihinde bir ilk olmanın yanı sıra aynı zamanda bir dönüm noktası
olduğunu belirten Cirit, “Bugün yapacağımız bilimsel toplantı,
yargı etiğinin kökleşmesine ve etik ilkelerin daha çok
yaygınlaşmasına önemli katkılar sağlayacaktır. Nihai hedefimiz,
yargı etiğini hukuk kültürümüzün temeli haline getirmektir”
ifadelerini kullandı.


Yorumlar