Anasayfa /  Ekonomi

(Özel) Tekirdağlı balıkçıların umudu ‘Çinekop’

Tekirdağ'ın Merkez İlçesi Süleymanpaşa'da 34 Yıldır Balıkçılık Yapan Kaptan İdris Şermet, Bu Yıl İstavrit Ve Hamsini Az Olduğunu İfade Ederek, “eğer Çinekop Olmazsa Balıkçı Camiası Biraz Zorlanacak. Şimdiye Kadarki Tecrübelerimize Göre Bütün Ümitlerimizi Lüfer İle Çinekopa Bağladık” Dedi.

Abone ol
Abone ol 03 Ekim 2019 09:59

Tekirdağ’ın merkez ilçesi Süleymanpaşa’da 34 yıldır balıkçılık
yapan Kaptan İdris Şermet, bu yıl istavrit ve hamsinin az olduğunu
belirterek, “Eğer çinekop olmazsa balıkçı camiası biraz zorlanacak.
Şimdiye kadarki tecrübelerimize göre bütün ümitlerimizi lüfer ile
çinekopa bağladık” dedi.


Av yasağının kalkmasıyla geceleri balık avına çıkan balıkçılar
gündüz saatlerinde ise yunusların ağlara verdikleri darbelerin
tamiratını yapıyor. Ağdaki tamir işlerini yürüten 34 yıllık balıkçı
Kaptan İdris Şeremet, bu yıl denizdeki verimden bahsetti. Şeremet,
bu denize hamsi ve istavritin az olduğunu bütün umutlarını lüfer ve
çinekopa bağladıklarını ifade etti.


Kaptan İdris Şeremet, “1 Eylülde ‘Vira Bismillah’ dedik denize
çıktık. Bu sene belliydi palamudun olmayacağı belliydi. Şimdiye
kadarki tecrübelerimize göre bütün ümitlerimizi lüfer ile çinekopa
bağladık. Denizde bizi korkutan istavrit balığıydı. Denizde
istavrit ile hamsi olmasa diğer saydığım balıklar zaten onlar göç
balıkları. Geçip gidici balıklar. İstavrit ile hamsinin olması
denizde bereket vardır, balıkçı çarkını çevirir, ekmeğini çıkartır.
Şimdi bu sene hamsi de az, istavrit de az. Eğer çinekop olmazsa
balıkçı camiası biraz zorlanacak” dedi.


“Balık kotası düşüyor”


Denizlerdeki kirliliklerden de bahseden İdris Şeremer, “Herkes
birbirine zincirlemedir. Biz denize çıkar balık tutarız. Arabacısı,
komisyoncusu ta ki garsondan müşterinin önüne gidene kadar. Bizim
sırtımızdan geçiyor aslında ama denizlerimizde maalesef sıkıntı
var. Denizdeki kirliliklerimize dikkat etmiyoruz. Bunu da tamamen
balıkçıya mal ediyorlar. İşte ‘Balıkçı şöyle yaptı. Balıkçı böyle
yaptı’ Hayır abicim bizim evdeki eşlerimiz bile suçludur. Lavaboya
giden su kirliliğine kadar. Denizlerimizi koruyamıyoruz.
Koruyamayınca da maalesef her sene balık kotası düşüyor” şeklinde
konuştu.


“Aç olsam bende saldıracağım”


Şeremet, “Yunus balıkları gelince, Yunus Balıkları ağları
yırtıyor. O da hayvan onun merasına tarlasına biz giriyoruz.
Haliyle bende aç olsam bende saldıracağım. Haliyle onların zarar
verdikleri ağlarımızın tamiratını yapıyoruz. Akşam saatlerinde yine
vira bismillah deyip denize çıkacağız ve kısmetimize bakacağız. Ama
dediğimiz gibi bu sene palamut yok. İstavrit hamsi az. Önümüzdeki
ayın 15’inde lüfer çinekop olursa dilerim ki bereketli bir sezon
geçer. 1 Eylül’de hazırlıklarımızı yapmıştık. Eksiklikleri bazen
yattığı yerden de arızalar oluşuyor. Sistemi çalıştırdıkça ufak
tefek arızalar çıkıyor. Yırtılan ağlarımızın tadilatını yapıyoruz.
Deniz saati geldi mi ağı içeri alıp tekrar denize açılıyoruz”
ifadelerini kullandı.


Yorumlar