Konya MÜSİAD’ın konuğu, Stratejist Abdullah Çiftçi
Müsiad Konya Şubesinin Bu Hafta Cuma Konferanslarının Konuğu Olan Stratejist Abdullah Çiftçi, Doğu Akdeniz, Dijital Dünya Ve Kripto Paralar Konularında Görüşlerini Aktardı.
Abone olMÜSİAD Konya Şubesinin bu hafta Cuma Konferanslarının konuğu
olan Stratejist Abdullah Çiftçi, Doğu Akdeniz, dijital dünya ve
kripto paralar konularında görüşlerini aktardı.
MÜSİAD Konya Şubesinin bu hafta Cuma Konferanslarının konuğu
Stratejist Abdullah Çiftçi oldu. 21.yüzyıl Dünyası ve Türkiye’nin
Yeri konulu konferansta Çiftçi, Doğu Akdeniz, dijital dünya ve
kripto paralar konularında görüşlerini aktardı.
Paranın ve teknolojinin tarihini bilerek siyaset analizi
yapılabileceğine değinen Abdullah Çiftçi konuşmasında 21. yüzyılın
Türkiye’sine dair açıklamalarda bulundu. Çiftçi, “Yeni ürün veya
teknoloji çıktığı zaman bunun arkasındaki aklı anlamamız
gerekmektedir. Dolayısıyla, dünyada insan ilk gün neyse bugün de
odur. Mal, mülk değişir, ama insan aynı kalır. Batı, olaylara, tez
anti tez olarak bakar. Bu açıya göre tez Hazreti Adem, anti tez
şeytan, sentez ise insandır. O günden bugüne tarihi, paranın
tarihini, teknolojinin tarihini bilmeden günümüzdeki siyasal
olayları analiz etmemiz çok zordur. Önümüzde iki durum karşımıza
çıkmaktadır. 20. yüzyıl kurulan bir dünya dengesi var. Buna göre
20. yüzyıl dengesi devam etsin diyen ülkeler var. Bir de 21.
yüzyılda kurulmak istenen dünya düzeni var. Tasarlanmış, adım adım
hayatımıza giriyor. Bir şey gelişiyorsa, onu geliştiren vardır.
Gelecek teknoloji devridir ve sürekli gelişmeler yaşanmaktadır. 20.
yüzyılda kurulan dengeyi iyi anlamamız, 21. yüzyılda beklenen dünya
düzenini görmemiz ve Türkiye olarak neler yapmamız gerektiğini iyi
kavramalıyız” dedi.
Amerika piyasasına ve analizine dayanan 21. yüzyıl dünya
düzeninden bahseden Abdullah Çiftçi Amerika’daki kavgaların
Pakistan ve Afganistan’da saldırı olarak kendini gösterdiğine
dikkat çekti. Çiftçi, “Birinci dünya savaşından önce Batı
hakimiyeti İngilizler kontrolündeydi. O zaman atalarımız her şey
İngilizlerden sorulur diyorlardı. İkinci dünya savaşından sonra her
şey Amerika’ya geçti. Amerika’nın 150 ülkede binden fazla üssü
bulunmaktadır. Dünyada ikinci dünya savaşından sonra kurulan bir
düzen var. Amerika’nın keşfinden sonra değişen bir dünya düzeni söz
konusudur. Dünyanın rezerv parası Amerikan dolarıdır. Bu düzenin şu
anda sonuna gelinmektedir. Amerika’da yaşananları doğru anlamadan
dünyada olup bitenleri doğru anlayamayız. Afganistan’daki,
Pakistan’daki saldırılar, Amerika’daki kavgaların yansımalarıdır.
Amerika’da parayı basanlar 21. yüzyıl için ‘Dünyayı değiştireceğiz’
diyor. Ekonomik, siyasal ve benzeri bir olay değil. İdeolojiyi
değiştirmek istiyorlar. Amerika’da bir grup ‘Amerika güçlü kalacak’
derken diğer grup yeni bir devlet şekli, yeni bir dil, insan
formatı, sosyoloji, sanayi gibi yepyeni bir düzen getireceklerini
söylüyorlar” şeklinde konuştu.
Dinleyicilerden gelen soru üzerine Suriyeli göçmenler konusunda
değerlendirmelerde bulunan Abdullah Çiftçi, “Suriye konusu çok
hassastır. Eğer ben yönetici olsaydım başlangıçta bu konuda belli
bir plan çizerdim. Suriyelileri belli bölgelere alırdım. Çünkü
bizler Müslüman Türkler çok samimi ve yardımsever insanlarız. Ona
göre davranış sergiliyoruz. Fakat Suriyelilerin kültürü bize tam
olarak uyuşmamaktadır. Yokluk mertliği bozar” ifadelerini kullandı.
Amerika’nın Suriye üzerindeki planları ve Türkiye’nin yeni projesi
hakkında ise, “Amerika’nın şu anda yaptığı şey Suriyeliler
üzerinden bir kaos çıkarmaya çalışmasıdır. Onun için şuanda
devletimiz Suriye konusunda her şeyi kayıt altına alıyor ve bir an
önce güven bölgeleri oluşturup göndermek istiyor. Suriye
meselesinde devletimizin yeni bir projesi var ve uzatmadan
uygulayacağını düşünüyorum” diye konuştu.