Anasayfa /  Keyifli Haberler

Çocuk İsterim

Abone ol
Abone ol 07 Mart 2019 10:49

Çocuk İsterim

Joe dört yaşında bir velettir. Bir gece uykusu gelmeyen Joe evde bir yukarı bir aşağı dolaşmaktadır.

O sırada yatak odasından gelen ilginç sesler de gittikçe Joe’nin ilgisini çekmektedir.

Sonunda dayanamaz ve olayı araştırmaya gider.

Yatak odasının anahtar deliğine gözünü dayar ve babasının pantolonunu çıkarmıç olarak annesinin arkasında olduğunu görür.

Babası;

– ”Çocuk isterim.. Çocuk isterim” diye bağırmaktadır.

Aynı anda annesi de son derece gönüllü bir sesle;

– ”veririm” demektedir.

Bunu duyan Joe hemen patolonunu indirir ve babasının arkasına geçer.

Ve başlar bağırmaya;

– ”Bisiklet isterim. Bisiklet isterim”.



BONUS FIKRA



Tiyatro Oyunu Nasıldı?



Bir Adamın evinin önünden arabası çalınır. Otomobili çalınan adam bu duruma çok üzülür.

Polis Karakoluna gidip haber vermesine karşılık otomobilinin bulunup bulunmayacağından dolayı endişeli biçimde beklemektedir.

Aradan iki gün geçer ve çalınan arabasını tekrardan evinin önünde bulur.

Arabasını tekrardan evinin önünde gören adam çok sevinir ve hemen evinden çıkıp arabasına gider.

Arabasının içinde her şey yerli yerinde durmaktadır ve hiç bir yerinde bir hasarda yoktur.

Bu duruma çok sevinen otomobilin sahibi Adam arabasının içinde Hırsızın yazdığı bir not bulur.

Notu gören adam , notu alır ve dikkatle okumaya başlar.

Arabasının içinde bulduğu notta Hırsız arabasını çaldığı için çok üzgün olduğunu ve arabasını hamile olan karısını doktora doğum yapmasını için aceleden dolayı çalmak zorunda kaldığını ve hemen Karısının doğumundan sonra geri getirdiğini ve çok üzgün olduğunu belirten bir not yazarak bırakmıştır.

Notun sonunda Hırsız arabasını çaldığı adamdan Özür dilemek içinde Torpido gözüne iki tane Tiyatro bileti bıraktığını ve adam ile karısından özür dilemek için tiyatroya davet ettiğini açıklar.

Daha sonra aynı tiyatroya kendisininde geleceğini , isterlerse kendilerinden hem Özür dileyip , hemde tanışmak istediğini belirtir.

Bulduğu bu not ve notta yazanlardan dolayı çok duygulanan Adam Hırsızın kendisine ve eşine aldığını söylediği Tiyatro biletlerini Torpido gözünde bulur ve Hırsızın kendisine aldığı bu Tiyatro biletleriyle birlikte yanında eşiyle beraber Tiyatro binasına gider.

Tiyatro oyununu beğenerek eşiyle birlikte izler.

Bunun karşılığında Tiyatroya gelip kendileriyle tanışacağını söyleyen Hırsız Tiyatroya gelmemiştir ve Tiyatro binasında da yoktur.

Tiyatroyu izleyen Adam ve karısı otomobilleriyle birlikte evlerine doğru yola çıkarlar.

Tiyatro biletini kendilerine hediye eden hırsız ile tanışamadıkları için biraz merak içinde kalmıştır.

Belli bir süre sonra otomobilleriyle evlerine varırlar.

Evlerine vardıklarında evlerinin kapısı açık ve evlerinin içi tamamen boştur.

Evlerine giren Adam ve eşinin gözüne duvarda asılı olarak tutturulmuş olan nota takılır.

Duvarda asılı olan Notta ; Hırsız Tiyatroya gelemediğini kendileriyle tanışamadığını bundan dolayı üzgün olduğunu ve Tiyatro nasıldı ? diye duvara asılı olan yazdığı notta Adama sorar.

Notun sonunda Tiyatro Oyunu nasıldı ? Bilmem . Bunun yanında eviniz harikaymış diye yazdığı notu bitirir.



Hamile Kalamayan Koyun



Adamın birinin çok sevdiği bir koyunu varmış. Bu koyun hiç gebe kalamıyormuş.

Adam, komşu köyde birinin koçu olduğunu ve hangi koyunla çiftleşirse hamile bıraktığını duymuş.

Bunun üzerine koyununu el arabasına koymuş, çıkmışlar yola, köye vardıklarında selam verip adamın yanına yaklaşmış.

-Yahu gardaş senin koçun methini duydum koştum geldim. Hele bizim koyuna da bir çare.

-Aman gardaş lafımı olur. Amma 30 liranı alırım.

-Tamam.

Neyse çiftleşme gerçekleşiyor ve adam koyunu tekrar el arabasına koyup giderken koçun sahibine soruyor:

-Hamile kalıp kalmadığını nereden anlayacağız?

-Yarın sabah ahıra girince bak. Koyun eğer yatıyorsaaa hamiledir. Yok ayaktaysa hamile değildir.

Neyse sabah oluyor adam bir heyecanla ahıra koşuyor. Bakıyor ki koyun ayakta.

Ulan diyor yine tutmadı.

Karısı demiş ki bi daha götür.

Adamın ki de bir ümit koyunu tekrar el arabasına bindirip gitmiş.

Bu sefer 40 lira alıyor koç sahibi.

Ertesi sabah adam koşa koşa ahıra gidiyor ki bi de ne görsün koyun yine ayakta.

Adam iyice sinirleniyor. Neredeyse koyunu kesecek.

Karısı adamı sakinleştirip koyunu tekrar götürmesi için adamı ikna ediyor.

Adam koyunu götürüyor ama koç sahibi adam bu sefer 50 lira alıyor.

Adam daha da sinirleniyor söylene söylene eve geliyor.

Koyunu ahıra atıp gidiyor.

Sabah ise yatağına uzanmış umutsuz ve sinirli bi şekilde karısına:

-Hele git şu koyuna bak. Oturuyor mu ayakta mı.

kadın gidip bakıp geliyor ve diyor ki:

-Koyun ne oturmuş ne de ayakta bey. Arabaya binmiş seni bekliyor.



Yalan Değilse



Padişah bir gün, “Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altın vereceğim!” demiş.

Yalancılar hemen saraya koşuşturup başlamışlar yalana;

– “Bir kuş, aslanı kapıp yuvasına götürdü”.

-“Bunun neresi yalan? Kuş kartaldır, arslan da kuzu kadar minik bir yavru. Kaptı mı götürür tabii!..”

– “Komşu ülkede bir eşeği kral yaptılar!..”

– “Ülkenin kralı, pencereden bakınırken tacını düşürmüş. Taç da pencerenin altındaki eşeğin başına geçmiş. Taç kimin kafasındaysa, kral odur tabii!..”

– “Padişahım, ben gökyüzüne bir ok attım. Altı ay sonra geri döndü!”

“Senin ok bir ağacın üstüne düşmüştür. Ağaç, sonbaharda yapraklarını dökünce, takılacak yer bulamayıp yere inmiştir”.

Böylece padişah, her yalana gerçek bir bahane bulmuş ve kimse padişaha bu yalandır dedirtememiş. Ama bir gün bir adam gelmiş;

– “Padişahım, sen benim babamdan borç olarak bir küp dolusu altın almıştın. Şimdi geri almaya geldim.

– “Yalandır dersen ödülümü ver. Yalan değil dersen borcunu öde!..”


Yorumlar