İstanbul için susuzluluk uyarısı !
Uzmanlar korkutan tahminleri beraberinde getirdi.Eylül ve ekim aylarındaki kuraklık nedeniyle 20 yıl içinde İstanbul'un susuz kalacağını söyledi.
Abone olİstanbul’a su sağlayan bazı barajlarda su kalmaması
ve
eylül ve ekim aylarının kurak geçmesi susuzluk tartışmalarını
beraberinde getirdi.
Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi İklim
Uzmanı
Prof.Dr.Levent Kurnaz, "Tersine göç olmaz ise 20 yıl
içinde
İstanbul susuz kalacak.” ifadelerini kullandı
Libya, Mısır, Arabistan hattını etkileyen sıcak havanın
kuzeye
doğru kaydığını vurgulayan Prof.Dr.Kurnaz, uyarılarını şöyle
sıralıyor: “Sıcaklık değerlerindeki artışın en büyük
nedeni
ısı dengesinin bozulmuş olması. Hızlı nüfus artışı, sera gazı
salınımı, karbondioksit gazındaki salınım artışı atmosferin ısı
dengesini etkiledi. Şuan komşumuz Irak ne kadar kuraksa yakın
zamanda Türkiye’nin güney kesimleri de Irak gibi kavrulacak.
Sonraki süreçte orta kesimler, sonrasında Karadeniz kavrulacak.
Küresel ısınma nüfus yoğunu kentleri etkileyecek. Bu sıkıntıyı
en
çok megakent İstanbul çekecek. İstanbul’un için özel yasalar
çıkartılarak elde kalan mevcut su havzaları ve ormanların
mutlaka
korunma altına alınmalı. İstanbul’un her iki yakasında da
Kuzey’e
yapılacak yerleşim yerlerine yasak getirilmeli
BUZULLARIN ERİMESİ SÜRECİ HIZLANDIRDI
Mevcut sıcaklık değerleri düşmez, kış yağışları gerçekleşmez
ise
özellikle yaz dönemi için sıkıntılı günler görebiliriz.
Sıcaklık
değerleri normal değerlerin üzerinde seyrediyor. Atmosfer
sıcaklığının artması binlerce yıldır varolan dengeleri bozdu.
Kuzey
Kutup bölgesinde 2009-2012 yılları arasında Türkiye’nin
yüzölçümü
kadar buzul kayboldu. Sıcaklık değerlerindeki artışın bir nedeni
de
buzullardaki erime. Son 100 yıllık dönemde buzullardaki yüzölçüm
12
milyon km kareden, 5 milyon km kareye düştü. Buzullardaki
erime okyanus sularının sıcaklığını, dolayısıyla yağış rejimini
ciddi biçimde etkiledi. Türkiye’nin 1985-2035 yılları
arasındaki
kıyaslama modelinde yaz ayları için ortama 2 derece sıcaklık
artışı
söz konusu.
'KAYNAKLAR BİR SÜRE SONRA YETERSİZ KALACAK'
Nüfusumuza göre elimizdeki su yetersiz. Şehir, orta ve uzun
vadede bu kadar büyük nüfusu kaldıramaz. Nüfusun artması, kişi
başına düşen su miktarını da arttırıyor. Melen ve
Istrancalar’dan
getirilen su kaynakları bir süre sonra yetersiz kalacak ve
havzalar
kuruyacak. İstanbul nüfusu mutlaka azaltılmalı. Nüfus yoğunluğu
deprem kadar önemli. Ancak kimse üzerine kafa yormuyor.
Temel
sorunlardan biri su toplama havzalarının yetersizliği. Dağ taş
beton oldu. Yağmur suları kanalizasyona gidiyor. Su havzasına
ev,
kanalizasyon ve suyun boş yere denize akması demek. Atık yağmur
suları mutlaka değerlendirilmeli.”
Isı adası uyarısı
İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü İklim ve Deniz Bilimleri
Ana
Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer Lütfi Şen, “İklim
değişikliğiyle gelecekte hem sıcak hava dalgaları artacak, hem
de
ısı adasının etkisiyle yaşam olumsuz etkilenecek” dedi. Geçmiş
dönemde İBB için ‘İstanbul İklim Senaryosu’ hazırlayan
Prof.Dr.Şen,
“Önümüzdeki yıllarda iklim değişikliği İstanbul’da 4 derece
sıcaklık artışına neden olacak. Bundan en çok plansız
yapılaşmanın
olduğu yerlerde yaşayanlar ve ekonomik olarak en alt gruba ait
olanlar etkilenecek” şeklinde konuştu.