Günün Gazete Manşetleri
İşte yurt genelinde günün gazete manşetleri...
Abone ol16 YAŞINDAKİ ÇOCUK EVDEN KAÇTI, PKK'YA KATILMASI İSTENDİ, KURTARILDI
ADIYAMAN'da, evden kaçan ve yanına gittiği kişi tarafından iddiaya göre terör örgütü PKK kamplarına katılması istenen A.E. (16), polis tarafından kurtarılarak ailesine teslim edildi.
Fatih Mahallesi'nde oturan A.E., iddiaya göre geçen çarşamba günü
ailesiyle tartıştıktan sonra evden ayrıldı ve sosyal medyadan
tanıştığı bir kişinin davetiyle Şanlıurfa'ya gitti. Şanlıurfa'da
yanına gittiği kimliği belirsiz kişi, A.E.'ye terör örgütü PKK
kamplarına katılma teklifinde bulundu. Bunun üzerine tedirgin olan
ve korkan A.E., telefonla aradığı babası Bahri E.'den yardım
istedi. Babası da oğluna 155 ihbar hattını arayıp, bulunduğu konumu
vererek polisi bilgilendirmesini istedi. A.E., 155'i arayarak
durumu polise anlatırken, babası da Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü'nü
arayarak yardım istedi. Polisler, ihbarın ardından A.E.'yi adresini
verdiği yerde buldu ve sosyal medyada tanıştığı kişiyi de gözaltına
aldı. İfadesi alınan ve 1 gün emniyette tutulan A.E., kente
çağırılan babasına teslim edildi.
'BENİM GİBİ HATA YAPANLAR POLİSE BAŞVURSUN'
Babasıyla birlikte evine dönen A.E. kaçtığı için pişman olduğunu
belirterek şöyle konuştu:
"Şanlıurfa'da yanına gittiğim kişi bana dağa çıkma teklifinde
bulundu. Konuşmasıyla beni ailemden koparmaya ve terör örgütüne
katılmaya zorluyordu. Telefonla ulaştığım babamın yönlendirmesiyle
polise gittim. Polisler beni bir gece misafir etti ve sonra babama
teslim ettiler. Pişman oldum ve aileme kavuştuğum için mutluyum.
Benim gibi hata yapanlar varsa polise başvursun ve ailesine
kavuşsunlar."
'OĞLUMU DAĞA ÇIKARACAKLARDI'
Oğlunun terör örgütüne katılmaktan son anda kurtulduğunu söyleyen
baba Bahri E. ise, "Oğlumun eline silah verip dağa çıkaracaklardı.
Belki de canlı bomba olacaktı. Ben üstelik amcamı teröre şehit
vermiş birisiyim. Oğlum arayınca hemen polise yönlendirdim, kendim
de telefonla durumu anlattım. Sonuçta oğlum bulundu ve yeniden
kavuştuk. Allah'a binlerce kez şükürler olsun. Benim oğlum gibi
kandırılan çocuklara ve aileleri bu konuda duyarlı olsun ve
teröristlere prim vermesinler" dedi.
YALNIZ YAŞAYAN YAŞLI ADAM, EVİNDE ÇIKAN YANGINDA
ÖLDÜ
ORDU'nun Ulubey ilçesinde, yalnız yaşayan Asım Yılmaz (92), evinde çıkan yangında yaşamını yitirdi.
Yangın, akşam saatlerinde Ulubey ilçesi Fındıklı Mahallesi'nde
çıktı. Asım Yılmaz'a ait evde henüz bilinmeyen nedenle çıkan
yangın, kısa sürede tüm evi sardı. Çevredekilerin ihbarıyla olay
yerine gelen itfaiye ekipleri, yangını kontrol altına alarak
söndürdü. Yapılan incelemede Asım Yılmaz'ın yangın sırasında evde
olduğu ve yaşamını yitirdiği belirlendi. Asım Yılmaz'ın cesedi,
savcı ve jandarma ekiplerinin olay yerindeki incelemesinin ardından
otopsi için Ordu Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Yangınla
ilgili soruşturma başlatıldı.
KAVGAYI AYIRMAYA GELEN POLİSLERE TAŞLI-SOPALI SALDIRI: 6
POLİS YARALI
KOCAELİ'nin İzmit ilçesinde, asker uğurlama eğlencesinde çıkan kavgaya müdahale etmek isteyen polislerden 6'sı, taş ve sopalı saldırıda yaralandı, 7 kişi gözaltına alındı.
Olay, gece saatlerinde Yenidoğan Mahallesi Vadi Sokak'ta meydana
geldi. Asker eğlencesinde kavga çıktığı ihbarı üzerine, olay yerine
polis ekibi sevk edildi. Grup içerisindeki alkollü kişilerin
polise taş ve sopalarla saldırması üzerine olay yerine takviye
ekipler ve çevik kuvvet sevk edildi. Polise saldıran kişilerin
akrabalarının da kavgaya dahil olması sonucu olay büyüdü. Çevik
kuvvet ekipleri saldırganlara müdahalede bulundu.
Çıkan olaylarda taş ve sopalarla 6 polis memuru yaralanırken,
ekiplere saldıran 7 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan
şüpheliler, Sümer Polis Merkezi'ne götürüldü. Yaralanan 6 polis ise
sağlık ekipleri tarafından çevredeki hastanelere kaldırılarak
tedaviye alındı.
KURTULMUŞ: BEKA MESELESİ HAYATİ BİR MESELEDİR
AK Parti Genel Başkan Vekili Kurtulmuş, "Bazıları şimdi beka
meselesi nerden çıktı diyorlar. Türkiye'nin bir beka meselesi
vardır. Bu beka meselesi de hayati bir meseledir" dedi.
AK Parti Genel Başkan Vekili Kurtulmuş, Ak Parti Hatay İl
Başkanlığı tarafından bir otelde düzenlenen toplantıda mahalle
temsilcileri ile bir araya geldi.
Toplantıda yaptığı konuşmada belediye başkan adayları, mahalle temsilcileri ve partililerine bu seçimde insanların önce gönüllerini kazanma çağrısında bulunan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
"Memleket işi gönül işi. Hani diyor ya Allah dostu 'Hepsinden
iyicesi bir gönüle girmektir.' Yollar yaparsınız, hastaneler
yaparsınız, havaalanları yaparsınız, hızlı trenler yaparsınız,
nitekim AK Parti bunların hepsini yaptı. Bunları yapmak millete
hizmet etmek boynumuzun borcu milletin bize verdiği vazifedir. Ama
insanların yollarını altınla kaplasanız bile, eğer insanların
gönlüne girmiyorsanız aslında o gönüllerine giremediğiniz insanları
kalıcı olarak yanınızda tutamıyorsunuz demektir. Oy almak kolay bir
iştir; zor olan gönüllere girmek, insanların gönlüne ve zihnine bir
kardeşi olarak sahip olabilmektir. Bizim sizlerden istediğimiz; bu
seçim kampanyasında insanlara sadece oyunuzu bana verin, AK
Parti'ye verin, adayımıza verin demeniz değildir. İnsanların
gönlünü almanız, insanların zihinlerini bu asil davanın etrafında
bütünleştirmeniz, insanlarımızı yeniden güçlü büyük Türkiye
etrafında toparlamaya çalışmanızdır. Sizden beklediğimiz
insanlarımızın gönüllerini kazanarak, Türkiye'nin cümle aleme karşı
verdiği bu büyük varoluşu mücadelesinde safımızı çoğaltmanız,
safınızdaki insanları arttırmanızdır. Bu seçim insanların hem
gönlünü alacağız, hem gönüllerine gireceğiz, sonucunda da oylarını
alacağız. Açık ara birinci parti olacağız ve Türkiye'de yerel
iktidarları da AK Parti'li adaylarımızla birlikte yürüyeceğiz."
'BAZILARI DİYOR YA ŞİMDİ BEKA MESELESİ NEREDEN ÇIKTI
DİYORLAR'
Konuşmasında muhalefet partilerinin beka meselesi eleştirilerine de
yanıt veren Kurtulmuş, "Bazıları diyor ya şimdi beka meselesi
nereden çıktı diyorlar. Bunu diyenler var. Gelin filmi biraz geriye
alın, çok geriye de değil 2013'e, 27 Şubat 2013 MİT krizi. Eğer MİT
krizinde MİT'in başkanı ya da başkan yardımcısını FETÖ'cü savcılar
ve polisler marifetiyle sorguya götürselerdi; o gün ya da o
günlerde AK Parti iktidarı düşerdi. Arkasından 17-25 Aralık,
özellikle 24 Aralık gecesindeki tasarladıkları operasyonları
yapsalardı bugün biz burada bu toplantıyı yapıyor olmayacaktık.
Gelin arkasından mayıs ayındaki Gezi Parkı olaylarına. Az evvel
gördünüz, o gezi parkı olaylarında bir özgürlük mücadelesi diye
takdim edilen gezi parkı olaylarında Türk bayrağını yakan hainleri
gördünüz. Terör örgütünün paçavralarını ya da örgütün liderlerinin
resimlerini meydanlara asan insanları gördünüz. Duvarlara zülüm
1453'te başladı yazanları gördünüz. Eğer Gezi Parkı ferasetle
söndürülmeseydi; o yangın belki Türkiye'nin her tarafını saracaktı.
Hendek olayları, direkten döndük. Hatırlayın Yasin Börü ve
arkadaşlarının; gencecik insanların nasıl haince şehit edildiğini
gördük. Gelin kur operasyonları; eğer geçtiğimiz Kurban Bayramından
önceki hafta dolar 8 TL'ye kadar çıksaydı; hedefleri oydu. Ondan
sonra durdurmak çok zor olabilirdi. Gelin ondan önce hep beraber
yaşadığımız 15 Temmuz darbe teşebbüsü. Bütün bunların hepsi bir
kapıya çıkıyor; Türkiye'de uyanık olmazsak, diri olmazsak, zinde
olmazsak, oynanan oyunları bozacak ferasetle donanmazsak,
Türkiye'nin bir beka meselesi vardır. Bu beka meselesi de hayati
bir meseledir. Bu beka meselesini inşallah bu sandıklarda da bir
kere daha aşacağız, yolumuza devam edeceğiz" dedi.
KARAMOLLAOĞLU: TÜRKİYE'NİN BİR BEKA PROBLEMİ
YOK
SAADET Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, "Hükümet, bu
seçimleri, genel seçim havasına sokarak, 'aman dikkat, beka
problemimiz var. Eğer bizi desteklemezseniz, Türkiye'nin bekası
tehlikede' gibi bir havaya ülkeyi sokma gayretinin içine girdi. Biz
de kendilerine söyledik, Türkiye'nin bir beka problemi yok"
dedi.
SP Genel Başkanı Karamollaoğlu, Edirne'de partisinin il
başkanlığının 31 Mart yerel seçimlerindeki belediye başkan
adaylarının tanıtım toplantısına katıldı. Toplantının yapıldığı
Edirne Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonu girişinde
Karamollaoğlu, partinin gençlik kolları üyeleri tarafından
meşaleler yakılarak karşılandı. Burada konuşan Karamollaoğlu,
hükümetin seçimlerde Türkiye'nin bir beka sorunu havasına sokmak
istediğini öne sürerek, "Hükümet, bu seçimleri, genel seçim
havasına sokarak, 'aman dikkat, beka problemimiz var. Eğer bizi
desteklemezseniz, Türkiye'nin bekası tehlikede' gibi bir havaya
ülkeyi sokma gayretinin içine girdi. Biz de kendilerine söyledik,
Türkiye'nin bir beka problemi yok. Türkiye tehdit altında olması
ile ilgili bir itirazımız yok. Türkiye, kurulduğu tarihten beri
dünyanın en stratejik bölgesinde olduğu için, bu ülkede
topraklarımız üzerinde birilerinin hep gözü olmuş. Ama bu, bizim
beka sorunumuz haline gelmemeli" diye konuştu dedi.
'İKTİDAR ÜLKENİN PROBLEMLERİNİ ÇÖZEMİYOR'
Hükümete eleştirilerde bulunan Karamollaoğlu, bazı konularda bir
takım adımlar attıklarını, başörtüsü sorunu çözdüklerini, imam
hatip okullarını açtıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Genç kızlarımız, hem okullarında başörtüsü ile okuyabiliyorlar,
hem de devlette görev alabiliyorlar. Yollar, köprüler inşa ettiler.
Ama bunlar, bir ülkenin probleminin tamamı değildir. Esas tahrip
ettikleri noktalara bakmak mecburiyetindeyiz. Bunları neden
çözemediklerini de anlamak mecburiyetindeyiz. Bugünkü iktidarın en
büyük problemi, kendi yaptığı hatayı bir türlü görmemesidir.
Bugünkü iktidar, ne yazık ki ülkenin problemlerini çözemiyor. Neden
çözemediğini de bilmiyor. Bir zaman soğan lobisi diye saldırdı ama
olmadı. Şimdi de marketler, pazarlar diyor. Süper marketler
açacağını, spekülasyonu önleyeceğini söylüyor. Düne kadar devlet
olarak hiçbir işin içine girmeyeceğini söyleyen siz değil miydiniz?
Niye bugüne kadar 95 yıllık birikimimizin tamamını sattınız?
Yüzlerce fabrikayı, 16 sene içinde kim sattı? Tesisi kim yok etti?
Bunların gözleri, betondan ve demirden başka bir şey görmedi. Bunun
için de ülkeyi, betona ve demire mahkûm ettiler."
'4 MİLYONA YAKIN İŞSİZ VAR'
Türkiye'de 4 milyona yakın işsiz olduğunu iddia eden Karamollaoğlu,
"İşsizlik aldı başını gidiyor. Bu memlekette 4 milyona yakın işsiz
var. 400 TL yardım yaptıkları için iş aramayan en az 2 milyon insan
daha var. 16 senede memleketi bu hale getirdiniz, niye bundan ders
almıyorsun? Niye bizimle hiç alakası olmayan yakıştırmalarda
bulunuyorsunuz? Sayın Cumhurbaşkanı, dün, benim vilayetim olan
Sivas'a gitmiş. Sivas'ta diyor ki; 'Cumhuriyet Üniversitesi'ni kim
kurdu?' Cumhuriyet Üniversitesi 1974'te kuruldu. Öyle bir havaya
girdiler ki her şeyi onların yaptığını söylüyorlar. Bu mantıkla
memleketi yönetemezsiniz. Önce eksiklikleri göreceksiniz ve
eksiklikleri, yanlışlıkları hangi uyguladığınız politikalardan
dolayı meydana geldiğini de göreceksiniz. Ondan sonra da
hatalarınızı kabul ederek, nasıl düzelteceğinizi söyleyeceksiniz"
dedi.
'BİZDE TAYİP ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI YOK'
SP lideri Karamollaoğlu, kendilerinde Recep Tayyip Erdoğan
düşmanlığı olmadığını ifade ederek, şahıslara karşı husumet
beslemediklerini söyledi. Karamollaoğlu, şöyle dedi:
"Bizde, ne Tayyip Erdoğan düşmanlığı var, ne de başka birisine
karşı düşmanlık var. Biz, kardeşlik duygusundan dolayı gördüğümüz
bütün hataları yüzlerine karşı netçe söyleriz. Dost acı söyler.
Yalakalar acı söylemez, söyleyemez. Çünkü menfaatlerinden olurlar.
Ama biz böyle bir menfaat kaygısı taşımadığımız için acı söyleriz.
Onları yıpratmak için değil; bizim sözümüze dikkat edip ibret
alsınlar, politikalarını düzeltsinler diye söyleriz. Ama bizim bu
söylediklerimiz, başka maksatla söylenmiş gibi gündemlerine Saadet
Partisi'ni aldılar, oruçlarını bozdular. 16 senedir Saadet
Partisi'ni ağızlarına bile almıyorlardı. Sonunda mecbur kaldılar.
Ama Allah'tan korkan insanlar yalan söylemez, iftira etmez, olmayan
bir şeyi varmış gibi göstermez. Bizi tutup birileriyle eşleştirmeye
çalışıyorlar. Bugün bir seçime gidiyoruz. Türkiye'nin 1399
beldesinde, ilçesinde, ilinde seçim olacak. Bunun tamamında biz
seçime gireceğiz. Sen iktidarsın ama tek başına seçimlere
giremiyorsun. Onun için bize, 'bunlar şer ittifakı' diyorlar. Hiç
mi Allah korkunuz yok? Bizim hakkında söyledikleri çirkin sözler
var. O sözler, kendileri tariflerinden ileri gitmez. Biz, sizin
seviyenize inip aynı kelimelerle konuşmayız. Her ülkede ister
istemez lider pozisyonunda bulunan insanlar, ülkenin gençleri, o
ülkede yetişen insanlar tarafından da rol model olarak görülür. Ama
bizim toplumumuza baktığımız zaman ülkeye rol model olacak bir
karakter göremiyoruz. Ahlaki ve manevi değerlerimiz bozuluyor. İmam
hatip okuluna gidenler bile istediğimiz manevi değerlerle teşhis
edilemiyor. Bunun temelinde yatan, liderlerdeki eksikliktir.
İnsanlar, onun gibi olmaya çalışıyor. O zaman da bu toplum
kutuplaşıyor. Bu memleketin yarısına size oy vermedikleri için
hain, yarısına oy verdikleri için vatansever derseniz, bu memlekete
huzur gelmez. Bu memleketin hamuru biziz, bizim inancımızdır. Bu
memlekette beraberliği biz sağlayacağız."