Anasayfa /  Güncel

Gaziantep’teki oda, borsa ve STK’lardan Barıq Pınarı Harekatı’na tam destek

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne (TOBB) bağlı Gaziantep oda ve borsaları ile STK temsilcileri, Gaziantep Sanayi Odası’nda (GSO) bir araya gelerek, 81 ilde aynı anda yapılan basın açıklaması ile Barış Pınarı Harekatı’na tam destek verdi.

Abone ol
Abone ol 16 Ekim 2019 15:07

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne (TOBB) bağlı Gaziantep oda
ve borsaları ile STK temsilcileri, Gaziantep Sanayi Odası’nda (GSO)
bir araya gelerek, 81 ilde aynı anda yapılan basın açıklaması ile
Barış Pınarı Harekatı’na tam destek verdi.


GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi tarafından okunan basın
açıklamasında, 9 Ekim 2019’da "Barış Pınarı” adı verilen sınır
ötesi harekâtın başladığı hatırlatılarak, "Amaç, hem ülkemiz
sınırlarının güvenliğini sağlamak hem de ülkemiz ve bölge ülkeleri
için tehdit oluşturan terör koridorunu ortadan kaldırmaktır. Bu
bölgeyi PKK/PYD/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinden temizleyerek,
Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak, bölgede
huzur, güven ve barış ortamını yeniden tesis etmektir. Bizler
devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira
Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır. Barış
Pınarı Harekâtı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvelik
Konseyi terörle mücadele kararları ile BM Sözleşmesi’nde yer alan
meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye’nin toprak
bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı
gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekât, meşrudur ve uluslararası
hukuka uygundur" denildi.


Ayrıca Ünver, masumları katleden, zulüm eden, ülkeyi tehdit eden
terör gruplarına sessiz kalınamayacağını vurgulayarak, "Ülkemiz
özellikle Fırat’ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu terör örgütü
unsurlarınca, son iki yılda yüzün üzerinde taciz ve hasmane eyleme
maruz kalmıştır. Bu terör örgütleri, Suriye içinde ve Suriyelilere
yönelik de saldırılar düzenlemektedir. Suriye’deki yerel halkın da
terör örgütlerinin giderek artan insan hakkı ihlalleri, göçe
zorlanma, taciz ve zulmüne karşı şikâyetleri ve tepkileri sürekli
artmaktadır. Herkes artık şunu çok iyi görmelidir ki masum
insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit
oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez. Fırat
Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtı’yla başlayıp devam eden tüm bu
operasyonlarıyla Türkiye, terör örgütlerine ve destekçilerine
gereken cevabı en güçlü şekilde vermektedir. Aynı zamanda da
sivillerin ve masumların korunmasına azami dikkat gösterilmektedir.
Zaten bunu hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı harekâtlarında da
gösterdik.Önceden terörün hâkim olduğu bölgede hayat normale döndü,
barış ve huzur geldi. Yurtlarını terk etmek zorunda kalmış
Suriyelilerin geri dönüşüne de zemin hazırlamış olduk. Türkiye’nin
elinden gelen tüm imkânlarını bu bölgeler için nasıl seferber
ettiğini de tüm dünya kamuoyu gördü. Çünkü biz inanıyoruz ki gönül
dünyasını ve insanları imar edemeyenler, yeryüzünü imar edemezler.
Bizler Türkiye olarak yıkmaktan, yakmaktan yana hiç olmadık,
olmayacağız" ifadelerini kullandı.


Ayrıca Adnan Ünverdi, oda, borsa ve STK’lar olarak huzur, barış
ve kardeşlik tarafında olduklarını da kaydederek, herkesi destek
olmaya çağırdı. Ünverdi, "Türkiye’nin terörle mücadeleye dönük
çabaları, etnik ve dini temizlik de dâhil olmak üzere, insanlığa
karşı işlenen suç niteliğindeki PKK/PYD/YPG ve DEAŞ eylemleri
nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin önünü
açacak, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunmasına da
katkıda bulunacaktır. Bu nedenle Türkiye’nin başlattığı her
harekât, Suriyeli göçmenler, mazlum ve mağdur durumdaki yerel halk
tarafından desteklenmektedir. Tüm bu gerçekler ışığında,
uluslararası camiayı, teröre karşı ortak duruş sergileme ve
evrensel insan haklarını bu bölgede hâkim kılma yönünde niyetlerini
açık bir şekilde göstererek, ülkemize destek vermeye davet
ediyoruz. Son olarak, şunu da herkesin bilmesini istiyoruz. Türkiye
ve Türkiye ekonomisine yöneltilen tehditlere Türk milleti, iş
dünyası ve sivil toplumu, bir ve beraber olarak en güzel cevabı
verecektir. Bu tehditler karşısında bu vatanın her bir ferdi,
Türkiye’nin geleceği için daha çok çalışacak, daha çok üretecektir.
Gün sessiz kalma değil, milli birlik ruhuyla, bir ve beraber olarak
ses verme günüdür. Öte yandan bütün vatandaşlarımızı, özellikle
sosyal medyadaki bilgi kirliliği ve provokasyonlara karşı dikkatli
olmaya çağırıyoruz. Bu bölgede yaşayanlar bizim komşumuzdur,
kardeşimizdir. Aynı medeniyetin, aynı kültürün, aynı inancın
mensupları olan bizler arasındaki kardeşlik ve komşuluk hukukunu
kimse yok edemez. Aramıza kimse fitne ve fesat sokamaz, bizi
birbirimize düşman edemez. Türkiye’nin iş dünyası olarak
dualarımızla ve bütün gönlümüzle devletimizin ve kahraman
askerlerimizin yanındayız. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bölgedeki
terör unsurlarını yok edeceğine ve terör örgütlerini hezimete
uğratacağına olan inancımız tamdır. Tüm şehitlerimize Allah’tan
rahmet diliyoruz, mekânları cennet olsun. Yaralılarımıza acil
şifalar temenni ediyoruz. Cenab-ı Hak Mehmetçiğimizi korusun,
Ordumuzu muzaffer kılsın. Yar ve yardımcımız olsun" ifadelerine yer
verdi.


Yorumlar