Anasayfa /  Politika /  Ak parti

Erdoğan'dan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde değişiklik sinyali

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart seçimleri ve ekonomideki kötü gidişat nedeniyle yüksek sesle tartışılmaya başlanan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili değişiklik sinyali verdi.

Abone ol
Abone ol 01 Ekim 2019 20:21

Yeni yasama yılının açılış töreni dolayısıyla TBMM’de bir
konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çıkışta gazetecilerin
sorularını yanıtladı.


Eski Bakan Faruk Çelik’in "İlk turda yüzde 40 ve üzeri oy alan
seçilsin. Yüzde 50+1 formülü Türkiye'yi yorar" açıklaması
sorulan Erdoğan ''Onu konuşma yeri (TBMM’yi kastederek) burası.
Anayasa değişikliği gerektiriyor. Biz sadece iktidar olarak
kendimiz ön hazırlık yaparız ve buraya getirebiliriz” yanıtı
verdi.


Erdoğan'ın, tartışmanın adresini Meclis olarak göstermesi
önümüzdeki dönem uzlaşı için muhalefet partilerinin kapsının
çalışılacağı algısına yol açtı. Başkanlık sistemi dünyanın her
yerinde iki turlu ve yüzde 50+1 modeli ile uygulanır. Tek bir
istisna bile yok.


Yeni sistemde anayasa değişikliğinin 600 sandalyeli yeni
Meclis’te referanduma sunularak yapılması için 360, referandumsuz
yapılması için 400 oy gerekiyor.


Partilerin milletvekili sayıları:


"https://media-cdn.t24.com.tr/media/library/2019/10/1569950318186-blob.undefined"
width="612">


Erdoğan TBMM’deki konuşmasında da HDP haricindeki muhalefet
partilerine uzlaşma çağrısında bulunmuştu. Erdoğan konuşmasında
şunları söylemişti:


"Bugün geleceğimize çok daha güven ve cesaretle bakıyorsak bu
mücadelenin sayesindedir. Milletimizin yakın tarihteki en büyük
demokrasi kazanımı olan 15 Temmuz'un anlamını koruması anlamında
azami hassasiyet göstermesine davet ediyorum. Meclis itibarının
gözetilmesini de her şeyin üzerinde tutmamız gerekiyor. Ülkemizi
demokrasi ile tanıştıran bu Meclis'e sahip çıkmak hukuka ve milli
iradeye de sahip çıkmak demektir. Cuntaların siyaseti ve hukuku
örseleyen nice ayak oyunlarının karşısında hep bu Meclis olmuştur.
Her seferinde milli irade üstün gelmiştir. TBMM istiklal harbini
yönetirken de 15 Temmuz'da da darbecilerin karşısına cesaretle
dikilirken de milletimiz adına tarihte eşine az rastlanır bir
mücadele veriyordu. İnşallah gelecekte de bu kutlu çatı altında
aynı mücadele kararlılıkla verilmeye devam edecektir. Siyaset
yaparken de Meclis çalışmalarını yürütürken de hepimiz önce bu
millete karşı sorumlu olduğumuzu unutmayacağız. Önce milletim,
memleketim demeyen hiç kimsenin bu kutlu çatının altında yer almaya
hakkı olmadığını düşünüyorum. Türkiye'nin en büyük gücü milletiyle
ve onu temsil eden kurumlarıyla sergilediği birliktir,
beraberliktir, dayanışmadır. Bu öyle bir güçtür ki ne parayla ne
teknoloji ile ne de diğer imkânlarla kıyas kabul eder. İşte bunun
için her fırsatta bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş
olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız diyoruz. 


İşte bunun için terörle arasına mesafe koyan tüm kesimleri milli
meselelerde aynı ortak paydada buluşmaya davet ediyoruz. Bu
hissiyatla hareket eden herkesle ülkemizin, bölgemizin ve dünyanın
tüm meselelerini konuşmaya, görüşmeye birlikte hareket etmeye
hazırız. Milletimizin ve onların temsilcileri olan siz
milletvekillerine hiçbir zaman kulağımızı ve gönlümüzü kapatmadık,
kapatmayacağız. Yeter ki siyasi konulardaki farklılıklarımızı
ülkemize ve milletimize karşı olan sorumluluklarımızın önüne
geçirmeyelim. İnşallah önümüzdeki yasama dönemi  Meclis çatısı
altında bu anlamda örnek bir iş birliğini tarihe geçireceğimiz bir
yıl olur."


Yorumlar