Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dünyaya Paris tepkisi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gezi eylemlerinde insan hakları savunuculuğuna soyunanlar, Paris'te yaşananlar karşısında kör, sağır ve dilsiz hale dönüştüler" dedi.
Abone olCumhurbaşkanı Erdoğan, "Gezi eylemlerinde insan hakları savunuculuğuna soyunanlar, Paris'te yaşananlar karşısında kör, sağır ve dilsiz hale dönüştüler" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İstanbul'da yaşanan sokak
eylemlerinde, Gezi eylemlerinde insan hakları savunuculuğuna
özellikle soyunanlar Paris'te yaşananlar karşısında kör, sağır ve
dilsiz hale dönüştüler" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünya İnsan Hakları Günü kapsamında AK Parti
Genel Merkezinde düzenlenen "İnsanlığın Medeniyeti" programında
konuştu. İlk insan ve ilk Peygamber Hz. Adem'den bugüne kadar
dünyaya gelen her bireyin insan haklarına sahip olarak hayata
gözlerini açtığını belirten Erdoğan, Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın
bildirdiği emirlerin her birinin insan hakları kriteri olduğunu
söyledi. Erdoğan, haklarını kullanmayan insanların şahsiyet
kazanamayacağını, insanlara haklarını kullandırmayan toplumların da
medeni olamayacağını ifade etti.
"Kör, sağır ve dilsiz hale dönüştüler"
İnsan hakları üzerine ahkam kesenlerin konu diğer coğrafyalara ve
toplumlara geldiğinde bir anda renk ve karakter değiştirdiğini
vurgulayan Erdoğan, "İstanbul'da yaşanan sokak eylemlerinde, Gezi
eylemlerinde insan hakları savunuculuğuna özellikle soyunanlar
Paris'te yaşananlar karşısında kör, sağır ve dilsiz hale
dönüştüler. Dünyadaki hiçbir yazılı ve görsel medyada Fransa'daki
hadiseleri izlemedik. Hollanda'yı izlemedik, Brüksel'i izlemedik.
Neredesiniz? Ama Gezi eylemleri için dünyayı ayağa kaldırdınız.
Niye burası Türkiye olduğu için mi? Hadi şimdi de aynı şekilde
anlatın, yayınlayın. Yayınlamadılar çünkü dürüst değiller, samimi
değiller" diye konuştu.
"Türkiye'ye milyonlarca sığınmacı akın ederken, bizi sınırlarımızı
açmaya davet edenler, kendi topraklarına yönelen aynı insanları
dikenli teller ve duvarlar başta olmak üzere en sert tedbirlerle
karşıladılar" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kim insan hakları savunucusu biz mi onlar mı? Onlar dünyada
hala bir vahşet sergilemekten öte bir şey yapmıyorlar. Terör
örgütleri ülkemize saldırırken bizi demokrasi sınavına tabi
tutanlar, bombaların ve silahların namluları kendilerine
yöneldiğinde demokrasiyi de insan haklarını da askıya almaktan
çekinmediler. Dünyanın tüm kaynaklarını sömürerek kendi
topraklarını hayat seviyesini yükseltmek için çalışanlar,
Afrika'daki açların, Asya'daki mazlumların sadece edebiyatını
yapmakla yetindiler. Biz böyle bir riyakarlığa asla başvurmadık,
başvurmayız. Bugün Türkiye dünyanın 17. büyük ekonomisine sahip.
Buna rağmen insani yardımlarda ilk sıralarda yer alıyorsak sebebi
paramızın çok olması değil, gönlümüzün zengin olmasıdır. İnancımız
ve tarihimiz bize mazlumların sığınağı olmamızı, mağdurların
elinden tutmamızı, imkanlarımızı onlarla paylaşmamızı söylüyor.
Eğer bugün Türkiye yaşadığı bunca badireye rağmen hala dimdik
ayaktaysa bu paylaşmanın bereketi, el uzattığı insanların duaları
sayesindedir. Bizim insan hakları meselesine bakışımız işte budur.
Rabbim bizleri bu yoldan ayırmasın."
"Milletimiz çok ağır baskılara maruz kaldı, acılar
çekti"
Erdoğan, Türkiye'nin insan hakları uygulamaları konusunda modern çağın yaklaşımlarına uygun en önemli adımları AK parti iktidarları döneminde attığının altını çizerek, "Cumhuriyet döneminde gerek tek parti CHP devrindeki o faşist anlayış sebebiyle, gerekse daha önceki yıllarda darbeler ve cuntalar eliyle milletimiz çok ağır baskılara maruz kalmış, acılar çekmiştir. 1960 darbesinin ardından rahmetli Menderes ve arkadaşlarının maruz kalmış olduğu haksızlık milletimizin yüreğinde hala kanayan bir yaradır. 1980 darbesi de aynı şekilde milletimizin vicdanını kanatan manzaralara yol açmıştır. 1997 yılında bu defa post modern yöntemler kullanılarak milletimizin hakkı, hukuku, değerleri saldırıya maruz bırakılmıştır" şeklinde konuştu.
28 Şubat gibi müdahalelerin Türkiye demokrasisinde açtığı yaraları tedavi ederken aynı zamanda başörtüsünden dolayı üniversite kapısından geri çevrilen kızların sorunlarını da çözmeye çalıştıklarına dikkat çeken Erdoğan, Türkiye'de hiç kimsenin kökeninden, inancından, kıyafetinden, düşüncesinden, ibadetinden dolayı horlanmadığı, ötekileştirilmediği bir yaklaşımı üstün kıldıklarını anlattı. Önlerine çıkartılan engelleri sabırla ve kararlılıkla birer birer aştıklarını dile getiren Erdoğan, kurulan tuzakları dikkatle ve dirayetle bozarak yollarına devam ettiklerini ifade etti. Erdoğan, buldukları her fırsatta Türkiye'nin demokrasisine, insan haklarına laf edenlerin bugün kendi imtihanlarıyla baş başa kaldıklarını belirterek, artık hiç kimsenin Türkiye'ye demokrasi, insan hakları ve özgürlük dersi vermeye kalkamayacağını vurguladı.