Anasayfa /  Dünya

Cemil Bayık : ABD dahil koalisyon güçleriyle temastayız

Cemil Bayık : ABD dahil koalisyon güçleriyle temastayız

Abone ol
Abone ol 25 Nisan 2016 12:52

KCK Eş Genel Başkanı Bayık, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ndeki Kandil Dağları'nda BBC muhabiri Ian Pannell'ın sorularını yanıtladı. "ABD dahil koalisyon güçleriyle temastayız diyen Cemil Bayık ABD olmak üzere IŞİD karşıtı koalisyonda yer alan ülkelerle doğrudan temas içerisinde olduklarını ifade etti. 

IŞİD'e karşı mücadele konusunda koalisyon güçleriyle PKK arasında dolaylı bir temas olup olmadığı yönündeki sorulara cevap veren Bayık, başta ABD olmak üzere IŞİD karşıtı koalisyonda yer alan ülkelerle doğrudan temas içerisinde olduklarını ifade etti.

'Asıl çağrı Türkiye'ye yapılmalı'

ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass geçtiğimiz günlerde PKK'ya silah bırakma çağrısını içeren bir açıklama yapmıştı.

Bayık tek taraflı çağrıların anlamının olmadığını söyledi:

"Bazıları bize 'savaşı durdurun' çağrısı yapıyor. Bu bir şey ifade etmiyor. Bu savaş bir sonuçtur, buna yol açan nedenler var. Bu nedenleri ortadan kaldırmayan herhangi bir savaşı durdurma pek bi sonuç yaratmaz.

"Yeniden bizim ateşkes yapmamızın herhangi bir anlamı yoktur. Bize bu çağrıları yapanların Türkiye'ye de bu çağrıyı yapması gerekiyor."

'Uluslararası alandan mektuplara mektupla yanıt veriyoruz'

Cemil Bayık kendilerine uluslararası alandan mektup yoluyla çağrılar yapıldığını ve bunlara mektupla yanıt verdiklerini söyledi:

"Bize savaşın durdurulması için çağrılar oldu, bize mektuplar gönderildi. Biz de bunlara mektuplarla cevap verdik. Savaşı başlatan biz değiliz ki bizden savaşın durdurulması istensin. Hem Türkiye'den hem PKK'den derhal savaşın durdurulup ateşkesin çift taraflı ilan edilmesini ve müzakerelerin başlatılmasını istemelidirler."

Bayık, mektupları kimin gönderdiğini, onlara açıklamadan söylemeyi uygun bulmadığını belirtti.

Bayık, müzakerelerin yeniden başlaması durumunda buna hazır olduklarını söyledi.

'TAK bu koşullarda eylem yapar, sempati de toplar'

Bayık, Ankara'daki eylemlerle ilgilerinin olmadığını söyledi:

"Bu eylemlerin PKK'yle bir ilişkisi yoktur. Bizim dışımızdaki bir örgüttür. Kimdir, kimler yer alıyor onu bilmiyoruz. Muhtemelen bizden ayrılanların bazıları onun içinde yer almış olabilir.

"Biz o eylemlerin araştırılmasını istiyoruz. Kim yapmış, PKK mi yapmış PKK'nin dışındaki güçler mi yapmış, bunun araştırılması gerekiyor."

Pannell'ın, PKK'nın 2013'te yaptığı çağrı ardından TAK'ın eylemlerini durdurduğunu hatırlatması üzerine Bayık, bugünkü koşullarda kimsenin TAK'ı durduramayacağını söyledi:

"TAK'ın eylemleri durmuyor çünkü Türkiye'de korkunç bir savaş var. Bu koşullarda kim TAK'ın önüne geçebilir? Bu koşullarda TAK eylem yaparsa toplumda sempati toplar tabii ki. TAK elbette ki eylem yapar, buna yol açan Türk devletinin uyguladığı politikalardır."

Pannell, KCK yöneticilerinden Sabri Ok'un Ankara'da Şubat ayında gerçekleştirilen saldırıyı öven açıklamalarını sorması üzerine Bayık, bu açıklamadan haberi olmadığını belirtti:

"KCK'de PKK'li olanlar var, PKK'li olmayanlar var. Çeşitli düşünceye sahip olalar var. KCK'yi eşbaşkanlık temsil ediyor. Eşbaşkanlığın KCK adına yaptığı açıklamaları esastır."

BBC muhabirinin, Ok'un açıklamasında ortada 'gurur duyulması gereken bir eylem olduğunu' söylediğini hatırlatması üzerine Bayık, "Sabri Ok'un açıklamasını ilk kez sizden duyuyorum. O KCK'yi bağlamıyor, KCK'yi bağlayan eş başkanlıktır. Biz öyle ölümlerden sevinen insanlar falan değiliz" cevabını verdi.

Bayık, Türkiye'de operasyonların sürmesi durumunda savaşı 'geliştireceklerini' söyledi:

"Elbette ki Türkiye'nin bu yaklaşımı olduğu müddetçe PKK de savaşı geliştirecektir. Sadece Kürdistan'da değil Türkiye'de de savaş gelişir. Savaşı sadece silahlı savaş olarak da anlamamak gerekiyor, savaşın birçok yönü var."

Cemil Bayık Kimdir?

Örgüt içinde 'Cuma’ kod adıyla bilinen Bayık, PKK bünyesinde şahinler ve güvercinlerin bulunduğunu dillendirmenin amacının, "PKK’da sürece karşı olan şahin kanat göreve geldi" görüntüsü vermek ve çöküşün zeminini yaratmak olduğunu söylüyor.

Cemil Bayık İran yanlısı mı?

İran yanlısı olduğu iddiaları açıldığındaysa gülüyor ve "Buna çocuk bile inanmaz. Güler geçer" yorumunu yapıyor. Bayık kendisi için Türkiye ile İran arasında Kürt sorununa yaklaşım açısından hiçbir fark olmadığını, birini diğerine tercih etmeyeceğini söylüyor. İran yanlılığı iddialarının yanında, Alevi olduğunun da yazıldığını hatırlatınca da şunları söylüyor: "Ben Sünni mezhebinden gelen biriyim. Hatta onun da Hanefi kolunda olan biriyim. Benim anam, babam namazında, niyazında, hacca gitmiş insanlar. Alevi olmadığım halde Alevi gibi gösteriliyorum. Kaldı ki Alevi de olabilirim. Neden Alevi düşmanlığı geliştirilmek isteniyor?" PKK’nın ideolojik-politik çizgisini belirleyen isimlerden biri olduğu iddialarını konuşmaya başladığımızda hemen ve çok keskin bir şekilde "Hayır" diyor ve arkasını şöyle getiriyor: "Bizim ideolojik çizgimizi belirleyen önder Apo’dur. Biz, o ideolojiyi kavramaya çalışıyoruz, onu yaşamsallaştırmaya çalışıyoruz." Söyleşide 'siyasi sorular' bittikten sonra Cemil Bayık’la siyaset dışındaki ilgi alanlarını konuşuyoruz.

Eskiden Beşiktaşlı'ydım artık takım tutmuyorum’

"Benim bütün yaşamım, zamanım, bu toplumun insanını yeniden yaratmakla geçiyor. Zaman yetmiyor. Onun için uğraşacak başka bir şeye fırsat bulamıyorum. Fırsatım olsa ilgilenirdim elbet"

diyor.

"Neyle mesela?"

Bunu sorunca öğrencilik yıllarında 'müzikle, resimle, basketbolla, voleybolla ilgilendiğini' anlatıyor. Anlattığına göre futbolla artık ilgilenemediği için takım tutmuyormuş. Tuttuğu dönemdeyse Beşiktaşlı'ymış. Zamanında bu tercihi yapmış çünkü Beşiktaş yoksulların takımı olarak görülürmüş. Müzik olarak otantik müzikten hoşlanırmış.

"Hangi şarkıcılar mesela?"

deyince Aram Tigran, Ayşe Şan ve Meryem Xan’ın ismini veriyor. Kitap olaraksa her alandan okumalar yaptığını son olarak bir Alman arkeologun Göbeklitepe’yle ilgili araştırmasını okuduğunu söylüyor. Uzun söyleşi sırasında Kandil’de gün bitiyor, dolunay çıkıyor. Kayıt bitince ilk karşılaşmada söylediklerini tekrarlıyor: "Yani biz öcü falan değiliz. Bizi gelsinler, bizden dinlesinler." Vedalaşırken eller sıkılıyor ve son cümle geliyor: "

İnşallah bir dahaki sefer Türkiye’de görüşürüz!

" 27 Ağustos 2013 tarihinde BBC-Türkçe'de yayımlanan röportajdan alıntıdır.  

Yorumlar