Bu faylar depremin habercisi: Van'da risk oluşturacak ters faylara rastlandı!
İstanbul Üniversitesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Jeofizik Mühendisliği Bölümü bilim insanları, Erçek Gölü’nün kuzey ve güney kenarlarında iki tane dik açılı henüz kırılmamış ters faylar buldu.
Abone olan’da oluşan depremler ve sonraki artçı şoklarla ilgili
matematik modelleme yapan Van YYÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi
Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker,
Erçek Gölü bölgesinde buldukları ters fayların uzun vadede büyük
bir risk oluşturduğunu bildirdi. İstanbul Üniversitesi Jeofizik
Mühendisliği Bölümü ile birlikte Van’ın hemen doğusunda yer alan
Erçek Gölü’nde çok önemli bir çalışma yaptıklarını ifade eden
Doç.Dr. Mustafa Toker, buldukları ters fayların sıkışmaya bağlı
olarak gölü doğu ve batı olarak açtığına dikkat çekti.
Konuya ilişkin İHA muhabirine konuşan Jeofizik Mühendisliği Bölümü
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Toker, bölgede oluşabilecek herhangi
bir depremin Erçek Gölü’ndeki ters fayları, Van depremini üreten
fayı ile Çaldıran fayını da etkileyeceğini söyledi. Streslerin ve
artçı şokların transferlerini tek tek analiz ederek geleceğe dair
deprem olasılık modelleri geliştirdiklerini dile getiren Toker,
“İstanbul Üniversitesi ve Van YYÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü ile
birlikte Van’ın hemen doğusunda yer alan Erçek Gölü’nde çok önemli
bir çalışma yaptık.
Erçek Gölü’nün kuzey ve güney kenarlarında iki tane dik açılı
henüz kırılmamış, kendisini ortaya çıkarmamış ters faylar bulduk.
Erçek Gölü’nün kuzeyindeki ve güneyindeki bu ters faylar sıkışmaya
bağlı olarak gölü doğu ve batı olarak açıyorlar. Erçek Gölü’nün
kuzeyinde ve güneyindeki faylar ile Van depremini üreten dik açıya
sahip fay arasında bir bağlantı var. Dolayısıyla bu bölgede
oluşabilecek herhangi bir deprem, Erçek Gölü’ndeki ters fayları ve
Van depremini üreten fayı ile Çaldıran fayını da etkileyecektir”
dedi.
“Bulunan yeni faylar imar plan haritalarına
geçirilmeli”
Bulunan yeni ters fayların en kısa zamanda imar plan haritalarına
eklemesini ve bina katlarının da buna göre yapılması gerektiğinin
altını çizen Toker, “Çarpanak Adası’nın kuzeyine doğru
çıktığımızda; Mollakasım, Yeşilsu ve Erciş açıklarına gittiğimizde
artçı şoklara bağlı olarak stres birikimin kuvvetlendiğini
görüyoruz. Bu nedenle buralardaki zeminin çok dikkatle ilgilenmesi,
takip edilmesi, buradaki zeminin yapısına göre, zeminin jeofizik
parametrelerine göre bina katlarının yapılaması gerekiyor. Erçek
Gölü ile Van Gölü’nün etrafında bulduğumuz bu faylar, en kısa
zamanda imar plan haritalarına geçirilmelidir. Bu parametrelere
göre zeminler parsel düzeyde belirlenmeli ve bina katları da buna
göre yapılmalıdır” diye konuştu.
“Uzun vadede risk oluşturuyor”
Bulunan yeni fayların kısa vadede bir risk oluşturmadığını ama uzun
vadede büyük bir risk arz edeceğine dikkat çeken Toker, “Ters
faylarla bir ortamı kestiğinizde oradan bir enerji çıkacaktır. Ters
faylar yapıları gereği iki bloğu birbirine sıkıştırdıkları için
ortamda yüksek bir enerji çıkıyor” şeklinde konuştu.
“Ayvacık depremin bölge için riski yok”
Geçtiğimiz günlerde Van’ın Saray ilçesinde ve Çanakkale’nin Ayvacık
ilçesinde meydana gelen depremleri de değerlendiren Toker,
sözlerini şöyle sürdürdü:
“Birkaç hafta önce Saray ilçesinde 4 büyüklüğünde bir artçı şok
oluştu. Büyüklüğü 4 olan artçı şokların kümelenme şekli olarak
sınıflandırılabiliyor. Bu artçı şoklar kısa vadede her hangi büyük
bir depremin habercisi değildirler. Fakat 4 büyüklüğündeki artçı
şoklar, bize en fazla stresin nerelerde yoğunlaştığını, nerede
biriktiğini, nereleri tetikleyebileceğini gösteriyor. Diğer
taraftan Çanakkale açıklarında Ayvacık’ta olan depremin Van ve Doğu
Anadolu Bölgesi’ndeki depremlerle hiçbir ilgisi yoktur.”