Anasayfa /  Yerel

Belediye başkanları Tarsus Gastronomi Günleri’nde buluştu

Mersin, Adana Ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanları, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin Öncülüğünde Bu Yıl 3.'sü Gerçekleştirilen Tarsus Gastronomi Günleri’nde Buluştu.

Abone ol
Abone ol 27 Ekim 2019 16:24

Mersin, Adana ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanları, Mersin
Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde bu yıl 3.’sü gerçekleştirilen
Tarsus Gastronomi Günleri’nde buluştu.


Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Gastronomi
Günleri kapsamında, tarihi Kubat Paşa Medresesi önünde kurulan
stantları ziyaret ederek, hem Mersin ve Tarsus’a özgü lezzetlerin
tadına baktı, hem de hemşehrileri ile bol bol sohbet etme imkanı
buldu.


Stant ziyaretlerinin ardından gerçekleştirilen Gastronomi
Günleri’nin final yemeğine Başkan Seçer ve eşi Meral Seçer, Adana
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve eşi Nuray Karalar,
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve eşi Nazan Savaş,
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi ve İzmir
Köy-Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Neptün Soyer ile kızı Defne
Soyer, bazı milletvekilleri ile sivil toplum örgütü temsilcileri
katıldı.


“Vatandaşlarımızı bu güzelliği görmek için getirebilirsek
ekonomik hayatımıza önemli katkılar yapabiliriz”


Başkan Seçer, Gastronomi Günleri kapsamında Tarsus mutfağının
eşsiz lezzetlerini hep beraber tattıklarını ve Slow Food’un bu
etkinliklere ayrı bir değer kattığını ifade ederek, Slow Food’un
yeni bir konsept ve anlayış olduğunu vurguladı. Seçer, “Bölgemiz
her konuda zengin olduğu gibi, yeme içme konusunda da son derece
zengin. Yemeyi, içmeyi sevince de böyle güzel yemekler, lezzetler
ortaya çıkıyor. Bunun yanında da muazzam bir sofra kültüründe
benzeşmemiz var. Kendi içimizde, kendimizi ikna etmekle, kendimizi
memnun etmekle, kentlerimizi, şehirlerimizi zenginleştiremeyiz.
Kentimizin dışından vatandaşlarımızı Türkiye sınırları içinde ya da
komşu coğrafyalardan, Avrupa’dan, diğer ülkelerden insanları buraya
bu güzelliği görmek için getirebilirsek, o zaman hem sosyal
hayatımıza hem kültürel hayatımıza hem de ekonomik hayatımıza
önemli katkılar yapabiliriz” dedi.


Artık bu yeni dönemde belediyeciliğin sadece rutin işleri
kapsamadığını dile getiren Seçer, “Yeni dönemde büyükşehir belediye
başkanlığı rutin işlerin yanında birçok konuyu da kapsayan
görevlerden oluşuyor. En iyi şekilde, en layıkıyla yapmaya
çalışıyoruz. Ama benim bir şansım var. Lütfü Başkan ve Zeydan
Başkan gibi iki değerli hocam var. Ben daha onların yanında yeni
bir belediye başkanıyım. Bu konuda onlardan edineceğim çok görgü ve
deneyim var. Bu insanlar da kentlerine emeklerini, yıllarını, alın
terlerini verdiler. Kendilerini takdirle izliyorum. Onlardan çok
ders çıkarıyorum” diye konuştu.


“Dünyanın hiçbir yerinde bu coğrafyaya benzeyen başka bir
coğrafya yok”


Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar da
konuşmasında, böyle bir coğrafyada ve lezzet dünyasında doğmanın,
yaşamanın büyük bir şans olduğunu ifade ederek, “Dünyanın hiçbir
yerinde bu coğrafyaya benzeyen başka bir coğrafya yok. Bu yörede
toplam 600’e yakın lezzet var. Birbirine yakın yemekler ama
hepsinin olağanüstü lezzeti ve ayrı tadı var. Bir kentte ne kadar
zenginlik varsa, o kentin yaşaması ve değerlendirmesi gereken,
Türkiye’nin değerlendirmesi gereken, hatta dünyaya açılması gereken
ne kadar zenginlik varsa onu tanıtmak da bizim görevlerimizin
başında geliyor” ifadelerini kullandı..


“Bu güzelliklerin lezzeti paylaştıkça artıyor”


Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise bu coğrafyada
Urfa’dan Mersin’e kadar nereye dokunulsa tarih ve kültür
fışkırdığını vurgulayarak, şunları söyledi: “Hem de çeşit çeşit.
Bütün bu güzelliklerin yanında insanlarımızın güzel yemekleri de
fışkırıyor. Biz o güzel yemekleri Urfa’dan Mersin’e, Tarsus’a kadar
tatmanın zevkini yaşıyoruz. Bu güzellikler paylaştıkça güzelleşir,
paylaştıkça lezzeti artar, paylaştıkça cebimize, ekonomimize katkı
sağlar. Biz bunu Türkiye olarak yeni keşfettik. Mersin’de de
gerçekten çok güzel bir yemek kültürü var. Çok güzel tarihi eserler
de var. İnsanların manevi dünyasına hitap eden, Hıristiyanlık
öncesi birçok manevi şahsiyetin yaşadığı çok önemli bir coğrafyada
yaşıyoruz. Tabi bütün bu güzellikler, güzel yemekler, güzel
çeşitler doğurmuş. Bizim bu çeşitleri dünyayla paylaşmamız lazım.
Onun için buradayız. Biz el ele vereceğiz. Hep birlikte bu
coğrafyanın birikimlerini, lezzetlerini dünyayla paylaşacağız.
Paylaşırken de kol kola girip birlikte hareket etme tarzını
yakalayacağız.”


Yorumlar