Anasayfa /  Politika

Bakan Selçuk: "Okullarımızdaki dallar arasında örtüşmeyi sağlayamazsak burada sahici bir ekonomi - eğitim ilişkisi kuramayız"

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk," Eğer Biz Mesleki Eğitim Dolayısıyla Eğitim Ve Ekonomi Arasındaki İlişkiyi Gerçekçi Bir Zemine Oturtmazsak Bizim Bütün Öğrencilerimizin Üniversite Mezunu Olmak Gibi Bir Hevesi Doğabilir. Bu Türkiye İçin İstihdam Ve Üretim Politikalarında Ciddi Bir Tıkanmaya Sıkışmaya Yol Açabilir. İllerimizdeki Sektörlerle Okullarımızdaki Dallar Arasındaki Bu Örtüşmeyi Sağlayamazsak Burada Sahici Bir Ekonomi-eğitim İlişkisi Kuramayız.bizim Davamız Çocuk Derdi, Bu Ülkenin Geleceği Derdi" Dedi.

Abone ol
Abone ol 26 Eylül 2019 12:27

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk," Eğer biz mesleki eğitim
dolayısıyla eğitim ve ekonomi arasındaki ilişkiyi gerçekçi bir
zemine oturtmazsak bizim bütün öğrencilerimizin üniversite mezunu
olmak gibi bir hevesi doğabilir. Bu Türkiye için istihdam ve üretim
politikalarında ciddi bir tıkanmaya sıkışmaya yol açabilir.
İllerimizdeki sektörlerle okullarımızdaki dallar arasındaki bu
örtüşmeyi sağlayamazsak burada sahici bir ekonomi-eğitim ilişkisi
kuramayız. Bizim davamız çocuk derdi, bu ülkenin geleceği derdi"
dedi.


Son 10 yılda 29 adet faydalı model ve patent söz konusu iken bu
sene içerisinde 100’den fazla patent ve faydalı model bekliyoruz.
Bunun alt yapısını kurmuş bulunuyoruz.


Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği(TOBB) tarafından düzenlenen Türkiye Eğitim Meclisi
Toplantısına katıldı. Mesleki eğitimin büyük önem taşıdığını ifade
eden Bakan Ziya Selçuk," Biz Türkiye’deki tüm sektörlerle, 53
sektörün tamamıyla tek tek görüşüp, çalıştaylar yaptık. Kimi zaman
birkaç kez başkanımızın riyasetinde tüm sektörlerin topluca bir
arada toplantıya davet etme imkanımız oldu. Bunun neticesinde
eğitimin ekonomi, demokrasi ile ilişkisini çok daha güçlü bir
zeminde nasıl atabileceğimizi tartışma fırsatı bulduk. 2023 eğitim
vizyonunda ortaya konulduğu gibi eğitim sınıflarda olup biten,
okullarda yaşanagelen süreç değildir. Eğitim hayat sahnesinin
tamamını kapsaması gereken hayat sahnesinin tümüne etkide bulunması
gereken bir süreç" dedi.


"Son 10 yılda 29 adet faydalı model ve patent söz konusu iken;
bu sene içerisinde 100’den fazla patent ve faydalı model
bekliyoruz"


Yapılan çalıştaylarla sektörlerin ihtiyaç profilinin
oluşturulduğunu ifade eden Bakan Selçuk,"Sektörlerimizin
ihtiyaçlarını gözden geçirirken ithalat analizi gibi, dış ticaret
açığı analizi gibi, illerimizdeki sektörlerin dağılımıyla aynı
illerdeki meslek okullarımızın dağılımı arasında nasıl bir örtüşme
olduğuna dair çözümlemeler gibi çok sayıda çalışma yapma fırsatımız
oldu. Çalışmaların temel gerekçesi veriye dayalı bir yönetim,
ortaya koyma gayretiydi. İllerimizdeki sektörlerle okularımızdaki
dallar arasındaki bu örtüşmeyi sağlayamazsak burada sahici bir
ekonomi - eğitim ilişkisi kuramayız. Bu konuda oldukça düşük bir
ilişki söz konusu. Bunu önümüzdeki bir iki yıl içinde rahatlıkla
yükseltebiliriz. Son 10 yılda 29 adet faydalı model ve patent söz
konusu iken bu sene içerisinde 100’den fazla patent ve faydalı
model bekliyoruz. Bunun alt yapısını kurmuş bulunuyoruz" diye
konuştu.


"Bu Türkiye için istihdam ve üretim politikalarında ciddi bir
tıkanmaya sıkışmaya yol açabilir"


Özel sektöre mesleki eğitim açma imkanının verildiğini kaydeden
Bakan Selçuk," Bir çok ülkede sık sık örnek verilen ülkelerden biri
Almanya’dır, Mesleki eğitimde özel sektör oranı yüzde 84 oranında,
bizde yüzde 4 buçuklar seviyesinde. Bu alt yapı kurulmadan özel
sektörün buraya bir yönelim göstermesi beklenemez. Bunun yasal alt
yapısının , donanımsal alt yapısının, öğretmen ihtiyacı ve eğitim
alt yapısının kurulması söz konusu olmadan özel sektörün bu tür
girişimde bulunmasının önü açılmış olmuyor. Bunların tamamı hayata
geçti. Askerlikle ilgili kolaylıklar getirildi. Eğer biz mesleki
eğitim dolayısıyla eğitim ve ekonomi arasındaki ilişkiyi gerçekçi
bir zemine oturtmazsak bizim bütün öğrencilerimizin üniversite
mezunu olmak gibi bir hevesi doğabilir. Bu Türkiye için istihdam ve
üretim politikalarında ciddi bir tıkanmaya sıkışmaya yol açabilir.
Söz konusu duruma İngiltere örnek verilebilir. İngiltere’de
öğrencilerin yarısı üniversiteye devam ediyor, yarısı etmiyor"
ifadelerini kullandı.


Bu eğitim sisteminin toplumun çeşitli katmanlarında çok farklı
işlerin yapılabilmesine imkan sağladığını ifade eden Bakan Selçuk
özel eğitim kurumlarının sorunlarına ilişkin çalışmaların devam
ettiğini belirterek," Bu temenni ile olmaz, alt yapı kurmakla,
dijital bir takım sistemleri hayata geçirmekle olur. Bu mevzuat alt
yapısıyla ilgili kanun hazırlamakla olur. Öğretmen eğitimi ile
olur. Bütün bu çabalarımız eğitim, demokrasi ve ekonominin bir sac
ayağını oluşturmakla ilgili. Özel eğitim kurum ve kuruluşları bu
sektörler içinde son derece hayati motor gücünde hüviyeti olan ve
Türkiye’nin eğitim öğretim standardını yükseltmekte çok gerçekçi
hedeflerle numuneler ortaya oyan bir sektör. Devletin yapmış olduğu
hizmetleri paylaşmak ve bu yükün altına bir nebzede olsa gayreti
olan bir sektör bu sektörün elbette bir çok kurs yayıncılık
sektörü, hepsi birlikte bir hizmeti, enerjiyi ortaya koyuyorlar.
Önünün açılması için bir takım standartların ortaya konulması, uzun
soluklu değerlendirilmesi şuanda yaşanan problemlerinin yaşanmaması
için bunların asgariye indirilmesine ilişkin neler yapılacağına
dair bir takım çabaların sergilenmesini içeriyor. Bu çaba öncelikle
bize düşer. Özel eğitim kurumlarında yaşana sorunlarla ilgili ne
tür tedbirler alınabilir. MEB olarak biz bir çözüm ortaya
koyamayız. Bunu sektörle beraber konuşarak danışarak yapabiliriz
Önümüzdeki birkaç hafta içinde bizim bir teklifimiz olacak. Bir
taslak sunacağız . Bu dosyanın sadece bir taslak olduğunu özellikle
vurgulamak isterim. Bazı hususlarda istediğimiz adımları atamamış
olabiliriz, bunlar nihayetinde süreç içinde çözüp yolunu
açabileceğimiz iş ve işlemler. Bu toplantı vesilesi ile özel
eğitimle ilgili hangi işler olursa olsun bunların mevcut
problemlerini gözden geçirmek ve mevcut problemlerin geliştirmek
konusunda büyük bir fırsata sahibiz. Bu meclis özellikle uğraşsanız
da bundan daha iyisi olamaz. Bu meclis bizim için bir fırsattır.
Başkanımızla birlikte bir çok çözülemeyen meseleyi masa başında
çözdük. Çok kısa sürdü. Bu konudaki sevinci memnuniyeti iş
insanlarından defaten ifade edilmesi bizi memnun ediyor. Bu yolun
başı çok çok alacağımız yolar var. TOBB ile beraber biz bu yolların
hepsini alırız. Bizim davamız çocuk derdi, bu ülkenin geleceği
derdi. Bununla ilgili her türlü gayreti imkanlarımız çerçevesinde
ele alınacağının bilinmesini isterim" diye konuştu.


"TOBB olarak yıllardır dile getirdiğimiz, ama bir türlü hayata
geçiremediğimiz bir adımı attık”


TOBB ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğinde yıllardır
çözülemeyen sorunların kısa sürede çözüme kavuşturulduğunu ifade
eden TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu,”Eğitim, geçmişin ya da
bugünün meselesi değil, geleceğin meselesidir. Bugün eğitimde
alacağınız bir karar, sadece bugünü değil, gelecek on yılları
etkiler. Eğitim aynı zamanda, bir insanın hayat akışını en çok
etkileyen olgudur. Alınan ilk eğitimden, hayatı şekillendiren
yükseköğretime kadar, eğitim sisteminin içinde yoğurulur
insan.Hatta, hayat boyu öğrenme sayesinde, son nefesimize kadar
eğitim devam eder. Bir insanın karakterinin oturmasında, hayata
bakış açısının oluşmasında, ilk ve orta eğitimin önemi şüphesiz
büyüktür. Bir binanın temeli nasıl önemliyse, bir insanın temelini
de ilk ve orta eğitim oluşturur. Dolayısıyla anaokulundan/kreşten
başlayıp, üniversiteye kadar geçen sürede, çocuklarımızı iyi
eğitimli, iyi donanım sahibi yapmalıyız. İşte bu sebeple, ilk ve
orta eğitim asla göz ardı edilmemesi gereken bir alandır. İş
dünyası olarak, ilk ve orta eğitimin yanında, mesleki eğitimi de
çok önemsiyoruz. Sayın Bakanımızın liderliğinde, TOBB olarak
yıllardır dile getirdiğimiz, ama bir türlü hayata geçiremediğimiz
bir adımı attık” dedi.


"Özel eğitim kurumları; eğitimde eşitsizliği azaltıyor, fırsat
eşitliği sunuyor"


Milli Eğitim Bakanlığı, TOBB ETÜ, TOBB ve Oda-Borsalar olarak
mesleki eğitimde işbirliğini başlattıklarını sözlerine ekleyen
Hisarcıklıoğlu,”Sektörlerin ve günümüzün niteliklerine göre
hazırlanan, yeni ve dinamik bir mesleki eğitim modeline geçiyoruz.
Bu kapsamda 81 ilde 81 meslek lisesi, protokol kapsamına
alındı.Oda-Borsalarımız vasıtasıyla, mesleki eğitimin dinamik,
sanayinin, ticaretin ve tarımın ihtiyaçları doğrultusunda
tasarlanmasını sağlıyoruz. Bu pilot projeyle geliştireceğimiz,
kamu-özel sektör ortak yönetim modelini, daha sonra tüm mesleki
eğitim sistemine yaygınlaştıracağız. Böylece, özel sektörün,
mesleki eğitimde rolü artacak, söz sahibi olacak. Buradan mezun
olacak meslek liseliler, iş hayatına hazır bir şekilde yetişecek.
Kısacası buradan mezun gençlerimiz, ara elman olmayacak, aranan
eleman olacak. Eğitimde, kalite ve rekabet açısından da özel eğitim
kurumlarını çok önemsiyoruz. Özel eğitim kurumları; eğitimde
eşitsizliği azaltıyor, fırsat eşitliği sunuyor. Ülkemizin
geleceğini oluşturacak, bugünün gençlerinin yetiştirilmesinde, özel
eğitim kurumları olarak, kendimizde sorumluluk hissediyoruz.
Ülkemizin muasır medeniyet seviyesine ulaşmasında en çok ihtiyaç
duyduğumuz alan beşeri sermayedir. Bu beşeri sermayeyi de,
nitelikli bir ilk, orta ve mesleki eğitimden geçmiş gençlerimiz
oluşturur.


İşte biz bu vizyonla özel eğitim kurumları olarak
çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.


Yorumlar