GEÇMİŞE DOĞRU İLERLEMEK 

 “Bazen insan geri gitmek, gerçekten geri gitmek zorunda kalır; o ana nasıl geldiğini anlamak ve sonra ileri gidebilmek için.”

EZGİ KAYGISIZ ezokaygisiz@gmail.com

GEÇMİŞE DOĞRU İLERLEMEK 

 “Bazen insan geri gitmek, gerçekten geri gitmek zorunda kalır; o ana nasıl geldiğini anlamak ve sonra ileri gidebilmek için.”

 İnsanlar daima hareket halindedir. Durmadan ilerler. Ancak bazen geriye doğru da ilerleyebiliriz; farkında olmadan ya da olarak..

Gittiğimiz yerde bizi aydınlatacak bir ışık yoksa nerede olduğumuzun da bir önemi yoktur. Karanlık bir yerde ya ışık biz olmalıyız ya da ışığı bulup, ortaya çıkmasına yardımcı olmalıyız. 

Kasvetli, karanlık ve çamurlu bir yoldan da geçebiliriz pekala. Yolda ilerlerken de cayabiliriz; vazgeçebiliriz. Alışılmışın dışında olmayarak, yol bizi nereye götürürse de diyebiliriz; hedeflerimizi ve hayallerimizi hiçe sayarak.. Aynı zamanda yolun bizi değiştirmesine de fırsat verebiliriz ve bu hüsranla da sonuçlanabilir.

 Peki, o yola girmemeli miyiz?

 Sonuç olarak bu kadar risk varsa gerçekten yeni yollar keşfetmeye değer mi?

Değmez mi?

 Riskleri bilirsek ve sonuçlarını göz ardı etmezsek neden o yola girmeyelim? Duramayız ama temkinli olabiliriz. Yanlış yollara da girebilir, yorulabiliriz ama sonunda bir şeyler bulacağımız kesin. Her yolculuk armağanını beraberinde getirir. Ama ya, pes edersek?

 Keşke her şey avucumuza düşse, değil mi? Ama o kadar kolay değil ne yazık ki.. Çoğu zaman elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Hep bildiğimiz yollardan gidip, yeni şeyler keşfetmemizi sağlayacak yolları görmezlikten gelip, elimizdekilerle yetinmekle gerçek anlamda ilerleyemeyiz. Ayrıca sonunda bulacağımız şey de bize yeni şeyler elde etme imkanı verecek. Ama sadece ileriye gitmeliyiz; geriye doğru ileri değil! Çünkü işte o zaman yeni bir anahtarla ödüllendirilebiliriz ve o anahtar ancak başka kapıların da açılmasına vesile olacak yeni bir kapıyı aralayabilir.

 İnsanlık ancak ileriye -sadece ileriye- gidebilirse yeni bir şeyler keşfedebilecek keza bizler de öyle. Geçmişimizle biziz, bütünüz ancak geçmişteki başarı ya da başarısızlıklarımızla var olmak yerine hep yeni sis perdelerini aralamayı tercih etmeliyiz. Bu da ancak geriye doğru değil ileriye doğru hareket halinde olmamızla gerçekleşecek. Ampulü bulduk evet ama şimdi ışığı yakmalıyız aksi halde ampul sadece ampul olarak kalacaktır. Geçmişe doğru ilerleyeceksek bile bu sadece geleceğimiz için olmalıdır.

Tüm yazılarını göster