Adnan Oktar grubunun aylık geliri 'pes' dedirtti
Adnan Oktar ve grubunun, aylık kazancının 10 milyon dolara vardığı iddia edildi. Oktar ve grubunun 86 şirketi, 2 vakfı ve 1 derneğine kayyum atandı. Kayyum atanan 2 vakıf ve 1 derneğin isimleri belli oldu.
Abone olİtanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube ekiplerinin önceki gün 4 ilde Adnan Oktar ve grubuna yönelik yaptığı operasyonda gözaltına alınan kişi sayısı 182'ye yükseldi.
Polis ekiplerinin 53 kişiyi yakalamak için çalışmaları aralıksız olarak devam ediyor. Operasyon kapsamında ele geçirilen ve el konulan şirketler, değerli malzeme, paralar, antika eşyalar, silahlarla ilgili sayım ve kontroller ise devam ediyor.
KAYYUM ATANAN 2 VAKIF VE DERNEK BELLİ OLDU
Mali polis Oktar ve grubuna yönelik yaptığı çalışmalarda grubun
finans kaynaklarını da incelemeye aldı. Operasyon kapsamında polis
ekipleri şüphelilerin 86 şirketi, Teknik ve Bilim
Araştırma Vakfı, Milli Değerleri Koruma
Vakfı ve İstanbul Genç Girişimciler
Derneği'ne el koydu. Söz konusu kurum ve kuruluşlara
kayyum atandı.
AYLIK GELİRİ 10 MİLYON DOLARA KADAR
ULAŞIYOR
İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri yaptığı 2
yıllık çalışma süresinde Adnan Oktar ve grubunun, aylık kazancının
10 milyon dolara kadar vardığını tespit etti.
OKTAR'IN İZNİ İLE DOKTORA GİDEBİLİYORLAR
Polis ekiplerinin tespitlerinde Adnan Oktar ve grubunun elde
ettikleri paranın bir miktarını şüpheli erkeklerin lüks araçlar
kullanarak, lüks giyim ve yaşam sürerek yeni kadınlar
kandırılmasında kullanılıyor. Emniyet kaynaklarının iddiasına göre,
Adnan Oktar'la aynı villada yaşayan 'Kedicik'
olarak adlandırılan ve birlikte televizyon programı yaptığı
kadınlar sürekli olarak ev hapsinde tutulduğu, Oktar'ın izni ve
yanlarında korumalar olmadan doktora bile gidemiyorlar.
LÜKS GİYİMDEN SONRA EN FAZLA MASRAF MAKYAJ
MALZEMELERİNE
Polis ekipleri, kadınların giyim ihtiyaçları için bile dışarıya
çıkartılmadığını ileri sürerken, bu ihtiyaçlar da Adnan Oktar
tarafından karşılanıyor. İddiaya göre, kadınlar istediği ürünü ve
bedenini Oktar'a iletiyor. Oktar ise yurtdışında bulunan en lüks
markalardan istenen ürünü yeni sezon tüm renkleri ve modellerini
satın alıyor. Böyle bir alışveriş için en az yarım milyon liraya
yakın harcama yapılıyor.
HİÇ KULLANILMADAN ÇÖPE ATILAN SIFIR ÜRÜNLER
Eve teslim edilen ürünleri Oktar kadınlara veriyor. Evde tutulan kadınlar, gelen çok sayıda üründen istediğini alıyor ve kullanıyor. Gelen diğer sıfır ürünler ise evde temizlik malzemesi olarak kullanılıyor veya tanesi maksimum 50 bin lira olan sıfır ürünler hiç kullanılmadan çöpe atılıyor. Oktar'ın giyimden sonra en fazla masrafın ise yurtdışında üretilen lüks makyaj malzemelerine yapıldığı ileri sürülüyor.
YAYINCILIK ŞİRKETİ VE A9 TV ÖNEMLİ GELİR
KAPISI
Emniyet kaynaklarının iddiasına göre, Adnan Oktar ve grubunun en
önemli para kaynaklarından ikisi yayıncılık şirketi ve A9
Televizyon kanalı olduğu tespit edildi. Polis, yayıncılık
şirketinin bastığı kitap ve broşürlerle kazanılan paranın sisteme
sokulduğunu belirledi.
GÜVEN KAZANMA YÖNTEMİYLE ULUSLARARASI
VURGUN
Polis ekipleri, yaptığı incelemelerde Oktar ve grubunun ticaret
yaparken kullandıkları usulsüzlükleri de ortaya çıkardı.
Şüphelilerin kullandığı bir yöntem iddiaya göre şu şekilde işliyor;
uluslararası şirketlerle ticaret yaparken ilk 10 işlemde yüklü
ödemeleri zamanından önce yapıyor. Karşıda bulunan firmaların bu
şekilde güvenini kazanılıyordu. Firmalar arasında daha rahat bir
alışveriş gerçekleşmeye başlayınca yüklü ürün alımı yapılıyor fakat
ödemesi yapılmıyordu.
KREDİ ÇEKİLİP ÖDENMEDEN, DEVREDİLEN
ŞİRKETLER
Polis ekipleri yaptığı tespitlerde grubun bir başka yönteminin ise
düzenli ve yüksek meblağlarda uluslararası ticaret yaparak
firmaların bankalarda olan notunu olumlu yönde yükselttiklerini
belirledi. Grubun daha sonra bankalardan şirketler adına yüklü
miktarlarda kredi çektiği, firmaları yeni kişilere devrederek ödeme
yapılmadığı belirtiliyor.
LÜKS FİRMALARIN İSİM BENZERLİĞİYLE YENİ
ŞİRKETLER
Mali polisin belirlediği bir başka yöntemin ise yurtdışında bulunan
ünlü ve lüks şirketlerin isimlerine yapılan ufak değişikliklerle
yeni şirketler kurarak o şirketmiş gibi işlem yapma ve özellikle
yurtdışında bulunan firmalar üzerinde etki kurarak güven
sağladıktan sonra yapılan vurgunlar olduğu belirlendi.