Anasayfa /  Medya

Müge Anlı'dan tarihi rekor!

Yazar Yüksel Aytuğ, Müge Anlı ile Tatlı Sert programında ortaya çıkan cinayetleri, Müge Anlı'nın tarihi rekoru olarak okuyucularıyla paylaştı. İşte detaylar...

Abone ol
Abone ol 14 Şubat 2019 16:15

Salı günü Müge Anlı'nın atv'deki 'Tatlı Sert' programını izlerken gözlerime inanamadım. Bir program içinde tam dört cinayet vakası aydınlatıldı. Bu başarıya futbol deyimleri bile yetmiyor; hattrick artı bir yani....

Varan 1: Sevilay Aha, 2011 yılından beri ulaşamadığı annesi Seher Okusal'ı aramak Müge Anlı'ya başvurdu.

18 yaşındaki Sevilay, 2015 yılında teyzesi Peri Hanım'dan bir haber aldı. Peri Hanım ona; "Anneni dayın Mevlüt Okusal öldürdü" dedi.

Müge Anlı, bu çarpıcı iddianın odağındaki Mevlüt Okusal'a ulaşarak yayına davet etti. Mevlüt Okusal iddiaları reddederken, eski eşi Müge Anlı'ya giderek; "Mevlüt, Seher'i öldürdü" dedi ve Seher'in öldürüldükten sonra gömüldüğü yeri gösterdi.

Bu itirafın ardından Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri harekete geçti.

Önce kayıp kadının kardeşi Mevlüt Okusal gözaltına alındı. Ardından bahsi geçen bölgede kazı çalışmaları başladı. Daha fazla dayanamayan Mevlüt Okusal, sorgusunda ablasını öldürdüğünü itiraf ederken, kazı çalışmaları sırasında Seher Okusal'a ait kemikler bulundu. Ardından hakim karşısına çıkan Mevlüt Okusal, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Varan 2: Kayseri'de lise öğrencisi 16 yaşındaki Filiz Karadavut, 17 Eylül 2006 günü kayboldu. Filiz'e ait bir iz bulunamadı. Dosyasına 2007 tarihinde takipsizlik verildi.

Ancak anne Durna Karadavut, ifade vererek; "Aile içinde huzursuzluk olmaması için söylemediğim bir şeyi söylemek istiyorum. Kızım Filiz'in kaybından damadım Umut Çakırer'i şüpheli görüyorum.

Ondan şikayetçiyim" dedi ve soruşturma tekrar başladı.

Enişte Umut, teknik takibe alındı. Altı aylık takibin ardından ekipler, geçtiğimiz Haziran ayının 26'sında Umut Çakırer'i gözaltına aldı. Çakırer, cinayet büroda gözaltındayken suçunu itiraf etti. Filiz'i iple boğduktan sonra cesedi bir mağaraya koyduğunu anlattı. Ancak Filiz Karadavut'un cesedine ulaşılamadı. Eşinin itirafına karşılık abla Çiğdem Çakırer'in iddiası çok farklıydı.

Kocasının tutuklanmasının ardından Çiğdem Çakırer, Müge Anlı'ya başvurarak;

"Benim kocam suçsuz. Ona iftira atıyorlar. Kardeşim yaşıyor.

Kaybolduktan sonra onu gördüm. Kardeşime seslenmek istiyorum. Ortaya çıksın" dedi. Bunun üzerine Müge Anlı, tüm aileyi stüdyoya davet ederek Filiz Karadavut olayını tekrar ele aldı.

Anne Durna Karadavut, kızı Çiğdem Çakırer'in doğru söylemediğini aktardı. Müge Anlı, o günlerde yaşananları Çiğdem Çakırer ile konuşmaya devam ederken Çiğdem Çakırer, eşinin cinayeti işlediğini kendisine itiraf ettiğini söyledi. Geçtiğimiz pazartesi günü Kayseri Ağır Ceza Mahkeme'de görülen duruşma sonucunda enişte Umut Çakırer, tasarlayarak adam öldürme suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Varan 3: Feride Ercan, Kırıkkale'deki evinde yalnız yaşıyordu. 20 Ocak günü esrarengiz biçimde kayıplara karıştı. Feride Ercan'ın yeğeni Emre Ercan, halasının kaybından sosyal medya üzerinden tanıştığı 45 yaşındaki evli ve iki çocuk babası Hikmet Yalçınkaya'yı sorumlu tutuyordu.

6 Şubat'ta Müge Anlı'ya giden Yalçınkaya, Feride Ercan ile hiçbir ilgisinin olmadığını söyledi. Ancak programa bağlanan görgü tanıkları;

Feride Ercan ile Hikmet Yalçınkaya'nın sevgili olduğunu, görüştüklerini ve hatta Feride Hanım'ın Yalçın Bey'i bu ilişkiyi eşine söylemekle tehdit ettiğini anlattı.

Bununla birlikte kaybolduğu gün Feride Hanım'ın en son Yalçın Bey'le birlikte olduğu tespit edildi. Müge Anlı'nın ortaya çıkardığı bu gerçekler üzerine köşeye sıkışan Hikmet Yalçınkaya, cinayeti itiraf etti ve tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Varan 4: Kırkkale'de iki çocuk annesi 33 yaşındaki Sibel Gökbulut, 1 Şubat günü kayboldu. O gün en son erkek arkadaşı Ömer Gökçe ve beraberindeki Özercan Akpınar ile Ergun Demirbaş'la birlikte Karacalı köyündeki bir bağ evine gitmiş ve adı geçen üç kişi hayatlarına kaldığı yerden devam ederken Gökbulut kayıplara karışmıştı.

Kaybolduktan 10 gün sonra 11 Şubat'ta Müge Anlı'nın programına çıkan anne, o üç kişiden şüphelendiğini anlattı.

Aynı zamanda anne Gökbulut;

"Kızım kaybolmadan üç gün önce 'Kaybolursam beni Müge Anlı'da arayın' demişti.

Üç gün sonra kayboldu. Ben de şimdi burada kızımı arıyorum" dedi.

Kayıp genç kadının kardeşi Sercan Gökbulut ise;

"Sevgilisi Ömer, ablamı dövmüştü. Öldürmekle tehdit ediyordu" şeklinde bir açıklama yaptı. Bunun üzerine Müge Anlı'ya bağlanan Ömer Gökçe; "O gece ben de dövüldüm" diyerek kendisini savunmaya çalışsa da ardından Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındı. Sibel Karabulut'u arama çalışmaları başladı ve cesedi, bahsi geçen bağ evi yakınlarındaki su kanalının içerisinde bulundu.

Gökçe ise çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Bunların tümü, Anlı'nın programının bir gününde sonuca ulaştırılan cinayet vakalarıydı.

İzleyince Müge Anlı ve ekibine alkış mı tutsam, yoksa bunca cinayet bolluğunun içinde yaşadığıma kahrolup karalar mı bağlasam, bilemedim...


Yorumlar