Anasayfa /  Keyifli Haberler

Soyunun

Abone ol
Abone ol 09 Aralık 2018 08:33

Doktor akşama kadar saatlerce hasta baktıktan sonra bekleme salonuna girip orada sohbet eden bir kadınla bir erkeği görünce “ Siz ikiniz.. Buyurun..” demiş, onlar içeri girer girmez kadına “ Siz soyunun..” demiş, Kadın soyunurken heyecanlanıp kızarıp bozarınca adama dönüp “ Hanımefendi hep böyle midir?..” diye sormuş,

“ Bilemiyorum..” demiş adam, “ Kendisiyle daha biraz önce sizin bekleme salonunda karşılaştık..!”

Bonus fıkra:

Minik oglan bahçede oynarken, babasinin arabasiyla sokaktan geçip, ormana dogru gittigini görmüs. Merak bu ya. O da arabayi izleyerek ormana gitmis.

Bir de ne görsün. Babasi ile teyzesi arabanin yaninda durmus öpüsüyorlar. Çocuk bu ya, gördügünden etkilenmis durumda kosarak eve dönmüs, nefes nefese heyecanli bir sekilde annesine, “Anne, anne. Biraz önce babami ormanda” derken annesi sözünü kesmis ve “Dur biraz. Nefes al. Sakinles. Öyle anlat” demis.

Oglan sakinlestikten sonra devam etmis, “Bahçede oynarken babamin arabasiyla ormana dogru gittigini gördüm. Ben de ormana gittim. Orada babami teyzemle öpüsürlerken gördüm. Bir süre sonra babam ceketini, teyzemde gömlegini çikardi. Sonra arabanin arka koltuguna geçtiler”.

Anne çocuga dönmüs, “Dur bakalim, ne kadar ilginç bir öykü bu. Devamini anlatma, sakla. Aksam yemeginde babanla beraberken bitirirsin. Sen bu öyküyü bitirirken babanin suratini görmek istiyorum”. Aksam olmus, yemege oturmuslar. Anne çocuga dönmüs; “Bu gün neler yaptigini bize anlatsana” demis.

Oglan baslamis; “Bahçede oynarken babamin arabasiyla ormana dogru gittigini gördüm. Ben de ormana gittim. Orada babami teyzemle öpüsürlerken gördüm. Bir süre sonra babam ceketini, teyzemde gömlegini çikardi. Sonra arabanin arka koltuguna geçtiler. Ardindan geçen sene babam seyahatteykenn senin Amcamla yaptigin seyden yaptilar”.



Kapitalizm Hikayesi



Kapitalizmin iç yüzünü anlatan ufak bir fıkra,

Bir zamanlar köyün birine bir adam gelmiş ve tanesi 10$ ‘dan maymun alacağını söylemiş. Köyde çok maymun olduğu için köylüler sevinçle ormana koşup maymunları yakalamaya başlamışlar.

Adam, binlerce maymunu 10$ dan satın alınca ortalıkta maymunlar azalmış, yakalaması zorlaşmış.





Köylüler tam maymun yakalamaktan vazgeçecekken adam tanesine 20$ vereceğini söylemiş. Tekrar heveslenen köylüler tekrar maymunları yakalamaya başlamışlar.



Bir süre sonra da fiyatı 25$ a çıkarmış. ancak bırak yakalamayı, maymuna rastlamak bile çok zorlaşmış.

Bunun üzerine adam fiyatı 50$ a çıkardığını, ancak kendisinin işi olduğu için şehre gitmesi gerektiğini, yardımcısının onun yerine alım yapacağını söylemiş.

O yokken yardımcısı köylülere demiş ki; şu büyük kafesteki maymunlar var ya ben onların tamamını size tanesi 35$ dan satayım, siz de adam gelince ona 50$ dan satarsınız.

Köylüler bütün birikimlerini bir araya toplayarak bütün maymunları satın almışlar. Sonra ne adamı nede yardımcısını bir daha gören olmamış.

1 milyar insanın susuz

2 milyar insanın elektriksiz

3 milyar insanın aç yaşadığı kapitalist bir dünyada bu hastalığa konulmuş basit bir teşhis, basit bir fıkradır…





Yeşilaycı



bıyıkları cigaradan sararmış dayı parkta bankta oturmuş, keyifli keyifli cigarasını tüttürüyormuş, yanına yeşilaycı biri oturmuş. sigaradan rahatsız olduğunu hissettiren eleman dayıya dönmüş,

-eleman: merhaba, uzun zamandır sigara içiyorsunuz galiba,

-dayı: 40 senedir içerim.

(dayının bıyıklarına bakarak) -eleman: çok içiyorsunuz galiba,

-dayı: günde 2 paket içerim.

-eleman: peki alkol alıyor musunuz?

-dayı: her akşam demlenirim.

-eleman: mesela 40 yıl her gün 2 paket sigara içmeseniz şu rezidans sizin olabilirdi, üstelik her akşam demlenmeseydiniz gördüğünüz şu mercedes’e de sahip olabilirdiniz demiş.

cigarayı tüttürmeye devan eden dayı elemana dönmüş,

-dayı: sigara içiyor musun?

-eleman: hayır,

-dayı: alkol?

-eleman: ne alkol ne de sigara kullanırım. sağlık bir yana, keseme de zarar efendim.

-dayı: peki şu rezidans senin mi?

-eleman: hayır,

-dayı: ya şu mercedes?

-eleman: o da benim değil.

sigaradan son bir fırt çeken dayı elemana dönerek,

-dayı: işte o gördüğün rezidans da, şu karşıdaki mercedes de benim.

-eleman: …


Yorumlar