Sevin, sevilin…

 Hayatta acının gücünün farkına vardığım zaman çok şaşırdım. Gözlemlerimi sizlerle de paylaşmak istiyorum.

  Acı, hüzün, ötekileştirme aslında kendi içinde çok büyük bir birleştirici etkiye sahip. Bu duygu durumundan ister bireysel ister toplumsal olarak çıkmak isteyelim "bir olmamız"  gerektiğini hatırlıyoruz. 

  Şu anda tüm Dünyanın gündeminde olan, sırf ten rengi diğerinden farklı diye "nefes alamıyorum" derken katledilen bir can var ortada! Bunun hakkında duygularımı yazmaya gerek duymuyorum çünkü içinde azıcık vicdan duygusu olan her bireyin benim gibi derin bir acı hissettiğine eminim. 

  Ben acının birleştirici yanını mercek altına almayı tercih ediyorum; yapılan bu insanlık dışı katliamın ardından ne kadar büyük bir kitle başkaldırdı. 

  Geçtiğimiz günlerde Gezi Parkının 7. yıl dönümünü yaşadık. Birlikten doğan gücün güzel sonuçlanan, apolitik gençliği dahi, hatta 7'den 70'e bir toplumun her kesiminden insanları bir araya getirdi ve başarının ancak bir olup, sesimizi çıkarmakla geleceğini gördük.

  Bireysel acıları ele aldığımızda ise "en yakın dostunuzun" derde ortak olduğunda sorunu çok daha kolay atlattığınıza eminim.

  Farklı bir gözlemim ise; bir insana yakınlık hissetmemizin en kolay yolu anlaşıldığımızı hissetmek, dayanışma grupları buna örnek olabilecek nitelikte. İstisnalar için söz meclisten dışarı ama ortak acılarda buluşmak insanları daha kolay birleştiriyor.

  Çevrenize iyice bir bakın, en derinden hissettiğiniz kalbinizde yer bulan insanlar sizinle benzer acıları paylaşmış olanlardır, sanırım daha kolay empati kurabildiğimizden kaynaklanıyor bu durum.

  Yara almaktan korkmayın. Bu sözümle tedbirsizliği kast etmiyorum. Ancak yaralarımızı esasen size tecrübe kazandırdığı öğrenmenize, olgunlaşmanıza, bir adım öteye geçmenize neden olduğunu da aklınızdan çıkarmayın.

  Hayat uzun bir yol ve iyi kötü tecrübeler bütünlüğüne yaşam diyoruz.

  Yaşadığınız her sorun, size bir şey öğretmek için karşınızda korkmayın ve bu olay bana ne öğretti diye sorun , hayata öğrenmek için geldik.

  Benim öğrendiğim en güzel şey; her şeyin başı "sevgi". Sevmeyi öğrenin, çocuklarınıza da sevmeyi öğretin. İnsanları sevin, tüm farklılıklarıyla sevin, hepimiz aynı olsak hayat çok renksiz olurdu. Anlamaya çalışın, herkesin tecrübeleri ayrı  öğrenimleri, yaklaşımları ayrı saygı duyun. Doğayı sevin, varlığımızı sürdürebilmemiz onun varlığına bağlı. Hayvanları sevin var oluşumuzun temelinden beri onlardan çok şey öğrendik ve bize muhtaçlar.

  Aynı Dünyayı paylaşıyoruz ve daha güzel kılmak ancak sevgiyle mümkün...

  Sevin, sevilin...

 


  Sevgi dolu günler...

 


   Simin Ayşe Usta

 

Yorumlar