Anasayfa /  Sağlık

Grip aşısında civa var mı, yok mu?

Grip aşısında civa var mı, yok mu?

Abone ol
Abone ol 07 Aralık 2016 16:51

Grip aşısı hakkındaki yanlış ve yanıltıcı bilgilere dikkat çeken Prof. Dr. Serhat Ünal, “Net olarak söylüyorum, şu andaki mevsimsel grip aşısı içinde civa yoktur” dedi.

Son zamanlarda artan şekilde medyada çeşitli kişilerin gerek grip hastalığının önemini azaltma, gerekse de aşılarla ilgili yanlış ve yanıltıcı bilgiler vererek halkı yanlış yönlendirdiğini görülmesi üzerine 14 Tıp Derneği ortak basın toplantısı düzenledi.

Ağır metalin aşının içinde ne işi var?

Toplantıda konuşan Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, grip aşısında ağır metaller olduğu iddialarına yanıt verdi. Ünal, “Ağır metalin aşının içinde ne iş var? Civanın vücuttan atılabilir türü kullanılıyordu. Civanın aşılar içinde kullanıyor olmasının nedeni, çoklu aşı yani içinde 10-20 doz varsa, enjektöre iğneyi sokup çıkarıp ve bir daha sokacağımız için mikrop bulaşmasın diyedir. Halbuki mevcut grip aşıları tek doz. Kullanıp atıyorsunuz. Tek doz olan ilacın içine mikrop zaten giremez. Bunun için civa koymaya gerek yok. Net söylüyorum, şu andaki mevsimsel grip aşısı içinde civa yoktur” dedi.

“Erişkinlerin yaptırması gereken aşılar da var”

“Aşı denilince çocuklar akla geliyor ama erişkinlerin yaptırması gereken aşılarda var” diyen Prof. Dr. Ünal, “Grip aşısı ABD'de 2 ve 6 aydan itibaren herkese yaptırılıyor. Bizde öyle değil. Biz daha çok erişkin tarafında yapılmasını öneriyoruz. 65 yaş ütündeki kişiler, 65 yaş altında olup, ciddi hastalığı olanlar. Bunlar kimler? Kronik Obstrüktif Akciğer hastalığı, diyabeti, kronik karaciğer yetmezliği, böbrek yetmezliği olanlar, kanser tedavisi görenler, gebeler vb. hastalıkları olanlarda grip daha sık görülür. Bu hastalar mutlaka yıllık grip aşısı olmalıdırlar” şeklinde konuştu.

Gribin içinde bulunduğumuz mevsimde yaygınlaştığı bilgisini veren Prof. Dr. Serhat Ünal, “Bu hastalıkta halsizlik, bitkinlik, öksürük, ateş, kas ağrısı gibi durumlar ortaya çıkartır. Özellikle kas ağrısı genç erişkinleri 1 hafta yatağa yatırır. Kalktıktan sonra 2 hafta kadar iş gücü verimi düşer. Bütün bunları üst üste koyunca ve aynı anda binlerce kişi hasta olduğunda önemli bir iş gücü kaybıdır. Bu durumun ülkelere belli maliyeti var. ABD'de gribin ülkeye yıllık 8 milyar dolar yükü olduğu hesaplandı. Bu ve ölümler olmasın diye grip, aşıyla korunması gereken bir hastalık” bilgilerini verdi.

“Kalp ve damar hastalarına grip aşısını öneriyoruz”

Kalp hastalıklarında gribal enfeksiyonlara bağlı kötüleşme olabildiğini dile getiren Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol da, şunları söyledi:

“Özellikle kalp yetersizliği olan hastalar gribal enfeksiyon geçirdiklerinde durumları daha ciddileşiyor. Hastaneye yatışlar artıyor hatta bu hastalarda ölüm meydana gelebiliyor. Dolayısıyla grip aşısının yapılması bu hastaların hastaneye yatışlarını ve ölüm oranlarını azaltıyor. Kalp yetersizliği olan hastalara her ne sebepten olursa olsun, yıllık grip aşısı yaptırmalarını öneriyoruz. Yine kalp damar hastalığı mevcut olan hastalarda gribal enfeksiyonlar esnasında tekrar kalp krizi geçirme oranının daha yüksek olduğunu biliyoruz. Özellikle kış aylarında bu belirgin hale geliyor. Grip aşısını yaptıran hastalarda kalp krizi geçirme risklerini, çeşitli çalışmalarda yüzde 15 ile yüzde 45 oranında azalttığı görülmüştür. Grip aşısının yapılmasını öneriyoruz.”

Aşılamada koruyucu hekimlik uygulaması önemli”

65 yaş üzeri insanların hastalıklara karşı eğiliminin artmakta olduğunun vurgusunu yapan Prof. Dr. Mehmet Akif Karan ise “Koruyucu sistemleri bir miktarda zayıflamakta. Ölüm sebeplerine baktığımız zaman, akciğer enfeksiyonları önemli ölüm sebebi. Bu enfeksiyonla birlikte bu yaşta çoklu hastalıklar bir arada olmakta ve hastalıklara ilişkin ölümlerde artmakta. Yaşlılarda hastalıkların daha sıkıntılı seyretmesi ve daha kötü sonlanması nedeniyle hastalıkları önlemek ve sıkıntı ortaya çıkmadan önce hastalığın tanısını koyup tedaviye başlamak önem arz ediyor. Bu açıdan koruyucu hekimlik uygulamalarına önem veriyoruz. Aşılamada koruyucu hekimlik uygulaması önemli. Grip, yaşlılarda daha sıklıkla seyrediyor. Bunu önlemek için elimizde grip aşı var. Aşı yüzde 100 koruyucu değil ama hastalığa yakalanmayı azaltmasının yanı sıra hastalığın ağır geçmesini önleyebilir. Bu hastalıktan ölümleri kesinlikle azaltır” dedi.

Türk Toraks Derneği Üyesi Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu da, “Özellikle 65 yas üstünde kişilerde grip, ölüme kadar yol açabilen sonuçlara yol açıyor. KOAH, astım gibi kronik enfeksiyon yolları hastalıkları olanlar bu enfeksiyona kolay yakalanabiliyorlar. Bütün hastalardan grip ve zatürre aşısını yaptırmalarını istiyoruz” dedi.

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Gürsel Özer, birinci basamak sağlık çalışanları aile hekimleri olarak erişkin ve çocuk aşılama programında daha çok eksikliklerin olduğunu düşündüklerini belirterek, erişkin aşılama programında gayret gösterdiklerini kaydetti.

Kanser hastalarında risk büyük!

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Gümüş ise özellikle kanser hastalarında riskin büyüklüğüne dikkat çekerek, “Kanser hastaları özel bir grup. Özellikleri itibariyle aşı ihtiyacı olan diğer gruplarla çakışıyor. Hem yaşları hem de hastalıkları itibariyle yandaş hastalıklar dediğimiz kalp damar hasatlıkları, KOAH vb. hastalıklara sahip oluyorlar. Bu da onları büyük risk altında bırakıyor. Grip ve zatürre gibi enfeksiyonlara maruz kalmak, onların yaşam kalitesini düşürüyor. Biz onkologlar olarak hastalarımıza her iki aşıyı öneriyoruz” diye konuştu.

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Süda Tekin de, “Enfeksiyon hastalıkları bulaşıcı hastalıklardır. Pek çok medeniyetin ortadan kalkmasına yol açmıştır. Yapılan incelmeler sonrası enfeksiyondan korumanın başlıca 2 yolu var. Bir tanesi hijyen. Temizlik yaparak bu hastalıklardan korunabiliriz. İkincisi ise aşı. Koruyucu olarak hastalıkla karşılaşmamak için bağışıklık sağlamaktadır” ifadelerini kullandı.

Gribin nezle ve soğuk algınlığından farkı ne?

Grip nezleye kıyasla çok ağır seyreden, ayakta atlatılması zor, zatürre, bakteriyel hastalıklar gibi çok ciddi hastalıklara neden olabilen ve hatta altta yatan kronik hastalığı olanlarda ve yaşlılarda hastaneye yatış ve ölüme sebebiyet verebilen bir hastalık. Grip kaynaklı ölümlerin çoğu altta yatan KOAH, diyabet, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi kronik hastalıkların tetiklenmesi sonucu gerçekleşiyor. Uzmanlara göre grip, nezle ve soğuk algınlığı ile karıştırılabiliyor. Ancak bazı benzer belirtiler gösteren grip, sadece üst değil, alt solunum yollarına da iniyor.

Yorumlar