Anasayfa /  Politika /  Saadet partisi

Karamollaoğlu: Brunson ile adalet yaralandı

Brunson olayının bir kez daha Türkiye’deki adalet mekanizmasının ağır yaralı olduğunu ortaya koyduğunun altını çizen Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, “Brunson’a yapılan suçlamalar; ajanlık, 15 Temmuz kalkışmasının örgütlenmesi, terör örgütlerine yardım ve yataklık ve provokatörlük… Bunların her biri için gerekli olan ceza bizim kanunlarımızda açık bir şekilde ortadadır. Peki, kaç yıl ceza verildi?

Abone ol
Abone ol 18 Ekim 2018 09:05

Brunson olayının bir kez daha Türkiye’deki adalet mekanizmasının ağır yaralı olduğunu ortaya koyduğunun altını çizen Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, “Brunson’a yapılan suçlamalar; ajanlık, 15 Temmuz kalkışmasının örgütlenmesi, terör örgütlerine yardım ve yataklık ve provokatörlük… Bunların her biri için gerekli olan ceza bizim kanunlarımızda açık bir şekilde ortadadır. Peki, kaç yıl ceza verildi? 3 yıl 1 ay 15 gün! Şimdi de orantısız adalet olgusuyla karşı karşıyayız” dedi

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Partisinin Balgat’taki genel merkezinde düzenlenen toplantıda konuşan Karamollaoğlu, Papaz Brunson’un tahliyesi ile ilgili dikkat çeken değerlendirmeler yaptı. Mültecileri taşıyan kamyonetin devrilmesi sonucu hayatını kaybeden 22 kişi ile Ege’de boğularak can veren 8 mülteci ile ilgili de üzüntülerini paylaşan Karamollaoğlu, dünyanın buna sağır kaldığını, ciddi hiçbir adımın atılmadığını ifade etti.

HÜKÜMET, KARARLI DURUŞUNDAN TAVİZ VERMEDİ PAPAZI VERDİ!

Haftanın en önemli gündem maddelerinden Papaz Brunson’un tahliyesiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Karamollaoğlu, “O kadar hızlı cereyan ediyor ki meseleler, bir ay önceki gelişmelere bakılınca bu adamın çıkması mümkün görünmüyordu ama hemen ardından ise serbest bırakılabiliyor. Biz kararın açıklandığı gün konu ile alâkalı ironik bir açıklama yaparak, ‘Yine Amerika’yı dize getirdiler’ demiştik. Çünkü biliyorduk ki iktidar bu olaydan da kendisine kahramanlık payesi çıkartacaktı. Karar açıklandıktan sonra bir biri ardına trajikomik açıklamalar gelmeye başladı. Efendim biz kararlı duruşumuzdan asla taviz vermedik dendi. Evet, hükümet kararlı duruşundan asla taviz vermeyip Brunson’u verdi” dedi.

LİTERATÜRÜMÜZE ORANTISIZ ADALETİ DE SOKTULAR

Brunson’a yapılan suçlamaları tek tek sayan Karamollaoğlu, “Ajanlık, 15 Temmuz kalkışmasının örgütlenmesi, terör örgütlerine yardım ve yataklık ve provokatörlük… Bunların her biri için gerekli olan ceza bizim kanunlarımızda açık bir şekilde ortadadır. Peki, kaç yıl ceza verildi? 3 yıl 1 ay 15 gün! Ne borçlu ne de alacaklı durumdayız. Tıpa tıp kendisinin serbest bırakılması için verilen bir ceza. Bu ülkede baklava çalan çocuğa bile 9 yıl ceza verildi. Neymiş bağımsız yargı kararıymış, ajan ceza almış vs. Bu ülkede ajanlık yapmanın, hele ki 15 Temmuz gibi bir kalkışmaya kalkmanın cezası 3 yıl hapis mi? Orantısız güç, orantısız siyaset biliyorduk ama bu arkadaşlar literatürümüze orantısız adaleti soktular. Şimdi de orantısız adalet olgusuyla karşı karşıyayız” dedi.

MAZLUMUN AHI TİTRETİR ARŞI

Brunson olayının bir kez daha Türkiye’deki adalet mekanizmasının ağır yaralı olduğunu ortaya koyduğunun altını çizen Karamollaoğlu, “Yargımız ne yazık ki bağımsızlığını kaybetmiştir. Hükümetin etkisi altını girmiştir. Ajan dedikleri, 15 Temmuzu planladılar dedikleri kim varsa teker teker serbest bıraktılar. Bakınız: Merkel istedi Deniz Yücel serbest bırakıldı. Trump istedi Brunson bırakıldı. Ama hâlâ bugün 28 Şubat mağdurları bile hapiste. Aradan 20 sene geçmiş olmasına rağmen. 28 Şubat yargılanmış olmasına rağmen. El insaf, el insaf, el insaf… Darbeden haberi dahi olmayan 3 günlük erler, 18 yaşındaki Harbiye öğrencileri hâlâ hapiste. MorbeyinBylock mağduru olduğu anlaşıldığı halde hâlâ binlerce insan işine dönemiyor. Masum bir suçu yok deniliyor ama hâlâ işine dönemiyor. İçerde değil ama içerdekinden daha zor duruma mecbur bırakılıyor. İlla bu insanların adalete kavuşması için başka bir ülkeye mi çalışıyor olması gerek? Buradan iktidara sesleniyorum ‘mazlumun ahı titretir arşı.’ ‘Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.’ Ah alarak ancak kendi akıbetinizi tehlikeye atıyorsunuz” diye konuştu.


Yorumlar