Mahkemeden flash Demirtaş kararı!
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, "terör örgütü yöneticiliği", "terör örgütü propagandası yapmak", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet", "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik", "halkı kanunlara uymamaya tahrik", "suç işlemeye tahrik" ve "suçu ve suçluyu övme" suçlarından yargılanmasına devam edildi.
Abone olEski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, "terör örgütü yöneticiliği", "terör örgütü propagandası yapmak", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet", "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik", "halkı kanunlara uymamaya tahrik", "suç işlemeye tahrik" ve "suçu ve suçluyu övme" suçlarından yargılanmasına devam edildi.
Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi
Yerleşkesi'ndeki salonda görülen duruşmaya, Selahattin Demirtaş,
tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi
(SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada, Demirtaş’ın avukatlarının
yanı sıra bazı HDP’li milletvekilleri hazır bulundu.
25'İNCİ FEZLEKEYE İLİŞKİN SAVUNMA YAPTI
Demirtaş, hakkında düzenlenen iddianameyi oluşturan 31 fezlekeden,
25'inci fezlekeye ilişkin savunmasını yaptı. Demirtaş, bu
fezlekenin 2013 yılında Elazığ Karakoçan’da yaptığı konuşma
nedeniyle 'terör örgütünün propagandasını yapmak', 'suç ve suçluyu
övmek' ve 'halkı kin ve düşmanlığa teşvik
etmek' suçlarından hazırlandığını belirtti. Fezlekeye konu
olan konuşmasının tamamını dosyadan okuyan Demirtaş, bazı
yerlerdeki küçük hataların dışında konuşmanın kendisine ait
olduğunu belirtti. Savcının siyasi olarak kendisine önyargı ile
yaklaştığını savunan Demirtaş, "Savcı, fezlekede 'Kara
Kuvvetleri Komutanlığı' ve benzeri isimleri yazarken hepsinin baş
harflerini büyük yazmış. Ancak nerede 'Kürt' ve 'Kürdistan'
kelimeleri geçse bunların tamamını dil bilgisi kurullarına inat
küçük harfle yazmış. Konuşmamda 'Kürt' kelimesi geçince tüyleri
diken diken olan kişiler var' demiştim, bu savcı da belli ki
onlardan" dedi.
'SİYASİ KUMPAS İÇİN HAZIRLANDI'
Fezlekede, konuşmasında Mazlum Doğan’dan bahsettiği için, 'suç ve
suçluyu övmek' ile suçlandığını hatırlatan Demirtaş, "Burada ben
Mazlum Doğan'ın işkenceye karşı direnişini övmüşüm. Eğer savcı bunu
suç görüyorsa o zaman bu savcı işkence suçunu övüyor. İşkenceciyi,
darbeciyi savunuyor. O zaman bu savcı hakkında suç duyurusunda
bulunulması gerekiyor. Siyaset yaptığım için savcı bana kin ve
nefret beslemiş, bu fezlekeyi yazarak suç işlemiştir. Benim
yaptığım konuşmanın ne şiddeti övmekle, ne halkı kin ve düşmanlığa
teşvik etmekle bir alakası yok, sadece siyasi kumpas için
hazırlanmış bir fezlekedir" dedi.
Demirtaş, suçlamalara ilişkin dosyaya giren delillerin de yasadışı
yollarla hazırlandığını ve uydurma olduğunu ileri sürdü.
TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ
Savcı, suçun katalog suçlardan olması, atılı suçları işlediğine
dair somut delillerin bulunması ve atılı suçların ceza üst sınırını
göz önüne alarak Demirtaş'ın, tutukluluk halinin devamına karar
verilmesini talep etti. Demirtaş'ın avukatları ise tutukluluğun 3
yılı geçtiğini, bunun hukuki değil siyasi bir karar olduğunu, bütün
fezlekelerde hemen hemen aynı suçlamaların yer aldığını, kaçma
şüphesinin de bulunmadığını belirterek, tahliye talebinde
bulundular. Ara kararını açıklayan mahkeme, avukatların tahliye
taleplerini reddederek, Demirtaş’ın tutukluluk halinin devamına
hükmetti. Duruşma, 2 Eylül 2019'a ertelendi.