Devlet Bahçeli: 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AK Parti ile hareket edeceğiz
MHP Lideri Devlet Bahçeli 2019 Cumhurbaşkanlığı seçilerinde AK Parti ile birlikte hareket edeceklerini açıkladı.
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 2019 cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde CHP ve HDP'nin birlikte hareket etmesi halinde MHP'nin
AK Parti ile birlikte hareket edeceğini açıkladı.
Bahçeli MHP'nin baraj sorunu olduğu yönünde değerlendirmelere de
sert çıktı. Geçen hafta yaptığı seçim barajının düşürülmesi
konusundaki açıklamarından sonra bazı çevreler tarafından hikayeler
uydurulduğunu ifade etti.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:
911 kilometre uzunluğunda sınırımız olan Suriye, 350 kilometre
sınırımız olan Irak ihmal edilemeyecek boyuttaki 2 ülkedir. Doğası
gereği, Irak, Suriye ve İran'daki her hadisenin ülkemize
yansımaları olmaktadır. Sınırlarımızın diğer yakasında yaşanan
doğal afetlerden bile Türkiye az ya da çok etkilenmektedir. Merkez
üssü Halepçe'nin güneybatısı olan bir deprem meydana gelmiştir. Şu
ana kadar yapılan açıklamalardan sayıları 400'ü aşan insanın
hayatını kaybettiği anlaşılmaktadır. Tablo vahim, yıkım ileri
boyuttadır. Komşuluk hukukunun gereği ne ise o yapılmalıdır.
Türkiye hazır olduğunu samimiyetle dile getirmiş, enkazın
kaldırılması ile ilgili duyarlılığını göstermiştir. Türk Kızılayı
harekete geçmiş, AFAD hazırlıklarını yapmıştır.
İstanbul'da yaşanacak muhtemel büyük depremle ilgili uyarıcı
ifadeler uzun süredir gündemdedir. Depremle yaşamasını öğrenmek
zorundayız. Feci akıbetleri bugünden yorumlayıp mutlaka önlem almak
mecburiyetindeyiz. Deprem değil, tedbirsizlik ölümlere yol
açmaktadır. İmar çalışmaları, kentlerin yeniden inşası konularında
da özen gösterilmesi tartışmasız önemdedir. Irak'ın kuzeyindeki
depremden şiddetli yıkım ve can kayıplarından dolayı son derece
üzgünüz. Hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil
şifalar diliyorum.
TERÖRLE MÜCADELE
Türkiye'nin sırtını yere getirmek için zemin yoklayan pek çok
husumet odağı vardır. Kaostan nemalanan, krizden çıkar sağlayan
karanlık çevreler ülkemizin bekasını sakatlamak maksadı ile
pusudadır. Bunların değirmenine su taşıyan, 5. kol faaliyeti ile
değirmenine su taşıyan mihraklar ortaya çıkmıştır. Bölücüler
arkasına baka baka yaşamakta, rahat nefes alamamakta, kimisi
kafese, kimisi kodese girmekten kurtulamamaktadır. Terörle mücadele
korkusuzca, kararlı bir şekilde hainleri hedef almaktadır. TSK,
sınır ötesi ve vatan topraklarında teröristlere göz
açtırmamaktadır. En son terörist teslim alınıncaya, en son kanlı
silah kırılıncaya kadar mücadeleden geri dönüş yoktur ve tüm yollar
kapalıdır. İnanıyorum ki hainler döktükleri tertemiz şehit
kanlarında boğulacaklardır. Bekamıza silah doğrultan, kardeşlik
bağlarımıza hançer saplamayı aklından geçiren kim varsa yaktıkları
nifak ateşinde yanıp kül olacaklardır.
Toprak ve insan bütünlüğümüze suikasta yeltenene kim olursa olsun
kaybetmeye mahkumdur. Millet kenetlenmiş, dev cüssesi ile ayağa
kalkmıştır. Al bayrak dalgalandığı müddetçe korkuya yer
yoktur.
"ATATÜRK'ÜN SİYASET ÜSTÜ KALMASI SAMİMİ
DİLEĞİMDİR"
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik artan ilgiden ziyadesiyle
mutluluk duyuyorum, devamını temenni ediyorum. Aziz Atatürk'ün
siyaset üstü kalması samimi dileğimdir. PKK, HDP ve FETÖ'nün
yörüngesine giren CHP'nin Atatürk adını anmaya ne yüzü ne de hakkı
kalmıştır. Atatürk hiç kimsenin siyaset dövüşünün, sivri dilinin
konusu olmayacaktır. Atatürk'e alaka yükseliyormuş, ne var bunda?
Olması gereken bu değil mi? Ne güzel işte bunu polemik malzemesi
haline getirmek ahlaki mi? Yüzde 50+1 nelere kadirmiş, Atatürk
konusu abartılıyormuş. Bazıları şaşkınlık geçiriyor, kelli felli
kalem sahipleri hayretler içindeymiş. İpsiz sapsız
değerlendirmeleri buruşturup atınız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk,
Türkiye Cumhuriyeti'dir.
Atatürk tam bağımsızlıktır. Atatürk, Türk milliyetçisidir.
Komünist, köksüz, feslisi fessizi kim varsa kıvranmaktadır. Varsın
cehaletlerinin esiri olsunlar. Fazla söze yer ve gerek yoktur.
Atatürk ortak kıvancımız, kurtuluşumuzun kutup başı olarak
ebediyete kadar eserleri ile eşsiz mirasları ile varolacaktır.
Manen yaşayacaktır.
SUUDİ ARABİSTAN'DA YAŞANAN GELİŞMELER
Beyrut ile Riyad arasındaki ilişkiler sürekli geriliyor. Hariri'nin
rehin mi, yoksa gönül rızası ile mi Suudi Arabistan'da bulunduğu
tam olarak açıklanamıyor. İsrail ile ilgili kuşkular Suudi
Arabistan'ı tümden kavramış, tutuklamalar, cinayetler, küresel
senaryolar son günlerde herkesin gündemindedir. Bizim
ilgilendiğimiz hanedanlar arasındaki kavga değildir. İnancımız,
kutsal mabet ve mirasların bulunduğu Suudi Arabistan'ın dünyevi
iktidar çatışmalarına kapılması esef vericidir.
ROBOTA VATANDAŞLIK VERİLMESİ
Milyarlarca Müslüman açlık içinde kaybolmuşken, bir avuş şeyhin,
emirin doymaz hırslarını nasıl açıklayacağız? Bu nasıl
Müslümanlıktır, nasıl İslam anlayışıdır? Ilımlı İslam denilen
dayatma nasıl dillendirilmektedir. Neyin ılığı? FETÖ'ye sipariş
edilen dinler arası diyalog ve ılımlı İslam projesine şimdi yeni
yetme prensler mi talipti? Bu yolun sonunda hayır, huzur yoktur.
Suudi Arabistan tasarlanan robota dünyada ilk kez vatandaşlık
vermekle ne yapmak istemektedir?
SEÇİM BARAJI
Geçtiğimiz hafta, dile getirdiğim bazı düşüncelerim hafta boyunca
tartışılmıştır. Kuyuya taş atmasam da bazı gafilleri taşı
düştükleri çukurdan çıkarmak için adeta çırpınmışlar, seçim barajı
kapsamında hikayeler uydurmuşlardır. Bunlara hakikaten de acıyorum.
Çalıda gül bitmez, cahile söz yetmez. Biz doğru gördüklerimizi
hilesiz, hurdasız haykırmayı sürdüreceğiz. Yüzde 10 barajı ağır
dedim, buna itiraz eden çıkmadı. 12 Eylül sonrasında inşa edilen
barajla, MHP'nin ve Milli Selamet Partisi'nin silinmesi
hedeflenmişti. İttifaklarla barajın aşılması mümkün olmuştur. Yüzde
10 barajı aşılabilir duruma gelmiştir. Artık bu kadar zorlamalar ve
dayatmalarla birilerini öldürerek kendini yaşatma yerine hep
beraber nasıl yaşarız noktasında bir uzlaşmaya varacak çalışma
yapılmalıdır. Bu yüzde 5 mi olur, 6 mı olur, 10 olarak mı kalır?
Müfteriler saldırmaya, MHP'yi karalamaya başlamışlardır. Şunu
herkes bilsin ki, MHP'nin baraj maraj sorunu asla yoktur. Aziz
milletimizin desteği bunun en açık örneğidir. MHP, selin önündeki
kütük değil, bizzat selin ta kendisidir. Biz barajdan korktuğumuz
için değil, Türkiye'nin 16 Nisan'dan sonra değişen hükümet etme
sistemi ile birlikte ortaya çıkan siyasal zaruretten, olası
ittifaklarla barajın delinmesinden dolayı düşüncelerimizi
paylaştık. MHP, onyıllardır yüzde 10'luk barajın aleyhine
kurgulandığını gayet iyi bilmektedir.
Baraj altına kaldığımızdan dolayı söylediğimizi iddia ettiler.
Yüzsüzce, hayasızca ifade ettiler. Oy oranımızın yüzde 3, 5
civarında seyrettiğini şerefsizce ifade ettiler. Gökten kemik
yağmayacaktır. Bozkurtun beğenmediğini çakallar kapışırmış.
Bunların alayının sıraya girmesi de bu yüzdendir. Demokratik
sistemlerde meşruiyetin temeli seçimlerdir. Seçim sisteminden
beklenen aynı zamanda tüm siyasi akım ve eğilimlerin de
parlamentoya yansımasıdır. Temsilde adalet ilkesinin de gereği
budur.
Yüzde 10 barajı seçmen oylarınının TBMM'de temsil edilememesi
sorununu doğurmaktadır. Önemli bir adaletsizliktir. Yüzde 10'a
kafayı takanlar, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile artık baraj,
yüzde 50+1'e çıkmıştır. Yönetimde istikrar ilkesi sağlanacağına
göre temsilde adaletin temin edilmesine yönelik engel teşkil ettiği
açık olan yüzde 10 seçim barajı tıkanmaya yol açmayacak şekilde
yeniden ele alınmalıdır. CHP, baraj aşağı insin, 0 ile yüzde 3
arasında olsun diyor. Ses edilmiyor. "Baraj tekrar düşünülsün, bir
kez daha ele alınsın" dediğimde kıyamet kopuyor. Bu ne yaman bir
çelişkidir. CHP, siyasi varlığı ile ilgili korku mu yaşıyor?
Vicdanına baraj yaptıranlar, şerefine mim çektirmişler, hele bir
deyin, bize ne söylemeye çalışıyorsunuz. MHP barajları yıka yıka,
manşetleri yara yara bugünlere gelmiştir. Yoluna da devam
edecektir. Ala keçi her zaman püsküllü oğlak doğurmazmış. Önce adam
olsunlar sonra yüzleri kalırsa bize laf yetiştirsinler. Nefesleri
el veriyorsa, terör örgütlerine borozancı başı olsunlar. Bu CHP'nin
16 Nisan'dan beri karın ağrısı geçmek bilmiyor. Barajın aslında
yüzde 50+1'e çıkmasından korkuyor. İP'den, HDP'ye, TKP'den diğer
marjinal partilere kadar hepsinden medet umuyor, el uzatıyor.
Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki; 2019 seçimleri tek adamdan olanlar,
demokrasiden olanlar olarak ikiye ayrılacaktır. Önümüzdeki siyasal
süreçte bloklaşma sertleşirse CHP yanına HDP ve diğer yedeklerini
alıp 16 Nisan'ın rövanşı için çalışmasına hız verirse MHP buna
duyarsız ve tepkisiz kalmayacaktır.
AK PARTİ İLE İŞ BİRLİĞİ MESAJI
Bu bloklaşmaya cevaben 15 Temmuz'dan beri süregelen tutarlı
duruşumuz korunacak siyasi pozisyonumuz tartışmasız muhafaza
edilecektir. Partimiz 7 Ağustos ve 16 Nisan şuurunun gereği olarak
AK Parti ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet etme sistemini 2019'da tam
manası ile tesis etme maksadıyla sonuna kadar birlikte mücadelesini
sürdürecektir.