Anasayfa /  Keyifli Haberler

Sıradan

Abone ol
Abone ol 07 Mart 2019 11:51

Sıradan

Karlı bir kış günü genç bir adam dagda mahsur kalmış soğuktan ve açlıktan ölmek üzereyken bir ışık görmüş, ışık bir evden geliyormuş. Neyse adam evin kapısını çalmış, kapıyı yaşlıca bir kadın açmış adamı içeri almış, adam açım susuzum filan derken neyse adamın karnını doyurmuş yatarken yaşlı kadın iki kızını çağırmış, adama tanıtmış, bak demiş bu büyük kızım geçen yıl dul kaldı, bu küçük kızım halen bekar. Biz bu evde üçümüz yaşarız… adam bir bakmış hepsi birbirinden güzel ama yani ayıp olacak neyse akşam olunca yatmaya karar vermişler, ama kadın fazla yatağımız ve odamız yok demiş biz kızlarla beraber yatarız sende yerde yatarsın demiş adama….

Adam kabul etmiş ve hepsi aynı odada yatmışlar…. biraz zaman geçince adamın aklına tabi malum aktivite gelmiş ama nasıl olur hepsi beraber uyuyorlar diye sesini çıkaramamış…. biraz daha zaman geçince, dul kız başlamış sayıklamaya:

– Dula gel, dula gel diye adam dayanamamış tabi hemen çıkmış yatağa dula sokulmuş, biraz takıldıktan sonra bekar kız başlamış konuşmaya:

– Bolu bırak dara gel, bolu bırak dara gel… adam mutlu bir şekilde kıza yönelmiş ama arada anne yatmakta…. adam tam geçerken kadının üstünden kadın başlamış sayıklamaya:

– Bok yeme sıradan gel, bok yeme sıradan gel..



BONUS FIKRA



Gözlerini yumsana dede



Yaşlı adam ile torunu birlikte oturmuş sohbet ediyorlardı. Bir ara çocuk dedesine bakarak şöyle dedi:

– Dedeciğim gözlerini kapatır mısın? Gayri ihtiyari gözlerini kapatan dedesi, bir taraftan da sormuş:

– Hayırdır evlat, gözlerimi neden kapattırdın?

– Niye olacak dede, annem dün akşam “Deden gözlerini yumduğunda çok zengin olacağız” demişti



Cam



takıntılı olduğu sınıftaki öğrencileri dersinden geçirmeyen bir hoca varmış.

öğrencilerin mezun olabilmeleri için bu dersi geçmeye ihtiyacı olduğundan, öğrenciler adına bir sözcü okul müdürü’nün yanına gidip, hocalarının kendilerini dersten geçirmesi için, müdürün, hoca ile konuşmasını rica etmişler.

müdür öğrencilerin isteğini yerine getirip hoca ile konuşmuş.

öğrencilerin artık son senesi olduğunu, mezun olmaları için onlara bir fırsat tanımasını istediğini açıkça belirtmiş.

hoca, müdürün ricasını kırmayıp, öğrencilere bu fırsatı vereceğini belirterek odadan çıkmış.

sınıfa giderek, öğrencilere; “sizlere tek bir soru soracağım, bilirseniz bu dersten sınavsız, sıkıntısız geçeceksiniz” diyerek şartını belirtmiş.

öğrenciler bu teklifi doğal olarak kabul etmişler.

hoca, bir öğrenciyi kaldırarak sormuş;

-evladım kliması çalışmayan bir arabanın içindesin ve hava aşırı sıcak. ne yaparsın?

-camı açarım hocam…

-pekala camdan içeri giren rüzgarın ivmesi nedir?

-bilmiyorum hocam…

-otur, dersi geçemedin…

sonrasında bir öğrenciyi daha kaldırmış…

soru yine aynı.

-evladım kliması çalışmayan bir arabanın içindesin ve hava çok sıcak. ne yaparsın?

-camı açarım hocam…

-camdan içeri giren rüzgarın ivmesi nedir?

-bilmiyorum…

-otur, kaldın…

bu gidişat birkaç öğrencinin daha soruya cevap verememesi şeklinde devam etmiş ve cevap veremeyen her öğrenci dersten kalmış.

hoca başka bir öğrenciyi daha kaldırmış ve sormuş…

-oğlum kliması çalışmayan bir arabanın içindesin ve hava çok sıcak. ne yaparsın?

-tişörtümü çıkarırım hocam.

-oğlum çok sıcak çok. aşırı sıcak.

-atletimi çıkarırım hocam.

-oğlum öyle böyle sıcak değil.

-pantolonumu çıkarırım hocam.

-oğlum yanıyorsun, o kadar sıcak.

-ayakkabımı çıkarırım hocam.

-oğlum acaip sıcak, çok sıcak çok.

-donumu çıkarırım hocam.

-oğlum yanıyorsun diyorum, çok sıcak…

-hocam hiç uğraşma. o camı açmıycam.



Dil



temelle dursun kahvede otururken turist bir kadın gelmiş adres sormuş.



önce ingilizce. adamlar anlamamış. sonra almanca. fransızca, italyanca, ispanyolca falan derken kadını bir türlü anlamamışlar.

bunun üzerine kadın söylene söylene gitmiş.

dursun:



-ula temel bir dil öğrenmemizun vakti celdu galiba.

temel:



-boş ver, kadın o kadar dil biliyi bir derdini anlatabildi mi?



Goril



adam ve karısı hayvanat bahçesine gitmişlerdir. kadın hoş bir kolsuz pembe elbise giymiştir.



hayvanat bahçesinde fazla kimse yoktur. gezerlerken gorillerin olduğu bölümde oldukça kılli ve iri bir goril görürler.

goril kadını görünce heyecanlanır ve çite tırmanıp tek eliyle göğsünü dövmeye baslar.

(gorillerin kur yapma biçimi) herhalde kadının açık giysisinden etkilenmiştir.

adam bunun komik olduğunu düşünür ve karısına gorili daha fazla tahrik etmesini önerir.

kadın elbisesinin omuzlarını indirir ve goril çığlıklar atmaya başlar. adam karısını biraz daha fazla teşhirciliğe ikna eder.



kadın elbisesinin eteğini biraz yukarı kaldırır ve goril çıldırır. goril zıplamakta ve bağırmaktadır.

o anda adam karısını yakalar, gorilin kafesini açar ve karısını içeri atarak kapıyı kapatır.

– şimdi ona başının ağrıdığını söyle!



Telefon



bir golf klübunun soyunma odasında bir sürü adam giyiniyormuş.ortada duran bir cep telefonu çalmış,



yakınındaki bir adam hands-free konum düğmesine basmış ve giyinirken konuşmaya başlamış.

adam: alo

kadın: merhaba şekerim, kulüpte misin?

adam: evet.

kadın: ay ben burda süper bir deri ceket gördüm.

1000 dolarcık. alabilir miyim?

adam: oluur, madem çok sevdin, al tabii.

kadın: aslında buradan önce de galeriye uğradım.

2018 modelleri gelmiş, tam istediğim renkte birini buldum.

adam: ne kadar?



kadın: 250 000 dolarcık.

adam: o parayı vereceksem bütün aksesuarlarını isterim ama…

kadın: yaşasınnn! bir şey daha var, geçen sene

beğendiğimiz ev yine satılık ve 550 000 dolar istiyorlar.

adam: tamam, ama 520 000 dolardan fazla verme sakın.

kadın: oldu şekerim. sonra görüşürüz. seni seviyorum.

adam: ben de seni…görüşürüz.

adam telefonu kapatıp afallamış şekilde onu seyreden topluluğa döner ve sorar:

“bu telefon kimin, bilen var mı?



Toprak



yaşlı bir adam varmış. bahçesine bir şeyler ekmek istemiş.

ancak toprak çok sert olduğundan, toprağı kazamamış.

hapisteki oğluna mektubunda da bundan bahsetmiş.

“sevgili oğlum, bu yıl patates ekmek istedim ancak toprak çok sertti kazamadım. eskiden sen ne güzel kazardın bu toprağı”, demiş.

bir kaç hafta sonra polisler gelmiş tüm bahçeyi kazmışlar.



bir şey bulamayıp geri dönmüşler. olaydan bir kaç gün sonra oğlundan mektup gelmiş.

“babacığım sakın kazma bahçeyi ben cesedi oraya gömdüm.”

sonra bir mektup daha gelmiş. “sevgili babacığım, şimdi git ve patatesleri ek. buradan yapabileceğim en iyi şey bu.”


Yorumlar