Anasayfa /  Keyifli Haberler

Mor ve buruşuk

Abone ol
Abone ol 09 Aralık 2018 09:42

Mor ve buruşuk

Yeni gelin ve damat balayına çıkıyorlarmış.

Gelin valizini hazırlarken anneside yardımcı oluyormuş.

Gelin annesinden mor geceliğini ütüleyip valize koymasını istemiş.

Neyse tüm hazırlıklardan sonra çift balayını geçirecekleri otele gelmişler.

İkiside çok heyecanlılar.

Aralarında bir anlaşma yaparak tamamen soyunana kadar birbirlerine arkaları dönük bir şekilde, birbirlerine bakmadan hazırlanacaklardır.

Neyse soyunurlar, bu arada gelin mor geceliğini çıkartmak üzere valizini açar ve bir çığlık atar;

– ”hii mor ve buruşuk”.

oradan bir ses;

– ”hani birbirimize bakmayacaktık”…







DİĞER FIKRALAR







30 yaşlarında güzelce bir kadın, kucağında bebeğiyle, Ankara Garından otobüse biner. Yanına irikıyım bir adam oturur… Otobüs Kızılcahamama vardığında, kadın emzirmek için memesini açar, çocuğun ağzına dayar, çocuk direnir, başını çevirir, kadın sertçe uyarır, Alsana yavrum, bak yoksa amcaya veririm…

Adam çaktırmadan gözucuyla bakar, önüne döner… Boluya geldiklerinde, kadın yine memesini çıkarır, çocuk yine direnir, kadın yine uyarır, Al, yoksa amcaya veririm haaa… Adapazarı, İzmit, aynı replikler tekrarlanır… İstanbul gişelere gelindiğinde, kadın yine Al, yoksa amcaya veririm deyince, adam patlar… Hanım hanım, vereceksen ver artık, Boluda inecektim, senin yüzünden buralara geldim!





24 SAAT 





Doktor hastasına aylar süren tahlillerin sonuçlarını açıklamaktadır:

-Size bir kötü, bir de daha kötü haberim var... Önce kötü haberi vereyim. Test sonuçlarına göre 24 saatlik ömrünüz kalmış.

Adam yıkılır ve doktora dönüp :

-Hayır olamaz!Fakat, fakat bundan daha kötü ne olabilir ki?

Doktorun yanıtı kısa olur :

-Dünden beri size ulaşmaya çalışıyorum...





NALLARI DİKMİŞ 





Padişah bir gün atıyla kır gezintisi yaparken seyislerine demiş ki: 

-Bu atı çok sevdiğimi bilirsiniz. Bu atın ölüm haberini bana getiren seyisin kellesini vururum, atıma çok iyi bakacaksınız. Aradan birkaç yıl geçmiş, seyisler bakmışlar ki padişahın atı ahırda ölmüş. Seyislerden biri padişahın sözünü hatırlamış, telaşlanmışlar, ne yapacaklarını bilememişler. Birinin aklına İncili Çavuş gelmiş, bu işi ona danışalım demişler. İncili'ye varmışlar, durumu anlatmışlar. İncili demiş ki 

-Ben bu işi çözerim, siz işinize gücünüze bakın. İncili, padişahın huzuruna varmış. 

-Padişahım, senin bir küheylan vardı ya... 

-Evet... 

-Ahırda gördüm. Yanına yaklaştım. Su verdim içmedi, yem verdim yemedi, nalları da havaya dikmiş öylece duruyor. 

-Yahu sen şuna öldü desene! 

-Padişahım ben demedim, sen söyledin öldüğünü. Bir ceza vereceksen kendine ver..





İnekler





bu inekler ortalama kaç litre süt verir?

– hangisi, beyazı mı siyahı mı?

– beyazı.

– 10 litre…

– peki siyahı?

– 10 litre…

– peki neyle besliyorsun bunları?

– hangisini, beyazı mı siyahı mı?

– beyazı.

– yemle, samanla besliyorum.

– peki, siyahı?

– onu da yemle, samanla besliyorum.

adam iyice delirir;



– neden peki sürekli hangisi hangisi diye soruyorsun?! zaten cevapların aynı!

– çünkü siyah olan benim de ondan…

– haaa! peki, beyaz olan kimin?

– o da benim.


Yorumlar