HOLİSTİK BESLENME NEDİR?

‘’Çok yemek yemek onun her zaman başvurduğu bir ağlama biçimiydi’’

                                                                               Gabriel Garcia Marquez

Daha önce size sirkadiyen beslenmeden bahsetmiştim.  Beslenme konusunda sirkadiyen beslenme bir alt başlık. Yeni nesil diyet ve beslenme programlarını  tek bir başlık altında toplamak istersek sanırım bu başlık en iyi holistik beslenme olur.

Belki duydunuz belki duymadınız ama holistik beslenme, holistik tedaviler son yıllarda oldukça revaçta,  bir çok  tıp doktoru, beslenme ve sağlıklı yaşam uzmanı  da holistik beslenme, bakım ve tedavi yöntemini benimsemekte. Peki nedir holistik beslenme veya holistik tıp ?

Kelime olarak incelersek eğer; Holistik bütünsellik demektir, hologramdan gelir, hologram; herhangi bir şeyin frekans boyutunda yansıması anlamına gelir ki böyle bir yansımada yansıyan şeyin yani birin özelliklerini her bir parçası barındırır. Dünya’ya holistik baktığımızda  gördüğümüz her şeyin, yani ayrı ayrı gördüğümüz her şeyin insanlar, hayvanlar, bitkiler gibi, aynı tek bir varlığın farklı frekanslarda yansımasıdır, aslında bir bütündür. Bu mantıktan yola çıkılarak, günümüz batı tıbbında olduğu gibi insanı parçalayarak değerlendirmek, hastalık üzerinden gitmek yerine insanı bir bütün olarak değerlendiren, bir hastalık oluştuğunda, bedeni bütünsel olarak inceleyen bir yöntemdir.  Aynı şey beslenme ve diyet programları içinde geçerli. Mesela ruhsal bir açlık olduğunda, stres altında vb. durumlarda ne yersek yiyelim ya da yemek yemesek bile kilo alabiliriz, ya da organ sistemleri içerisindeki bir aksaklık , beslenme bozuklukları ve kilo problemi olarak bize geri dönebilir.  Holistik beslenmede bunlar dikkate alınarak kişiye özel programlar hazırlanır. Hem genel sağlığı düzenlemeye hem de kilo problemlerine çözüm üretecek programlar oluşturulur.

Her devirde insanlar farklı popüler diyet programlarının peşinden koşmuş, belki biraz yol almış ama kalıcı sonuca ulaşılamamış ve sürdürülebilir programlar olmadıkları için hüsranla sonuçlanan geçici iyilik hali zamanla psikolojilerini de bozduğu gibi kalıcı sağlık sorunları ve hasarlı organlar geride bırakmışlardır.

Unutmamamız gereken en önemli konu sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü için var olan kesin sihirli bir reçete yoktur. Kötü haber böyle bir reçete asla olmayacak. İyi haber ise o mucizevi kalıcı sağlıklı kilo programı her kesin kendi içinde mevcuttur. Yani muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki kan değilse de çok yakın, kendi biyolojik iç saatimiz. Yani sirkadiyem saatimiz. Yapmamız gereken bedenimizi dinlemek, anlamak, tanımak, bunun için öncelikle alerji ve intölerans besinlerimiz var mı ?  bunu öğrenmek. Bizi frekans boyutunda analiz edebilen biorozenans sistemlerden yararlanarak chek-up yaptırabilir, tüm eksiklilerimizi ve organlarımızın durumunu tesbit ettirebiliriz. Bu aşamadan sonra uzmanın yönlendireceği doğrultuda, biyolojik saatimize uyumlu, dengeli, sağlıklı gıdalar ile soframızı kurmak, bol su içmek ve mutlaka egzersiz (tempolu yürüyüş herkesin yapabileceği bir spor) ile hem sağlıklı, hem fit, hem de ruhsal olarak mutlu olabiliriz.

Holistik beslenmenin alt kollarında ;sirkadiyen beslenme, makrobiyotik beslenme, gaps  diyeti, alkali diyeti, aralıklı oruç, gibi birçok program var. Bu programlar, tek tek ya da birlikte sizin ihtiyacınıza göre uzmanınız tarafından hazırlanabilir.

Aslında kilo vermek veya ihtiyaca göre kilo  almak çok kolay sadece doğru uzman  ve doğru programı seçmek ve bu programı yaşam şekli haline getirmek  yeterli.

Ben cilt ve vücut bakımını önemseyip, estetik açıdan insanlara katkı sağlarken listenin en başına sağlıklı bedeni oturtuyorum, ancak sağlıklı bir bedende sağlıklı bir cilde ulaşabiliriz, uygulamalarımızdan sonuç alabiliriz. Elbette  bazen bu yazdıklarımı uygulamak, yazmak kadar kolay olmayabiliyor. Çünkü bir devinim içinde yaşıyoruz, hayatımızda birçok şey oluyor, seviniyoruz, üzülüyoruz, kayıplarımız oluyor, iş tempomuz yoğun olabiliyor, bazen de, zaman problemi ve ekonomik problemlerimiz olabiliyor,  ruhumuz bedenimiz  çevremizle birlikte değişiyor, bu yüzden arada ipin ucu kaçabiliyor. Olsun, kaçsın, dünyanın sonu değil, yeter ki tekrar o ipi elimize alıp, başlama çizgisine geçip yeniden başlayabilelim. Kendimize güvendiğimizde ve istediğimizde  yapamayacağımız hiçbir şey yoktur diye düşünüyorum. Eminim ki yalnız değilim.

Unutmayın,  ‘’Az yemek seni taşır, çok yemeği sen taşırsın’’

Sevgiyle kalın, sağlıklı kalın.

Bana soru sorabilirsiniz. (e-mail ve sosyal medya)

Dilek Elmas