HASAN DAĞI

Belediye, bir şehir veya ilçenin temizlik, aydınlatma, su ve elektrik gibi ortak ihtiyaçlarını ve hizmetlerini gören örgüt.

Nüfusu belli bir sayının üstünde olan yerlerde kurulan yerel yönetimlerdir. Beldenin sorunlarını çözmek ve bazı hizmetleri karşılamak amacıyla, belde halkının oylarıyla seçilen yöneticilerin görev yaptığı, tüzel kişiliği olan örgütlerdir. İlk olarak Ortaçağ'da Avrupa'da ortaya çıkmıştır. Derebeyin baskılarına karşı haklarını ve çıkarlarını korumak isteyen kent halkı (esnaf, zanaatkar ve tüccarlar) kurduğu Lonca örgütleri aracılığıyla kendilerinin ve kentlerinin özgürlüklerini senyörlerden satın aldılar. Ortaya çıkan özgür kentlerin yönetim sorununu çözebilmek için, belediyeler oluşturuldu.

Belirli bir coğrafi bölgenin değil insanların topluca oturdukları kendisine belde denilen yerleşim yerinin idari teşkilatıdır. Yer bakımından yerinden yönetim organıdır. Nüfusu 5.000 ve üzerinde olan yerleşim birimlerinde belediye kurulabilir. İlçe merkezlerindeyse nüfusa bakılmaksızın belediye kurulması zorunludur. Belediye Cumhurbaşkanı kararıyla kurulur.Nüfusu 2.000'in altına düşen belediyeler, Cumhurbaşkanı kararı ile köye dönüştürülür.

Literatür böyle tarif ediyor.

Yazılı olmayan işlerden bahsedelim biraz.

Önce Turgut Ağabey' den bahsederek başlayalım. Halkın içinden gelen bir halk insanı. Herkesin yardımına koşan biri. Koltuk derdi yok, makamı mahalle, sokaklar, insanlar arası. Millete gönül vermiş birisi. Soyadını söylemeye gerek yok, tanıyanlar biliyor.

İki genç evlenmek istiyor, imkanları kısıtlı. Tek çareleri Başkan. Başkan' a ulaşan Turgut Ağabey.

- Sıkıntın mı var Turgut?

- Var Başkan' ım, iki genç düğün yapacaklar, imkanları yok.

- Yaparız Turgut.

- Masrafları kim ödeyecek?

- Ben.

- Düğüne gider miyiz?

- Tabii ki gideriz Turgut.

Başka bir gün;

- Başkan' ım pandemi zamanı 65 yaş üstü evlerden çıkamıyor, kim bakacak bunlara?

- Biz bakacağız Turgut, sıcak yemek, kahvaltı verelim, ihtiyaçlarını giderelim.

Bayram gelir;

- Turgut evlere kolonya, maske, şeker dağıtalım. İhtiyaç sahiplerini tespit et, listeyi yolla. Çikolata da al.

Bayram sonrası;

- Başkan' ım bir kadın var. Kocası hasta, eve icra gelmiş, ilaçlarını alamıyorlar.

- İcra kağıdını yolla ödeyelim. Reçeteyi de yolla, ilaçları alalım. Gıda yardımı da yapalım.

Her gün;

Çorbası soğuk giden ihtiyar, altını çalınınca çeyrek altın isteyen kadın, iş arayan genç, evde ziyaret bekleyen vatandaş, kocam kaçtı bulun diyen kadın..

Halkın sıkıntısı çok.

Sıkıntıyı giderecek kişi Başkan.

Ulus' tan seslensen Başkan duyuyor.

Hasan Dağı' na oduna çıkmak tabiri vardır Anadolu' da. Hasan Dağı heybetli, uzaktır köye. Yolu çetindir, emek ister, yürek ister.

Belediyecilik kağıt üzerinde yazılanları yapmak değildir sadece. Yüreklere dağ olabilmektir. Dertlere derman olmaktır.

Bunu yaptığın zaman Hasan Dağı olursun o yüreklerde.

Turgut Ağabey' in ismini verdik.

Turgut Ağabey' in yolu Hasan Dağı.

Hasan Dağı' nı da siz tahmin edin artık.

Size bir ipucu;

Turgut Ağabey Ankara' da yaşar.

Bu da bir Ankara hikayesi işte..

Yorumlar