Gazinin tüyleri diken diken eden olayı: Gazi olduğu sırada...!
Kilis'nin sınır hattındaki Süngütepe köyündeki Şehit Mehmet Yaylacı Karakolu'na düzenlenen roketli saldırıda arkadaşı şehit olan, kendisi de yaralanan Uzman Onbaşı Bilal Kayar, memleketi Adapazarı'nda istirahat ediyor. Kayar'ın annesi İlknur Kayar, saldırının yapıldığı sıralarda oğlunun duvardaki fotoğrafının yere düşüp, çerçevesinin parçalandığını belirterek, "Dedim ki 'Oğluma bir şey' oldu, öğrendik ki yaralanmış" dedi.
Abone olKilis'in Süngütepe köyündeki Şehit
Mehmet Yaylacı Karakolu'nda görev
yapan Uzman Onbaşı Bilal Kayar, 3 Şubat
tarihinde sınırın Suriye tarafından teröristlerin düzenlediği
roketatarlı saldırıda yaralandı, arkadaşı ise şehit oldu.
Bilal Kayar, 3 gün Kilis Devlet Hastanesi'nde tedavi gördükten
sonra Adapazarı'ndaki evine gönderildi. Evinde istirahat
eden Bilal Kayar, önümüzdeki hafta birliğine
katılacak.
"İKİNCİ ROKET AHMET ÇAVUŞU ŞEHİT ETTİ"
Suriye sınırından karakollarına 2 kez roketatarlı saldırı
düzenlendiğini ifade eden uzman onbaşı Bilal Kayar, "TSK'nın
yaptığı yaşam kulesine birincisinde tanksavar roketi geldi, zayiat
vermedik, burnumuz bile kanamadı o gün. İkinci roket gelişinde
çok sevdiğim arkadaşım Uzman Çavuş Ahmet Bayram şehit oldu"
dedi.
Türk Bayrağı'nın o topraklarda dalgalanacağını söyleyen Bilal
Kayar, "Oraya gireceğiz, ama gireceğiz, ama öleceğiz. Biz ÖSO'larla
birlikte savaşacağız, bizim adımız o topraklarda geçecek. Türk
Bayrağı o topraklarda dalgalanacak. İçeriye girmediğimiz anda bu
sefer şehitlerimizin kemikleri sızlar, bu da bize yakışmaz.
Şehitlerimizin kanı hiçbir zaman yerde kalmayacak" diye
konuştu.
"FOTOĞRAFI DÜŞTÜ PARÇALANDI"
5 çocuk annesi İlknur Kayar saldırının yapıldığı saatlerde evde duvarda asılı olan oğlunun fotoğrafının yere düştüğünü, çerçevenin parçalandığını belirterek, "O gün içimde bir acı, sıkıntı vardı. Yanında arkadaşı şehit olmuş. Çok üzüldüm. 3 gün önce böyle rüyalar gördüm, bana bir gül getiriyor rüyamda, 'al anne diyor, bu gülleri koy vazoya, sakın bu güller hiç solmayacak' diyor. Ben de koydum o gülleri, bir hafta durdu, ama solmadı rüyamda. Ondan sonra bu acı olayı duyduk. Kendisi söyledi bize, arkadaşım yaralandı, ben de yanında duruyorum dedi, şehit olduğunu bile söylemedi arkadaşının.
Ondan sonra biz onunla görüntülü konuştuk ayağını gösterdi,
yaralandığını söylemedi. Olayın olduğu saatlerde yerleri
süpürüyordum, çerçeve duvardaydı. Bu olay olduğunda saat 14.15'ti,
ondan sonra bu fotoğraf sallandı yere düştü, çerçevesi tuzla buz
oldu. Ondan sonra dedim ki çocuğuma bir şey oldu, içimde bir
sıkıntı var dedim. Çok gururluyum böyle bir evlat yetiştirdim,
duyguluyum, yanındaki arkadaşına çok üzüldüm. Rabbim bana
bağışlamış bana göndermiş. Oradaki askerlerimizi rabbim korusun,
gurur duyuyoruz, evlatlarımız savaşıyor. Bayrağı almış eline
geliyor, ne mutlu bize" dedi.
Oğlunun tekrar göreve gideceği için gururlu olduğunu
söyleyen Seyfettin Kayar ise şöyle konuştu:
"Kendini toparladı, vatana, göreve tekrar gideceğim diyor. Ben bir
baba olarak gurur duyuyorum, bu vatan bizim, hepimizin. Biz aile
olarak bırakın bir karışı, bir damla toprak için ailemizi feda
etmeye hazırız, vatan bizim vatanımız. Her zaman, ben dahi hazırım.
Bana da deseler, ben de giderim onunla. Bu devlet, bu halk olduğu
müddetçe bizim topraklarımıza kimse yan gözle bakamaz."