Anasayfa /  Politika

Erdoğan açıkladı: Ramazan ayının ilk iki haftasında kısmi kapanma

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tam kapanmanın konuşulduğu Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Ramazan ayının ilk iki haftasında kısmi kapanmaya geçileceğini belirten Erdoğan, hafta içi sokağa çıkma kısıtlaması saatlerinin ise akşam 19 sabah 5 olarak güncellendiğini açıkladı.

Abone ol
Abone ol 13 Nisan 2021 19:06

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ramazanda ülkeyi dinlendireceğiz" açıklamasının ardından gözler Kabine Toplantısı'ndan çıkacak kararlara çevrilmişti. Günlük vaka sayısının 50 bin sınırını aşmasıyla birlikte bir dizi yeni tedbirin alınması bekleniyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan gerçekleşen Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamayla, alınan yeni kararları ve koronavirüse ilişkin önlemleri duyurdu.


İŞTE ALINAN YENİ TEDBİR KARARLARI
- Hafta sonu sokak kısıtlaması sürerken, hafta içi sokak kısıtlaması saatleri akşam 19:00 sabah 05 olarak güncellendi.
- Sokağa çıkma saatlerinde zorunlu haller dışında şehirler arası seyahate izin verilmeyecek.
- 65 yaş üstü 18 yaş atı toplu taşıma sınırlaması yeniden getirildi.
- Eğitimde sınav sürecinde olan 8. ve 12. sınıflar ile okul öncesi eğitim kurumları dışında ki tüm kademeler uzaktan eğitimle sürecektir.
- Kafe kıraathane, çay bahçesi, benzeri mekanlar faaliyetlerine bayram sonrasına kadar ara verecektir.
- Lokanta ve benzeri işletmeler ramazan boyunca paket sistemine geçecektir.
- Kına, düğün, genel kurul gibi bütün toplantılar bayram sonrasına kadar ertelenmiştir.
- Oteller sadece kendi müşterileriyle hizmet sürdürecektir.
- Konaklama tesisleriyle, evlerde toplu iftar ve benzeri organizasyonlar gerçekleştiremeyecek. Uygulama yarın akşam saati ile başlayacaktır.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

Sözlerime başlarken, milletimizin ve tüm İslam aleminin bugün ilk orucunu tuttuğumuz ramazan şerifini tebrik ediyorum. Rahmet ve bereket ayı olan ramazanın milletimizle birlikte tüm insanlığın sağlık huzurlu günlere kavuşmasına vesile olmasını diliyorum.

'AB ile ilişkilerimizde samimi ve şeffaf olduk'
Son kabine toplantımızdan bu yana diğer çalışmalarımızın yanı sıra, ülkemiz açısından çok önemli bir dizi programa katıldık. Sağlıktan ticarete işbirliği ilerletmenin yollarını aradık. Tam ve gözlemci üyelerin yanı sıra, Türk konseyine katılmak isteyen ülke bulunuyor. Konsey bünyesinde kurulan çok sayıda yapı ile çok daha güçlü kurumsallaşmayı ortaya koyuyor. Salgın şartlarının el vermesi halinde, Kasım'da ev sahipliği yapmayı planladığımız 8. olağan zirvede somut adımları atacağız. Geçtiğimiz hafta AB konsey başkanı ve Von Der Layen'i ülkemizde ağırlayarak gündemimizdeki konuları konuştuk. Hep söylediğimiz gibi Türkiye, AB ile ilişkilerinde samimi ve şeffaf olmuştur. AB'ye tam üyelik adımları birer birer attık. Bizden sonra başvuru yapan ülkelere rağmen çok önlerinde olduğumuz bir gerçektir. AB'nin ciddi siyasi ekonomik krizlerine yol açacak göç akınının önüne geçtik. AB'den tek talebimiz üyeliği kabul edilen diğer ülkelerle aynı sürece tabi tutulmamızdır.

Rusya-Ukrayna krizi için yapıcı temaslar
Kısaca D-8 diye ifade ettiğimiz gelişen 8 ülkenin 10. zirvesine de çevrimiçi olarak iştirak ettik. Bu teşkilat savaşın yerine barışın, çifte standardın yerine adalet ve kalkınmanın hakim kılınması gibi ulvi değerler esas alınarak kurulmuştur. Bu anlayışla Türkiye olarak çoğunluğu gençlerden oluşan D8'i güçlendirmek için her gayreti gösteriyoruz, göstermeye devam edeceğiz. Geçtiğimiz cuma günü Rusya Devlet Başkanı Putin ile turizmden Ukrayna krizine kadar pek çok konunun yer aldığı bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Bu güçlü etkin, ve yapıcı diplomasi işbirliğinin bölgemizdeki ve dünyadaki sorunların çözümünde iyi bir sonuç teşkil ettiğini düşünüyorum. Hemen ertesi gün Ukrayna başbakanını ağırladık. Sayın Zelenski ile Rusya krizi başta olmak üzere bölgesel birçok konuyu değerlendirdik. Bu görüşmede serbest ticaret anlaşmasını da imzalama konusunda mutabık kaldık. Karadeniz'in 2 yakasındaki Ukrayna ve Türkiye'nin ilişkilerinin geliştirme yönünde atılacak her adımın önemli olduğuna inanıyoruz. 

'Libya bizim için herhangi bir ülke değil'
Dünde Libya Başbakanı'nı Ankara'da ağırladık. Libya bizim için herhangi bir ülke değildir. Yaklaşık 500 yıllık kadim ilişkilere sahip olduğumuz Libya'nın barış içinde yaşamasını en az kendi bekamız kadar önemsiyoruz. Uluslararası toplumdan beklentimiz ise darbecileri kenara bırakarak Libya'nın meşru hükümetinin yanında yer almasıdır.

'Sosyal destekte verdiğimiz katkı 60 milyar doları aşmıştır'
Görüldüğü gibi Türkiye'nin bölgesinde tüm taraflar için somut ve hayırlı neticelere ulaştırmak amacıyla yoğun gayret sarf ediyoruz. Ekonomi ve üretim tarafında işler iyi gidiyor. İhracatımız her ay rekor kırarken, fabrikalarımız gece gündüz çalışıyor. Taleplere yetişebilmek için sürekli yeni yatırımlar ve ilave istihdamlar yapılıyor. Salgında işleri aksayan tüm kesimleri destekliyoruz. Salgın tedbirleri sebebiyle faaliyetlerine ara vermek veya sınırlandırmak zorunda kalan esnaflarımızı pek çok başlık altında destekliyoruz. Sosyal destekte verdiğimiz katkı 60 milyar doları aşmıştır. Turizm sektörü tüm hazırlıkları tamamlamış bir vaziyette şartların normale dönmesini bekliyor. Ciro katkısından, kira yardımına, kredi imkanından hibelere kadar esnaflarımıza sahip çıkıyoruz.

'Genç istihdamını zorunlu kılıyoruz'
Emeklilerimizin durumlarını her fırsatta iyileştirecek adımlar atıyoruz. Geçmişte 66 liradan başlayan emekli maaşını 1500 liraya çıkardık. Çiftçilerimize 24 milyar liralık destek bütçesi ayırdık. Ürünleri depolarda çürüme tehlikesiyle karşı karşıya olan soğan ve patates üreticilerine müjde verdik. Bu ürünlerin bir kısmını satın alarak ihtiyaç sahibi ailelere vermeye başladık. Satın alma ve dağıtım işlemleri önümüzdeki günlerde de sürecektir. Edirne başta olmak üzere çeltik üreticilerinin sorunlarını da çözüme kavuşturuyoruz. Bugünkü toplantımızda özellikle sanayi ve Teknoloji Bakanımıza verdiğim talimatlar, endüstri bölgesindeki işverenlerle irtibata geçip gençlerimizin üniversiteyi bitirmeden staja başlaması için kendilerine talimatı verdim. Kamudaki sınırlı istihdam yerine özel sektöre yönelen gençlerimize desteğimizi arttırıyoruz. Genç istihdamını zorunlu kılıyoruz. Şehit yakınları ve gazilerin istihdamını 320 atamayla 45 binin üzerine çıkardık. Türkiye'yi hizmet ve eser siyasetiyle nice badirelerin üstünden gelerek bugünlere ulaştırdık.

Yorumlar