Mehmet Şimşek: İnşallah dünya ticaret savaşına gitmez
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Amerikan yönetiminin son dönemde ticari alanda aldığı kararlarların, bir ticaret savaşına dönüşmemesi temennisinde bulunarak, “Amerikan yönetimi kendi inşa ettiği kurala dayalı, çok taraflı, İkinci Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan aslında dünyanın da şu an itibariyle menfaatine gördüğümüz yapıyı hırpalıyor. Tabii küresel ticari savaşların eşiğinde miyiz endişesi doğuruyor. Ümit ederiz ki Amerikan yönetimi bunu bir müzakere taktiği olarak yapıyor ve gerçekten dünya ticaret savaşına gitmez, çünkü o her kesimi olumsuz etkiler. İnşallah dünya böyle bir yanlış patikaya girmez” dedi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, iş insanlarıyla
toplantı yapmak üzere geldiği Bursa’da, toplantı öncesi
gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yarın yapılacak seçimlerle ilgili konuşan Başbakan Yardımcısı
Şimşek, “Çok önemli bir kararın arifesindeyiz. Çalıştık, son gün
çalışmalarımız devam ediyor. İnşallah ülkemizin yeniden bir sıçrama
sağlaması için ertesi günden itibaren hükümetimiz, Cumhurbaşkanımız
Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde güçlü bir şekilde çalışmaya
devam edecek. Bizim beklentimiz bu yönde. Yeni bir 5 yıllık
perspektif. Zaten ekonomide birazdan iş alemimizle istişare
edeceğiz. Yeniden dengelenme sürecindeyiz. Dış talebin destek
olduğu, iç talebin bir miktar yumuşayacağı cari açık, enflasyon
gibi dengesizliklerin giderileceği, yönetilebilir noktaya geldiği
bir dönemin içerisindeyiz. Para politikasında güçlü adımlar attık,
maliye politikası için endişeler yersiz. Yapısal reformlarla da bu
süreci güçlendireceğiz. Dolayısıyla inşallah ülkemiz bu yeni 5
yıllık bir perspektifle, yeni sıçramanın da sağlam temeller üzerine
inşa edildiği bir dönemin başında olacağız” dedi.
'KÜRESEL BİR TİCARET SAVAŞI OLURSA, BİZE ETKİSİ SINIRLI
OLACAK'
Son dönemde Amerikan hükümetinin ticari alanda attığı adımların
küresel bir ticaret savaşına dönüşmemesi temennisinde
bulunan Mehmet Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Maalesef Amerikan yönetimi kendi inşa ettiği kurala dayalı, çok
taraflı, İkinci Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan, aslında dünyanın
da şu an itibariyle menfaatinde gördüğümüz yapıyı şu anda
hırpalıyor. Tabii küresel ticari savaşların eşiğinde miyiz,
endişesi doğuruyor. Bu tabii, eğer gerçekten oraya giderse olumsuz
ama şunun net olarak altını çizeyim, Amerika bizim çok önemli bir
ticari ortağımız değil. Amerika önemli bir ülke. Önemli bir
müttefikimiz. Anlaşamadığımız konular var, ama genel olarak Amerika
önemli bir ülke, ama ticaret açısından, özellikle de otomotiv
ihracatı açısından en az etkilenecek ülkelerden bir tanesi
Türkiye’dir. Onun için o konuda, Türkiye’ye ilişkin bir endişeye
gerek yok. Ama genel anlamda havayı bozan küresel ticaret
savaşları, hakikaten zaten son dönem piyasalarda yaşanan dalganın
esas sebebi küresel ticaret savaşlarına ilişkin endişelerdir. Umut
ediyoruz ki; bu bir müzakere taktiğidir. Yani dünya şu anda
anlamakta zorluk çekiyor. Ümit ederiz ki Amerikan yönetimi bunu bir
müzakere taktiği olarak yapıyor ve gerçekten dünya ticaret savaşına
gitmez, çünkü o her kesimi olumsuz etkiler. Ama eğer öyle bir risk
ortaya çıkarsa, bizim ana pazarımız Avrupa Birliği’dir. Avrupa
Birliği şu anda dünyada kurala dayalı anlaşmalara dayalı çok
taraflı sistemin en güçlü savunucusudur. Bizim Avrupa Birliği ile
gümrük birliğimiz var. Ben inanıyorum ki; bu seçim belirsizliği
ortadan kalktıktan sonra biz Avrupa Birliği ile gümrük birliğinin
daha da kapsamının güncellenmesini sağlayacağız. Hem Türkiye’nin
Avrupa’ya, Avrupa’nın da Türkiye’ye ekonomik anlamda ihtiyacı var.
Onun için ilişkilerimiz derinleşecek, gelişecek. O nedenle
küresel ticaret savaşlarına gidilse dahi bize etkileri nispeten
sınırlı olacak. İnşallah dünya böyle bir yanlış patikaya girmez.
Böyle bir yanlıştan dönülür."
'SEÇİMLER, DEMOKRATİK BİR BAYRAM OLACAK'
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı gözlemcilerinin, 24 Haziran
sonrası için 'şaibe' algısı oluşturarak, Türkiye'de kaos planı
yaptığı yönündeki haberlere ilişkin de konuşan Başbakan Yardımcısı
Şimşek, “Türkiye hakkında çok şey söylenebilir, ama bu seçimlerin
şeffaf, denetime açık ve katılımcı, en güçlü düzeyde demokratik bir
bayram olacağı konusunda tereddüt yok. Bütün partiler güçlü bir
şekilde sandıkta temsil ediliyor. Süreçler test edilmiş,
kanıtlanmış, dünyanın bu anlamda hakikaten en kaliteli süreci
bizde. Dolayısıyla tereddüt yok. Çamur tutmaz. Onun için biz çok
net olarak yarın milletimiz, karar verecek. Bu kararı verirken
Türkiye’nin neredeyse 100 yıla yakın çok iyi tanımlanmış, çok iyi
yönetilen, son derece şeffaf, hem bütün partilerin, hem
vatandaşlarımızın, hem de küresel denetime açık bir süreçten
bahsediyoruz. Onun için hiç o türden yaklaşımlar veya girişimler
tutmaz. Milletimiz her şeyi biliyor. Dünya da tabii ki önyargıları
bırakırsa, Türkiye’nin mükemmel olduğunda iddiasında değiliz. Ama
demokratik sistemin işleyişi konusunda en ufak yanlış bir
değerlendirmeye mahal yoktur” ifadelerini kullandı.