Kredi borcu olanlar dikkat!
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Mehmet Ali Akben, "Yeni kredinin sözleşme koşulları herhangi bir imtiyaz içermese dahi, finansal güçlük yaşayan bir borçlunun mevcut kredisini ödeyebilmesi için yeni bir kredi kullandırılması imtiyaz olarak kabul edilir" dedi.
Abone olBankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) internet sitesinde yayımlanan konu ile ilgili genelgede şu bilgiler verildi:
"Kredilerin Sınıflandırılması ve Bunlar İçin Ayrılacak Karşılıklara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin (Yönetmelik) 7 inci maddesinin birinci fıkrasında “Canlı veya donuk alacaklar için uygulanabilen yeniden yapılandırma, kredi borçlusunun ödemelerinde karşılaştığı veya karşılaşması muhtemel olan finansal güçlükler nedeniyle borçluya tanınan ve geri ödeme sıkıntısı çekmeyen bir borçluya tanınmayacak olan imtiyazları ifade eder. Borçluya sağlanan imtiyazlar, finansal güçlük nedeniyle yükümlülüklerini yerine getiremeyen ya da getiremeyecek olan borçlu lehine
a) Kredi sözleşmesi koşullarının değiştirilmesi veya
b) Kredinin kısmen veya tamamen yeniden finanse edilmesidir.”
ikinci fıkrasında “Aşağıdaki durumlarda, borçluya imtiyaz tanındığı
kabul edilir:
a) Yeniden yapılandırma öncesi ve sonrası sözleşme koşulları
arasında finansal güçlük yaşayan veya yaşaması muhtemel olan borçlu
lehine farklılıklar bulunması.
b) Yeniden yapılandırma kapsamında yapılan yeni sözleşmede, yeniden
yapılandırma tarihinde benzer risk profiline sahip diğer borçlulara
sağlananlardan daha avantajlı koşulların yer alması.”
Üçüncü fıkrasında ise “Kredi sözleşmesinde yer alan ve finansal güçlük yaşayan borçluya imtiyaz tanınmasını sağlayan hükümlerin uygulanması da yeniden yapılandırma olarak kabul edilir.” hükümlerine yer verilmektedir.
Yönetmeliğin yukarıdaki tanımından da anlaşılacağı üzere, yeniden yapılandırmadan bahsedebilmek için finansal güçlük ve imtiyaz koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, finansal güçlük yaşamayan borçlu için yapılan sözleşme değişiklikleri (ödeme planı uzatılanlar dâhil) veya yeniden finansman durumları yeniden yapılandırma kapsamında değerlendirilemeyecektir. Söz konusu Yönetmelik hükümleri uyarınca finansal güçlük ve imtiyaz olarak değerlendirilmesi gereken durumlara aşağıda yer verilmektedir. Ancak, uygulamada karşılaşılabilecek finansal güçlük ve imtiyaz durumlarının, aşağıda örnek olarak verilen hususlar dikkate alınarak bankalarca değerlendirilmesi gerekmektedir.
FİNANSAL GÜÇLÜK DURUMLARI
a) Borçlunun gecikmiş anapara ve/veya faiz ödemesinin
bulunması,
b) Borçlunun gecikmiş herhangi bir ödemesi bulunmamakla birlikte,
yeniden yapılandırma olmaması halinde ödemelerde gecikme
yaşanmasının muhtemel olması,
c) Borçlunun beklenen nakit akımlarının kredilerini ve diğer
borçlarını karşılamakta yetersiz olması,
ç) Borçluya kullandırılmış kredilerin banka tarafından İkinci Grup
altında sınıflandırılması veya banka içinde kullanılan kredi
derecelendirme sisteminde borçlunun finansal güçlük içinde
olduğunu
gösteren bir dereceye düşmesi,
d) Borçlunun kredilerinin Banka tarafından donuk olarak
sınıflandırılması veya yeniden yapılandırma olmaması halinde donuk
olarak sınıflandırılacak olması,
e) Borçlunun diğer bankalardan da kredi temin etme konusunda güçlük
yaşaması.
İMTİYAZ DURUMLARI
a) Kredinin vadesinin uzatılması,
b) Anapara ve/veya Faiz ödeme tarihleri değiştirilerek yeni bir
ödeme planı yapılması,
c) Yeni ödemesiz dönem verilmesi veya mevcut ödemesiz dönemin
uzatılması,
ç) Faiz oranının düşürülmesi,
d) Faizlerin anaparaya eklenmesi,
e) Anapara ve/veya faiz ödemelerinin ertelenmesi veya bunlardan
kısmen vazgeçilmesi,
f) Ödeme planının öncelikle sadece faiz ödemesi yapılacak şekilde
değiştirilmesi,
g) Teminatın serbest bırakılması veya teminat düzeyinin
düşürülmesi,
h) Tahsilata yönelik girişimlerin ertelenmesi,
ı) Sözleşme koşullarının kolaylaştırılması.
Yeni kredinin sözleşme koşulları herhangi bir imtiyaz içermese dahi, finansal güçlük yaşayan bir borçlunun mevcut kredisini ödeyebilmesi için yeni bir kredi kullandırılması imtiyaz olarak kabul edilir. Ancak, piyasa faiz oranlarının düşmesi nedeniyle faize ilişkin sözleşme koşullarının yeniden belirlenmesi imtiyaz olarak değerlendirilmez."