Anasayfa /  Yaşam /  Din ve inanç

Din görevlileri camiden sokağa çıkacak

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, din hizmetinin sokak çocukları, uyuşturucu bağımlıları, engelliler ile huzurevi ve yetimhane gibi kurumlarda kalan dezavantajlı gruplara ulaştırılmasının önemli olduğunu belirterek, "Din hizmetini dezavantajlı grupların ayağına götürmek görevimizdir." dedi. 

Abone ol
Abone ol 30 Ocak 2017 11:42

Yılmaz, yaptığı açıklamada, İstanbul Müftülüğü makamının Diyanet İşleri Başkanlığı içinde dini hayatı temsil etmesi bakımından çok ciddi özgül ağırlığı ve önemi bulunduğunu söyledi.

İstanbul ve İstanbulluların hizmetin en güzeline layık olduğunu ve bu hizmeti sunmak için bazı değerlendirmeler yaptıklarını ifade eden Yılmaz, "En iyi hizmeti sunmak için öncelikle İstanbul'da din hizmeti bakımından camilerimiz, Kur'an kurslarımız, ilahiyat fakültelerimiz ve imam hatip liselerimizin MR'ını çekmeye çalışıyoruz." diye konuştu.

Hasan Kamil Yılmaz, din hizmetinin sadece camilerde sunulandan ibaret olmadığını vurguladı. Camilerin çok önemli olduğunu ancak caminin dışına çıkıldığında din hizmetinin yaygınlaştırılmış sayılacağını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti:

"Camiye gelen var, gelmeyen var. Bunların hepsini hesaba katarak cami dışında bir din hizmeti vermek zorundasınız. Bunun içinde en önemli muhataplarınız dezavantajlı gruplardır. Dezavantajlı gruplar yani sokak çocukları, uyuşturucu bağımlıları, engelliler, huzurevi, yetimhanede kalan ve toplumun insafına bırakılmış insanlara da din hizmetlerini ulaştırma noktasının önemli olduğunu düşünüyorum. Bizler o merhamet bekleyen insanlarımıza dokunabilirsek bunun bize geri dönüşü büyük olacaktır. Tabii burada rehberlik edecek insanların yani din adamlarının, dini söylemeleri önemlidir. Dini hizmetini dezavantajlı grupların yanı sıra herkesin ayağına götürmek görevimizdir."

 "İhtiyacı gidermemek yanlış olur" 

Yılmaz, İstanbul'un Türkiye'nin nüfus bakımından en büyük kenti olduğunu dile getirdi.

Buna rağmen Türkiye'de sahip olunan cami ve din görevlisi sayısı konusunda İstanbul'un aldığı payın çok düşük olduğuna dikkati çeken Yılmaz, şu değerlendirmede bulundu:

"Türkiye'de 120 bin din görevlimiz var. Bunu nüfusa böldüğümüzde İstanbul'a düşmesi gereken görevli sayısı 22 binin üzerinde. Yine Türkiye'de 87 bin civarında cami bulunuyor. Bunu da oranladığımızda İstanbul'da 17 bin 500 cami olması gerekiyor. Ancak şu anda İstanbul'da 8 bin 500 din görevlimiz ve 3 bin 500 civarında camimiz var. Böyle olunca İstanbul'un cami ihtiyacının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında bir protokol imzalandı. Artık yasayla ibadet alanlarının belirlenmesinde Diyanet İşleri Başkanlığı ve il müdürlüklerinin de görüşünün alınması ve onlardan sorulması mevzuata giriyor. Bu çok önemli." 

"İstanbul'da cami çok, hiçbiri dolmuyor." söyleminin gerçeği yansıtmadığını ifade eden Yılmaz, "Senede 2-3 maçın oynandığı, her biri 50 dönüm arazi üzerine kurulan ve milyonlarca lira harcanan statlar kimsenin gözüne batmıyor. Senede 52 hafta var. Cuma günü dolup taşmayan bir camimiz yok. Ayrıca ramazan, kandiller ve iki dini bayram var. Bunları göz önünde bulundurduğunuzda senede 100 gün camilerimiz dolup taşıyor. Ayrıca her cuma 18-20 milyon insan cuma hutbesi dinliyor. Nerede ihtiyaç varsa, bunun gereğini yapmamak, ihtiyacı gidermemek yanlış olur." diye konuştu.

 "Herkesi camiye çekmeyi amaçlıyoruz"

İstanbul Müftüsü Yılmaz, Üsküdar'daki Aziz Mahmut Hüdai Camisi'nde bir imam-hatibin kedilerle olan iletişiminin Türkiye ve dünya kamuoyunda geniş yer almasını örnek göstererek, çok güzel projeleri olan imamlar bulunduğunu söyledi.

Herkesi ve her kesimi camiye çekmeyi amaçladıklarını vurgulayan Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, "Sivil toplum kuruluşları ve din hizmeti veren kurumlarla bir araya geleceğiz. Onlarla ne tür işler yapabileceğimizi konuşacağız. Genel kabullere uygun, toplumda çok problemi olmayan, şova değil hizmete dönük olanları seçerek ilişkilerimizi geliştireceğiz." ifadesini kullandı.

Yılmaz, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile bağlantısı olduğu belirlenen personele ilişkin yapılan işlemlere ilişkin de "Kanun Hükmünde Kararname ile İstanbul Müftülüğünde 136 kişi açığa alındı. Bunlardan boşalan yerler boş kalmaz. Yerlerine başkası atanır ilk fırsatta. Geri dönse de aynı yere vermiyoruz. Başka ilçeye veriyoruz." bilgisini verdi.


Yorumlar