Anasayfa /  Yaşam /  Din ve inanç

2018 Kurbanlık fiyatları ne kadar? Kurbanlık büyükbaş ve küçükbaş hayvan fiyatları kaç lira?

2018 kurbanlık fiyatları ne kadar? Kurbanlık büyükbaş ve küçükbaş hayvan fiyatları kaç lira? Migros ve CarrefourSA'da kurbanlık fiyatları ne kadar? 2018 kurbanlık dana koyun fiyatı ne kadar? Kurban kesmenin hükmü nedir? Farz mı sünnet mi vacip mi? Kurban Bayramı yaklaştıkça, kurbanlık fiyatları da belli olmaya başladı. 2018 büyükbaş ve küçükbaş kurban fiyatları vatandaşların merak konusu oldu. Kurban Bayramı fiyatları ile ilgili yeni gelişmeler gelmeye devam ediyor. Kurban Bayramı bu sene 20 Ağustos Pazartesi (Arefe günü) başlayacak 24 Ağustos Cuma sona erecek.Türkiye'nin en büyük market zincirleri olan Migros ve CarreforSA kurbanlık küçükbaş ve büyükbaş fiyatlarını açıkladı. Fiyatlar 1155 liradan başlıyor. Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, kurbanlık fiyatları hakkında vatandaşlar araştırma yapıyor. Ebu Hanife ve talebeleri şehirlerde ikamet eden şehir halkı üzerine her sene bir defa kurban kesmek vaciptir, demişlerdir, Tahâvî ve başkaları Ebu Hanife'nin görüşüne göre vacip, Ebu Yusuf ile Muhammed'in görüşlerine göre sünnet-i müekkede olduğunu zikretmişlerdir. Dini bayramların ikincisi olan Kurban Bayramı öncesi kurbanlık fiyatları ile ilgili detaylar haberimizde

Abone ol
Abone ol 26 Temmuz 2018 04:47

2018 kurbanlık fiyatları ne kadar? Kurbanlık büyük ve küçükbaş hayvan fiyatları kaç lira? Migros ve CarrefourSA'da kurbanlık fiyatları açıklandı mı? 2018 kurbanlık dana koyun fiyatı ne kadar? Kurban Bayram'ında kurban kesmenin önemi ve fazileti nedir? Kurban kesmenin hükmü nedir? Farz mı sünnet mi vacip mi? Kurban Bayramı'nın başlamasına az bir süre kala, kurbanlık fiyatları da belli olmaya başladı. 2018 büyükbaş ve küçükbaş kurban fiyatları vatandaşların merak konusu oldu. Kurban Bayramı fiyatları ile ilgili yeni gelişmeler gelmeye devam ediyor. Kurban Bayramı bu sene 20 Ağustos Pazartesi (Arefe günü) başlayacak 24 Ağustos Cuma sona erecek.Türkiye'nin en büyük market zincirleri olan Migros ve CarreforSA kurbanlık küçükbaş ve büyükbaş fiyatlarını açıkladı. Fiyatlar 1155 liradan başlıyor.  Kurban Bayramı’na sayılı günler kala, kurbanlık fiyatları hakkında vatandaşlar araştırma yapıyor. Ebu Hanife ve talebeleri şehirlerde ikamet eden şehir halkı üzerine her sene bir defa kurban kesmek vaciptir, demişlerdir, Tahâvî ve başkaları Ebu Hanife'nin görüşüne göre vacip, Ebu Yusuf ile Muhammed'in görüşlerine göre sünnet-i müekkede olduğunu zikretmişlerdir. Dini bayramların ikincisi olan Kurban Bayramı öncesi kurbanlık fiyatları ile ilgili detayları bu haberimizde bulabilirsiniz.



Kurban Bayramı bu yıl 21-22-23-24 Ağustos tarihlerine denk geliyor. Bayram yaklaşırken, kurban hareketliliği de başladı. Kurban satışlarından önemli bir pay alan zincir marketlerden ikisisi, Migros ve CarrefourSA küçük ve büyükbaş kurbanlık fiyatlarını açıkladı.



Migros müşterilerine üç farklı kurban seçeneği sunuyor.



12 kg'lık koç 1155 TL, 16kg'lık koç ise 1295 TL'ye satılıyor. Büyükbaş almak isteyenler ise Migros'tan hisse alabiliyor. Buna göre minimum 21 kg’lık Kurbanlık Büyükbaş (1/7 Hisse) 1245 TL'den satılıyor.



Migros, Money Bonus ile yapılan alışverişlerde ise fiyatları 100 TL düşürüyor.



CarrefourSA'da ise küçükbaş fiyatı 1245 liradan başlıyor. CarrefourSA'da 1 adet Küçükbaş Karaman Kurban Paketi (Akkaraman) 1245 TL iken, Küçükbaş Kıvırcık Kurban Paketi 1285 TL.



Markette 1 adet 1/7 Büyükbaş Kurbanlık Hisse Paketi ise 1225 TL’ye satılıyor.



CarrefourSA, Axess ile yapılan alışverişlerde fiyatı 50 TL düşürüyor.

KURBAN BAYRAMININ ANLAMI NEDİR?



İslam dini terimi olarak Kurban, Allah'a yaklaşmak ve Allah rızasına ermek niyetiyle kesilen, kurban edilen, hayvan demektir. Kur’an’da geçen İbrahim peygamber ve oğlu İsmail ile ilgili kıssadan yola çıkarak, kurban kavramı, çok daha genel bir adanmışlığı, Allah için bireyin her şeyini feda edebilecek olmasını, Allah’a teslimiyeti ve ona karşı şükür içinde olmayı ifade etmektedir. Kur’an’da Hac Suresinde bu konuda bir ayet vardır.



Peygamber İbrahim’in eşi Sare’den bir çocuğu olmuyordu ve İbrahim Sare’den bir çocuğu olması durumunda bunu Tanrı’ya Kurban olarak adadı. Tanrı, “İshak’ı, sevdiğin biricik oğlunu al, Moriya bölgesine git” dedi, “Orada sana göstereceğim bir dağda oğlunu yakmalık sunu olarak sun.” İbrahim, “Oğlum, yakmalık sunu için kuzuyu Tanrı kendisi sağlayacak” dedi. İkisi birlikte yürümeye devam ettiler. Tanrı’nın kendisine belirttiği yere varınca İbrahim bir sunak yaptı, üzerine odun dizdi.

Oğlu İshak’ı bağlayıp sunaktaki odunların üzerine yatırdı. Onu boğazlamak için uzanıp bıçağı aldı. Ama Rab’bin meleği göklerden, “İbrahim, İbrahim!” diye seslendi. İbrahim, “İşte buradayım!” diye karşılık verdi. Melek, “Çocuğa dokunma” dedi, “Ona hiçbir şey yapma. Şimdi Tanrı’dan korktuğunu anladım, biricik oğlunu benden esirgemedin.” İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmış bir koç gördü. Gidip koçu getirdi. Oğlunun yerine onu yakmalık sunu olarak sundu.”



Kur’an metinlerinde bahsi geçen çocuğun “yumuşak huylu, uslu bir erkek çocuk” olmasından bahsedilip ismi belirtilmemiştir (Sâffât Sûresi: 101). Fakat İbrahim’in ilk çocuğu İsmail olduğu ve ayetin devamında İshak müjdelendiği için İsmail olarak tefsir edilir ve müslümanlar çocuğun İsmail olduğuna inanırlar.Diğer İslami kaynaklara göre, İbrahim Peygamberin eşinin kısır olması nedeni ile bir çocuğu olmayınca (bazı rivayetlere göre 125 yıl) Allah’a yalvarır, dua eder. Kendisinin ve eşinin yaşlı olduğu bir zamanda mucizevi bir şekilde oğlu olur. Çocuk biraz büyüdüğünde, İbrahim peygamber rüyasında onu kurban etmesi gerektiğini görür. Oğluna “Yavrum, ben rüyamda seni boğazladığımı gördüm.

Düşün bakalım, ne dersin?” dedi. O da, “Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın” der.Peygamberlerin rüyaları normal insanların rüyalarından farklı olduğundan bu bir emir olarak kabul edilmiş ve İbrahim peygamber oğlunu kurban etmeye götürmüştür. Ancak Allah’ın emriyle bıçak çocuğu kesmez. Bu esnada Cebrail kucağında bir koç ile gelir. Bu imtihan başarı ile geçildikten sonra tüm İbrahimi dinlerde Zilhicce ayının 10. günü aynı şekilde kurban kesilerek kutlanan bayram olmuştur.



KURBAN KESME YÜKÜMLÜLÜĞÜ



Bir kimsenin kurban kesmekle yükümlü sayılması için bulunması gereken şartlara kurbanın vücûb şartları denilir. Kurban kesmenin sünnet olduğunu söyleyenlere göre ise bunlar sünnet oluşun şartlarıdır. Bir kimsenin kurban kesmekle yükümlü olabilmesi için dört şart aranır:



1. Müslüman olmak.

2. Akıllı ve bulûğa ermiş olmak.

3. Mukim olmak, yani yolcu olmamak.

4. Belirli bir malî güce sahip bulunmak.



Gayri müslimler öncelikli olarak imanla mükellef olup ancak iman ettikten sonra ibadetleri ifa etmeye ehil sayılırlar. Bu sebeple, bir kimsenin kurban kesmekle yükümlü tutulabilmesi, daha doğrusu böyle bir ibadeti ifaya ehil sayılabilmesi için müslüman olması gerekir. Bu kural bütün ibadetler için geçerlidir. Hanefîler'den Ebû Hanîfe ve Ebû Yûsuf ile Mâlikî ve Hanbelî mezheplerine göre kurbanla yükümlü sayılmak için akıl ve bulûğ şart olmayıp gerekli malî güce sahip olan küçük çocuklar ve akıl hastaları adına kanunî temsilcileri tarafından kurban kesilmesi gerekir. Bu fakihler kurbanın malî bir ibadet oluşu ve başta fakirler olmak üzere üçüncü şahısların hakkının gözetilmesi hususunu ön planda tutmuşlardır.



Hanefî fakihlerinden İmam Muhammed'e ve Şâfiîler'e göre kurban mükellefiyeti için akıl ve bulûğ şarttır. Hanefî mezhebinde bu konuda fetva İmam Muhammed'in görüşüne göre verilmiş ve tatbikatta bu görüş ağırlık kazanmıştır. Bu son görüşün ilk bakışta, üçüncü şahısların yani kurban etinden yararlanacak ihtiyaç sahiplerinin haklarını göz ardı ettiği ileri sürülebilirse de, ehliyetsiz ve eksik ehliyetli kimselerin mal varlığının korunması ve gerekli tedbirler alınarak onlara daha güvenli bir gelecek hazırlanması açısından isabetli olduğu da söylenebilir. Çünkü çocuk ve akıl hastasının haklarının istikbale mâtuf olarak korunması, kanunî temsilciler için hukukî ve dinî bir sorumluluktur. Böyle bir kaygının söz konusu olmadığı durumlarda kanunî temsilcilerinin zengin çocuklar ve ehliyetsizler adına kurban kesmesi güzel bir davranış olur.



KURBAN KESMENİN HÜKMÜ NEDİR?



İlmihal dilinde kurban ve kurban kesiminin dinî hükmü denilince, aksine bir kayıt bulunmadığı sürece, kurban bayramında kesilen kurban ve bunun hükmü anlaşılır. Kurban kesmenin fıkhî açıdan değerlendirilmesi hususunda fakihler arasında görüş farklılıkları vardır. Dinen aranan şartları taşıyan kimselerin kurban kesmeleri Hanefî mezhebinde ağırlıklı görüşe ve bazı müctehid imamlara göre vâcip, fakihlerin çoğunluğuna göre müekked sünnettir.



Hanefîler, Kur'an'da Hz. Peygamber'e hitaben “Rabbin için namaz kıl, kurban kes” (elKevser 108/2) buyrulmasının ümmeti de kapsadığı ve gereklilik bildirdiği görüşündedir.



Ayrıca Hz. Peygamber'in birçok hadisinde hali vakti yerinde olanların kurban kesmesi emredilmiş veya tavsiye edilmiş, hatta “Kim imkânı olduğu halde kurban kesmezse bizim mescidimize yaklaşmasın” (İbn Mâce, “Edâhî”, 2; Müsned, II, 321), “Ey insanlar, her sene, her ev halkına kurban kesmek vâciptir” (Tirmizî, “Edâhî”, 18; İbn Mâce, “Edâhî”, 2) gibi ifadelerle bu gereklilik önemle vurgulanmıştır.



Öte yandan kurban kesmeyi Hz. Peygamber hiç terketmemiştir. Bu ve benzeri delillerden hareket eden fakihler gerekli şartları taşıyanların kurban bayramında kurban kesmesini vâcip görürler. Sünnet olduğunu ileri sürenler ise, Kur'an'da bu konuda açık bir emrin bulunmayışından, Hz. Peygamber'in devamlı yapmış olmasının kurbanın sünnet olmasıyla da açıklanabileceği noktasından hareket ederler. Kurban bayramında kesilen kurbandan ayrı olarak yine ibadet niyetiyle kesilen başka kurban çeşitleri de vardır.



Buna göre kurban çeşitleri şöylece sıralanabilir: Kurban bayramında kesilen kurban, adak kurbanı, akîka kurbanı, kıran ve temettü haccı yapanların kestikleri ve hedy adı verilen kurban, hacda yasakların ihlâli halinde gereken ceza ve kefâret kurbanı. Bu kurban çeşitlerinin ortak ve farklı hükümleri vardır. Vasiyetinin veya adağının bulunması halinde ölmüş kimse için kurban kesilmesi gerekir ve kesilen kurbanın etinin tamamı fakirlere dağıtılır. Vasiyet veya adak olmasa bile, Şâfiîler hariç fakihlerin çoğunluğuna göre, sevabı ölüye bağışlanmak üzere onun adına kurban kesilebilir.




Yorumlar