DEPREM

İzmir depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyorum, acılı ailelerine başsağlığı diliyorum. Tüm depremzedelere geçmiş olsun dileklerimi buradan iletiyorum.

Herkes gibi ben de bir insan olarak son meydana gelen İzmir depreminde yaşananlara çok üzüldüm. Acımız büyük. Kaybolan her can , yıkılan her ev birçok hayali, planı, umudu ve güzel günleri bir anda yerle bir etti. Saniyeler içinde birçok insanın hayatı bir daha geri dönüşü olmayacak şekilde maalesef değişti. Ülkece üzgünüz. Günlerce konuşuldu, yazıldı çizildi, şimdi gündem yerini başka  gelişmelere bıraktı, bizler hayatlarımıza döndük ve depremzedeler yeni şartlarıyla ayakta kalmak için birbaşlarına mücadele ediyorlar.

Söylenebilecek sözlerin tükendiği noktadayız. Her seferinde aynı cümleleri kuruyoruz. Bu son olsun. Bir daha kimse ölmesin evler yıkılmasın. Ama gene oluyor ve gene aynı şeyleri yaşıyoruz. Peki neden?

Deprem Nedir?

Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzünü sarsma olayına deprem denir.  Kabaca tanım bu. Elbette konunun uzmanları daha teknik, daha detaylı deprem ile alakalı birçok açıklama yapabilirler. Biz halkın bilmesi gereken, depremin varlığı. Deprem gerçeği var, ve ne zaman olacağını bilemiyoruz.

Yapılan birçok istatistiksel çalışmalar da var, son bilmem kaç yılda kaç deprem olmuş, ne kadar bina yıkılmış, ne kadar, kişi ölmüş… gibi birçok bilimsel veriler de var ben bunlarla da hiç ilgilenmiyorum.

Bizim ilgilenmemiz gereken konu, neden binalar yıkılıyor? Yıkılmayan binalar için ne yapmalıyız? İzmir de şuanda bina tespit çalışmaları yapılıyor, az hasarlı, ağır hasarlı, hasarsız. Bence tüm binalar dönüşüme alınmalı, zemin etütleri yapılmalı, sıkı denetlemeler ile gerçekten güvenli ve dayanıklı binalar inşa edilmeli insanlar, güven ve gönül rahatlığı ile oturabilmeli. Ülkemizin %95 bölümü deprem kuşağında, nüfus yoğunluğunun %95 deprem bölgesinde yaşıyor. Sanayinin %90 bölümü deprem kuşağında bulunuyor.  Yazacak söyleyecek çok şey var, ama şikayet etmek, suçlu aramak istemiyorum. Bu gerçekleri bilen yetkililerin bu kez bu gerçekleri göz ardı etmemelerini ve gereğini yapmalarını diliyorum. İstiyorum. Bizlerde Japonya da ki gibi en şiddetli depremlerde sadece masamızdaki bardağımızı tutup yere düşmesin diye olduğumuz yerde güvenle depremin geçmesini beklemek istiyoruz. Çok mu şey istiyoruz?

Biz vatandaşlar olarak da; Ev satın alırken ya da kiralarken, evin yapımı, konumu, durumuna bakıp iyice araştırma yaparak satın almalı ya da kiralamalıyız. Tüm inşaat firmalarına ve firma sahiplerine, müteahhitlere sesleniyorum. İnşaatlarınızı yaparken vicdanınızın sesini dinleyin ve ona göre inşaatları yapın diyorum.

Bir daha böyle kötü felaketleri yaşamamamız dileği ile sevgiyle kalın, sağlıklı kalın.

Dilek Elmas

Yorumlar